"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Sarayını yağmalatan Hakan

Armağan Bahtiyar
28 Kasım 2014, Cuma
Çoğunda kimler oturur; bilmem de... Saray gibi evler; ev gibi saraylar yapılıyor.

Ta lisede öğrenmiştim “kasr”ın saray olduğunu.
Bir şiirde geçiyordu bu kelime.
...ve edebiyat imtihanından önce hocama sormuştum bu kelimeyi; soruda çıkarsa diye... Saray demişti. 
Çok kasr görecekmişim bu asırda!
Bu debdebe çağında...
Biraz sabredip sormasam olurmuş!

***

[Ömer’in kasrı var mıydı; aklıma gelmişken?!...
Benim bildiğim yoktu.
Fakat adaleti dillere destan oldu.]

***

Çok cazibeli bir kelime olarak yüzlerce yıl yaşadı, fakat artık o kadar albenili değil. 
Artık adım başı saraylar var. Kimseler dönüp bakmıyor. 

***

Tarih geriye gitmez ki...
Bu yüzden törenlerde adım geçsin istemiyorum.
Göstermelik, sun’î, yapay, soğuk, itici, bağıran, israf kokan...
Aklıma, gönlüme, adını veremediğim duyularıma, duygularıma, hasselerime, hislerime bir hisse katmayan nelerden, şeylerden...
... kaçar da kaçarım.

***

Süleymaniye’ye ne kadar hayran kalsam da... 
...dışarı çıktığımda, başımı gökyüzüne kaldırdığımda...
...gökkubbenin ihtişamını görünce...
...kâinat duyasıya ve ben doyasıya...
...bir sonsuz Allahu ekber diye çığlık atasım gelir.

***

Bir yazar, bir mimar...
...”Kâinat” kadar bir kitap yazamayacağını, yapamayacağını anlar ve haddini bilir. 
Bunları bilmeden yazıyorsa, yapıyorsa zaten niye yazıyordur, yapıyordur; bilinmez!

***

Kocaman kocaman ve hayranlık uyandıran değil; insanı şaşkına çeviren bu binalar, son yılların dünyasının baş ağrıları... olacak!
Olmaya başladılar ve oluyor.
Hiçbir estetiği olmayan bu deli hastanesinden kaçmış görünümlü yapılar; hastanelere “köprü” görevi yapmaya yarayacak daha çok.
Daha çok hastamız, daha çok yalnızımız, daha çok komşusuzluğumuz olacak.

***

Nasıl yapıldıklarını da bil(e)mem bu zehirli mantar biter gibi betonların.
Çok para, müthiş bir para... 
Nerden alırlar, nasıl kazanırlar; çoğu sır...
Akla ziyan yükseklikte...
Eskiden yapılan en yüksek binalar bunların yanında masum kaldı, kulübe kaldı, ezildi büzüldü arada...

***

Ezici bir şey bunlar...
Firavun’dan beterler... 
Adam götürmüş onu hiç değilse çölde yapmış.
Bunlar şehrin göbeğinde... 
Gözlerimizin içine baka baka...
İnadına inadına...
Ağaçları...
Rüzgârları...
Gölgeleri...
Güneşleri...
Kuş şarkılarını...
Kelebek etkilerini...
Halkın tepkilerini...
Hürriyetin yetkilerini...
Yıldız türkülerini...
Ay Dede masallarını...
Eski sokak hikâyelerini... kırpa budaya, kese kısa...

***

Şehirler herkesin malı değil miydi!
Sahil boyu denizimi ben de gör(e)meyecek miydim!
Kocaman sur gibi duvarlar...
Dikenli mikenli teller...
Kameralar...
Kapıda bekçiler...
Garajlar...
En pahalısından, üç beş kişide bulunanından arabalar...
Şoförler, hizmetçiler yani modern köleleler...
Burnu havada arz-ı endamlar...
Heey, hey!

***

Türk hakanlarından biri her sene halkına sarayını yağmalatırmış. 
Kimsenin gözü olmasın ve bunlar zaten sizindi deyu...
Bu ne şeffaf bir şefkat! 
Devlet ve millet kaynaşması...
Dünyanın geçiciliği...
Ölüme, ayrılığa, yokluğa alışmak...

***

Gel, canım Yunus gel:
“Bunca varlık var iken;
Gitmez gönül darlığı...” 
demişsin ve malsız mülksüz, samur kürksüz milletin gönül saraylarına temel atmışsın! 
Ey Koca Şair!
Şu işin bir yolu var mı; desen de kasrların / sarayların zebunu olmasak! 
Biz de yağmalasak; ruhumuzu, bedenimizi yağmalayan ne varsa!
“Ballar balını buldum!
Kovanım yağma olsun!” diyene dek.

 

Okunma Sayısı: 1687
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı