"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Söz bitince slogan başlar

Armağan Bahtiyar
09 Ekim 2015, Cuma
​Yüzyıllardır cephelerden cephelere koştuk.

Yorulduk. (Ayıp değil ya!)

***

Edebiyatımız da yoruldu. Kelimeleri taşıyamaz olduk.

Fuzulî, Bakî ağır geldi. Yunus’u bile hazmedemedik.

***

Sonra... bize ait ne varsa hemen hepsini terk ettik.

Olmadı!

***

Olmadı ki… son yüz yıldır dişe dokunur bir şair(imiz) yok meselâ!

Bir hikâyecimiz... Sporcumuz, devlet adamımız...

Bir yorumcumuz yok. Zorla değil ya; yok!

***

Borcumuz, israfımız, perişanlığımız malûm-u ilâm.

Okullar kimleri, nasıl yetiştiriyor?!...

***

“Menderes var ya!” diyeceksiniz.

Evet, var fakat... Menderes, “Osmanlı terbiyesi”yle Menderes. (Zaten farklı olunca başına geleni biliyorsunuz.)

***

Said Nursî... diyeceksiniz. 

Evet, onu yenen olmamış; sahasında tek, rakipsiz... 

Said Nursî de Osmanlı...

Dindar cumhuriyetçi... (Kendisi açık açık belirtiyor bu durumu. Hattâ bir Cumhuriyet bayramında hapisteyken müdüre haber gönderip asmak için bayrak istiyor. Takiye yapmaz, çünkü Rusya’da esirken bile kumandan olduğunu herkes biliyor.)

***

Said Nursî, yorgun düşmüş (ve düşmüş) Osmanlı’nın ruhunu tekrar omuzluyor. 

Gerçekler(imiz)e zamana uygun elbiseler giydiriyor.

Zaten kendisi de: “Konuşan yalnız hakikattir” diyerek dikkati hakikate çekiyor.

Zaman tarikat zamanı değil, diyor. Yani tarikat’ın havasına uyabilecek ruhların bu zamanda olamayacağını söylüyor olsa gerek!

Tarikat yolunu Said Nursî kapatıyor, değil. Kendine güvenen buyursun! 

Şu var ki o, kırk yıllık “seyr-i sülûk”u bir yıla, birkaç aya, birkaç haftaya indiriyor.

Her ân seni, senle karşı karşıya getiriyor. Seni senden kaçamaz ediyor.

***

Maksat, “maksada ulaşmak” değil mi?

O zaman Risale-i Nur’lar meydanda... Açıp okumak düşüyor bize. 

Hutbe-i Şâmiye’den habersizlik Ortadoğu’yu ne hale getirdi!

***

Osmanlı yoruldu; yıkıldı. 

Osmanlı, Said Nursî ile yeni bir elbiseye bürünüyor; sunuşun, dur(ul)uşun haritaları çiziliyordu.

***

Kur’ân’ı anlamaksa… buyurun!

Resulullah’ı (asm) tanımak istiyorsanız… buyurun!

Türkçeye vukufiyet ise…buyurun!

Cumhuriyet, demokrasi, adalet... diyorsanız... buyurun!

***

Meramınız ne?

Cumhuriyete saygı ise; o, cumhuriyetçidir diye karıncalara çorbasının danelerini veriyor; suyunu kendisi içiyor! 

Cumhuriyet içinde hürriyeti yaşayacaksak Risale-i Nur’u tane tane okumaya buyurun. 

Sloganı bırakıp Sözler’e gelin!

Okunma Sayısı: 1561
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı