Kusurlarımız olursa gerçek manada profesyonel gazeteci büyüklerimizin beni mazur görmelerini istirham ederim. Dünyanın her ülkesinde gazete ve gazeteciler vardır. Gazete kimilerine göre üçüncü, kimilerine göre dördüncü kuvvettir.

GAZETE: Politika, ekonomi, kültür ve daha başka konularda haber ve bilgi vermek için yorumlu ya da yorumsuz hergün ya da belirli bir zaman aralıkları ile çıkarılan yazı.

GAZETECİ: Gazetede çalışan, haber toplayan, yayınlanmak üzere yazı yazan, gazetenin hazırlanmasında çeşitli biçimlerde katılan kişiye verilen isimdir. Ayrıca gazete satan bayilere de gazeteci denir.

GAZETE İSMİ: Venedik hükümetinin emriyle yazılan ve memleketin muhtelif yerlerinde halka okunarak, harbin seyri hakkında bilgi veren 'Venedik mektupları'nı okuyan kimselere ödenen en küçük Venedik parası 'gazetta'dan bugünkü gazete kelimesi çıkmıştır. Türkiye'de uzun yıllar gazete karşılığı olarak 'Ceride' kelimesi kullanılmıştır.

GAZETECİNİN GÖREVLERİ: Halka doğru, dürüst haber vermek ve bunları objektife yansıtmak, bilgi, haber, fotoğraf, görüntü, ses, belge elde etmek ve bunları kaleme alıp çalıştığı yayına vermek.

Gazetecinin bazı görevleri de vardır. (Meslekî ahlâk yönünden.)

a) Gazeteci; çalıntı, iftira, hakaret, lekeleme, saptırma, söylenti, dedikodu ve dayanaksız suçlamalardan kesilikle uzak durur.

b) Bilgi ve haber alma, yorum yapma ve eleştirme özgürlüklerini ne pahasına olursa olsun savunur.

c) Gazeteci kaynağını bilmediği bilgi ve haberleri yayınlamaz.

d) Gazeteci temel bilgileri yok edemez. Görmezlikten gelemez ve metinlerle, belgeleri değiştiremez. Tahrif edemez. Yalnış, yanıltıcı ve tahrif edilmiş yayın malzemesi kullanmaktan uzak durur.

e) Gazeteci özel hayatın gizliliği ilkelerini kesinlikle ihlâl etmez.

f) Gazeteci yayınlamış her yalnışı en kısa zamanda düzeltmekle yükümlüdür.

g) Gazeteci devlet başkanından milletvekiline, iş adamından bürokratına kadar haber kaynağı olarak da kabul edilen kişi ve kurumlarla ilişkisinde meslek ilkelerini gözetir.

Ülkemizde yayınlanan gazetelerin büyük bir kısmı zamanla tava, tencere ve çeşitli promosyonlar vererek okuyucu kazanmaya çalışan magazin basınıdır. Oysa Avrupa ülkelerinde tirajları milyonlara ulaşan gazete ve dergiler vardır. İncelendiğinde fotoğrafların çok az olduğu görülecektir. Yine bugün Avrupa ülkelerinde siyah-beyaz basılan, ama çok satan fikir gazeteleri de vardır.

Gazeteler için köşe yazarları da önemlidir. Bu yazarlar takip eden okuyucularını fikren oluşturmaya çalışırl.

Pek tabiî ülkemizde de çeşitli görüşlere mensup köşe yazarları vardır. Genel bir ifade ile gazeteciler TV yorumcuları vardır. 

Yazımızın başlığını bir soru şeklinde koydum: “Gazeteci her şeyi bilen midir?” Tabiî hassas bir soru. (Gerçek manada mesleğini ifa eden, doğruluktan, dürüstlükten ayrılmayan, haklının hakkını teslim eden gazetecileri tenzih ederim.) Öyle gazetecilerimiz, öyle yazarlarımız, vardır ki; eski tabirle onlar birer “Allâme-i cihan” yani bilmedikleri hiçbir şey yoktur. Siyasetçidirler, hukukçudurlar, iktisadçıdırlar... Yer yüzünde ne kadar meslek varsa hemen hepsi üzerinde bilgi (!) sahibidirler. 

Çeyrek asır Avrupa'da yaşayan bir Türk vatandaşı olarak hatırlatmak isterim ki Avrupa'da hiçbir şekilde kim olursanız olun devletin üstünde bir güç olamazsınız. Yürüyüş mü yapacaksınız? Devlet size bir yer gösterir, ancak kesinlikle bir taşkınlık yapamazsınız... Aksi takdirde polis en acımasız şekilde ensenize yapışır.

Sizlere bizzat şahit olduğum çok kısa bir örnek vereyim. Ankara'lı bir arkadaşımızın kızı (Almanyada) yol kenarında küçük bir ağaca arabası ile çarptı. Ağaç kırıldı. En yakın polise gidip haber verdi. "Ben şurada yol kenarında küçük bir ağacı arabamla kırdım" diye. Orada, 'vurup kaçmak' diye bir şey yoktur. Hemen en yakın polise haber vereceksin. Vermezseniz ehliyetiniz bile alınabilir... Bir hafta sonra arkadaşımızın kızına bir fatura geldi. Çarpıp kırdığınız ağacın bedeli 600 euro. Şu hesap numarasına lütfen ödeyiniz. Paranız yoksa, ancak taksitlendirme isteğinde bulunabilirsiniz. 

Sayın gazetecilerimiz; bizde yapılan yakmaları, yıkmaları siz hak aramak olarak nasıl görebilir misiniz? 

Gazeteciler hangi görüşten olurlarsa olsunlar kendi meslekî kurallarına uymaları lâzımdır. Bizim arzumuz bütün gazetecilerimiz, siyasî fikirleri kendilerinde kalmak üzere, doğru ve doğruluktan yana olsun. Bilgilerini, haberlerini ona göre aktarsın. Okuyucularını yalan haberlerle yanıltmasın. Hiçbir zaman hangi taraftan gelirse gelsin anarşi ve teröre arka çıkmasın. Unutmayalım hepimiz aynı geminin içinde yolculuk yapıyoruz. Gemi batınca sadece üst kattakiler batmaz, alttakiler de batar. Teşekkürlerimizle.