"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Ah şu darbeciler!

Faruk ÇAKIR
12 Eylül 2023, Salı
Türkiye’nin siyasi ve sosyal tarihine derin yaralar açan 12 Eylül 1980 darbesinin üzerinden bunca yıl geçti ve hala bu darbeyi yapanlarla hukuk önünde tam bir hesaplaşma yapılabilmiş değil.

Gerçi darbeyi yapanlar esas hesap verilecek olan aleme gitti, ancak hayattayken de bu hesap sorulabilmiş değil.

Tabii ki 12 Eylül 1980’deki ‘emir komuta zinciri içindeki darbe’ Türkiye’nin maruz kaldığı ilk darbe değil. Geçen yıllar gösterdi ki ‘son darbe’ de olmamış. Siyasi yorumcuların büyük çoğunluğu uzun yıllar; “12 Eylül son darbedir. Bundan sonra daha darbe olmaz” şeklinde konuştular. Hal ve gidiş de böyle konuşmaya müsait görünüyordu. Çünkü ekseriyet darbecilere kızgındı ve onları hayırla yad etmiyordu. Fakat darbecilere hukuk önünde gerekli hesaplar sorulmadığı için 12 Eylül maalesef ‘son darbe’ olmadı. Eğer darbecilere adaletin gerektirdiği şekilde hesap sorulmuş olsaydı, daha sonra darbelere teşebbüs eden olabilir miydi?

Esasında darbeleri kökünden çözmenin yolu, iyi bir eğitim sisteminden geçer. “Ne alaka var?” diyenler çıkabilir. Şöyle ki, darbeleri ve darbecileri besleyen asıl unsun ‘cehalet’tir. Hatırlanacağı üzere bir millet, hakkının ve hukukunu bilmezse, ‘iyi idareciler’i bile ‘baskı’cı ve dolayısı ile darbeci yapabilir.

12 Eylül darbecilerinin hazırlattığı “1982 darbe anayasası” nasıl olup da yüzde 90’da fazla ‘evet’ oyu alıp yürürlüğe girdi? Cehaletin hükmetmediği bir yerde milletin seçtiği siyasetçiler için kim ‘tencereyi pislettiler’ diyebilirdi? Cehaletin hükmetmediği bir yerde, millet kendi seçtiği idarecilere ‘siyasi yasak’ getiren bir anayasaya ‘evet’ der miydi? Cehaletin hükmetmediği bir yerde, darbeciler meydanlarda alkışlanır mıydı?

Cehaletin ‘en büyük düşman’lar arasında sayılması tesadüfi değildir. Türkiye darbeleri ve darbecileri gerçek anlamda mağlup etmek istiyorsa; önce cehaletine yenmelidir. Bunun yolu da şuurlu, bilgili, eğitimli nesiller yetiştirmekten geçer. 11 Eylül 2023’de ilk ders zili çalan eğitim sistemimiz; acaba cehaleti yenebilecek şekilde planlanabilmiş midir? 

“Okul binalarını yeniledik. Öğrencilere de bedava kitap veriyoruz. O halde eğitim meselesini yoluna koyduk” diye düşünler yanlış yapıyor. Elbette bunlar da yapılsın, ama esas meselenin ‘iyi, eğitimli, şuurlu, hakkına hukukuna sahip çıkan gençler’ yetiştirmekten geçtiği bilinsin. 

Darbecilere en büyük destek iyi ile kötüyü, hak ile haksızlığı birbirinden ayıramayanlardan gelmiyor mu? Aynı zamanda “Bana dokunmayan yılan bin yıl yaşasın” şeklindeki anlayış darbecilerin arayıp da bulamadığı zemin değil mi?

Ahi şu darbeciler! Cehaleti övüp başımıza bela ettiler...

Okunma Sayısı: 8011
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Salih baş

    12.9.2023 13:26:16

    Bana dokunmayan yılan bin yıl yaşasın bunu üniversite okumuş insanlar da diyor cahili de okumuşu da diyor eksik ne

  • Ömer

    12.9.2023 10:57:12

    Binlerce tebrikler ediyoruz.

  • süleyman ALIÇ

    12.9.2023 09:32:22

    Allah razı olsun Faruk bey, hani bir hikaye var ya "Onda bu para, bende bu fakîrlik sende de bu ense varken sen daha çok tokat yersin..." bizde bu cehalet, müstebitlerde o istibdat oldukça daha çok ihtilal şamarı yer bu millet. geçen seneki

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı