"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Beyin göçü mü deprem mi?

Faruk ÇAKIR
12 Eylül 2018, Çarşamba
Eskiden beri yetişmiş insanları ülkemizde tutamadığımızı, onları Türkiye’de istihdam edemediğimizden haklı olarak şikâyet ederiz.

Bunun çok çarpıcı misalleri vardır. Meselâ, Nobel Ödülü kazanan Prof. Dr. Aziz Sancar ve 2019 yılını adına adadığımız Prof. Dr. Fuat Sezgin bunlara çarpıcı bir örnek. Sezgin ya da Sancar ülkemizde çalışma imkânı bulabilseydi başka ülkelere gider miydi? 

Bir ara ‘beyin göçü’nü tersine çevirmek ve böyle ilim adamlarını çalışmalarını Türkiye’ye yapmak üzere ülkemize dâvet edilmişti. Bazı ilim adamları bu dâvet üzerine Türkiye’ye geldi, ama gelenlerin de memnun olmadığı, bir kısmının yeniden Avrupa’ya döndüğü haberlerde yer aldı. 

Yeni bir haber, başımızı ellerimizin arasına almamız gerektiğini hatırlatıyor: Türkiye’den başka ülkelere göç edenlerin oranı geçen yıl yüzde 42.5 artmış. Gidenlerin büyük çoğunluğu da 20 ile 34 yaş arası grubundaki gençlerden meydana geliyormuş. Bu bilgiler devletin resmî kurumunca açıklanmış. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından 31 Aralık tarihi referans alınarak üretilen istatistiklere göre Türkiye’den göç eden nüfusun yaş gruplarına bakıldığında; en fazla göç edenlerin yüzde 15,5 ile yine 25-29 yaş grubu olduğu görülmüş. (Yeni Asya, 5 Eylül 2018)

Galatasaray Üniversitesi Sosyoloji Üniversitesi’nden Didem Danış da, yurtdışını tercih eden Türk vatandaşlarının önemli bir bölümünün iyi eğitimli olduklarına dikkat çekiyor. Doçent Danış, “Bu durum hem politik hem ekonomik anlamda yaşanan çalkantılardan kaynaklanıyor. Göç edenlerin çok büyük bir kesimi 20-35 yaş arasında, eğitimini tamamlamış insanlar. Bu kişiler büyük ölçüde yabancı dil bilen, yurtdışı deneyimi olduğu için Türkiye’nin beşeri sermayesinin üst kısmında yer alıyorlar. Gerçekten çok vasıflı insan kaynağını kaybediyor. Acıklı bir durum. Bu gidişler onların Türkiye’nin geleceğine inançlarının azaldığını gösteriyor. Avrupa Birliği’nin Türkiye’den ayrılanların sayısında artış olacağına ilişkin araştırmaları var. Bu tablo pek olumlu bir tablo değil” demiş. (www.amerikaninsesi.com, 6 Eylül 2018)

Beyin göçünden şikâyet eden bir yazı da Sabah’da yayınlandı. Şöyle: “Türkiye İstatistik Kurumu, geçen yıl ülkeyi terk edenlerimizin sayısının % 42.5’lik artışla 254 bin 640 kişiye ulaştığını açıkladı. Bu, bana göre son derece dikkate alınması gereken bir veri ve gereğinin yapılması için hayati uyarı niteliğinde... Oysa biz tersine beyin göçü programları ve teşvikler sayesinde daha önce dışarıya kaptırdığımız nitelikli gençlerimizi geri getirmeyi umuyorduk. Tam tersi oldu ve ‘nitelikli göç’ kervanına yenileri katıldı. Şu 2 soruya acil cevap  bulmak zorundayız. Soru 1; neden bu insanlar göç ediyor? Soru 2; giden gelmiyor acep nedendir?

Biliyorum hepimizin bu sorulara vereceği cevaplar vardır, ama benim aradığım cevap veriye dayalı, sebepleri billurlaştıran ve çözüm için ilham verici niteliktekilerdir. Yığınca STK’lardan biri bunu kendine iş edinip kapsamlı bir saha çalışması yapsa ve bu kanamayı elbirliğiyle durdursak... Kanama çünkü beynimiz kan  kaybediyor, can kaybediyor. 25-29 yaş aralığında yoğunlaşan göç dalgası, burada yetişmiş ancak onlara ikbal sunamadığımız gençlerimiz... Peki ya tersine beyin göçü programına ilgi gösterip gelenlerimizin başına gelenler? Bu durumdaki pek çok gençle konuştum. Söyledikleri, döndüklerinde kendilerine vaat edilen  ortamın, yıkıcılığı ve yakıcılığı... Üniversiteden örnek vereyim: Dünyaca ünlü üniversitede doktorasını tamamlamış ve ülkesine hizmet için dönmüş çocuklarımıza, asistanı kadar ücret önerme bir yana, onu bağladığımız bölüm başkanı veya dekanın mobbingleri...” (Şeref Oğuz, Sabah, 7 Eylül 2018)

Lütfen hamaseti bırakalım gerçek dertlerimizi görelim ve beyin göçünü önce durduralım, sonra da tersine göçü sağlayalım. Başka çaremiz de yok, bunu da bilelim.

 

Okunma Sayısı: 5565
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • çetin acar

    12.9.2018 17:43:06

    ilime de sirayet eden ilm-i istibtad kalkmadığı müddetçe beyin göçü devam edecektir. tek çözüm risale-i nur daki prensipler.

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı