Mevcut 1982 darbe anayasasının Türkiye’ye yakışmadığını herkes ifade ediyor, ancak ne hikmetse ‘daha iyi bir anayasa’yı yapmayı da başarabilmiş değiliz. Yeni adli yıl açılışı sebebiyle konu yeniden gündeme geldi.
Elbette ‘daha iyi bir anayasa’ya ihtiyacımız var. Fakat esas olan ‘iyi anayasayı’ aynı zamanda ‘iyi şekilde uygulamak’ değil mi? Yürürlükte olan ‘kötü anayasa’nın dahi ‘iyi maddeler’i olduğu halde, bunları uygulamayıp Türkiye’yi adaletsizliğe sürükleyenlerin “daha iyi bir anayasa yapalım” demesi inandırıcı olabilir mi?
Daha İyi Yargı Derneği Başkanı Av. Mehmet Gün’, adli yıl başlangıcı münasebetiyle yaptığı değerlendirmede, derneğin yeni adli yılda ‘sivil anayasa’ için çalışmaya yapacağını açıklamış. “Sivil anayasa çalışmaları, dernek üyesi olması gerekmeden, iş dünyası, STK’ler, akademi, medya ve ilgili kesimlerin katılımına da açık olacak” diyen Av. Mehmet Gün’ün açıklamasında şu tespitler var:
“Türkiye’nin ekonomi, refah ve demokrasi sorunlarının kök sebebinin yargıdaki sorunlar olduğuna inanan derneğimiz, adı üstünde, yargımızın her daim daha iyi olması amacıyla, yargı sorunlarını, bu sorunların kök sebeplerini belirlemek, evrensel kabul gören yenilikçi çözümler geliştirmek için gönüllü olarak çalışmaktadır. Bu amaçla 10 yılı aşan birikimlerimizle geliştirdiğimiz önerilerimizi, “A’dan Z’ye Türk Yargı Reformu” ismiyle yayınlayarak, Türkiye ve dünya kamuoyunda yargı, hukuk, iş ve siyaset dünyası ile tartışmaya açtık. Sürdürülebilir yargı bağımsızlığı, toplumsal uzlaşma ile oluşacak yeni ve sivil bir anayasa ile mümkündür. (...)
“Türkiye Cumhuriyeti ikinci yüzyılına yargı, hukukun üstünlüğü, yönetimde istikrar ve ekonomi sorunları ile giriyor. (...) Fakat birbiri içine girerek kördüğüm olmuş yargı ve hukukun üstünlüğü sorunları, istikrarsız hibrit demokrasiye, yönetimde istikrar sorunlarına, gel-gitlere ve savrulmalara, bu da cari açık, dış borç, yüksek enflasyon ve orta gelir gibi ekonomik sorunlara neden oluyor. Sürdürülebilir ileri demokrasi, yönetimde ve ekonomide istikrar ve sürdürülebilir ekonomik başarı için sürdürülebilir yargı bağımsızlığını güvenceye alan sivil anayasa şart.” (Derneğin basın bülteni, 31 Ağustos 2023)
Türkiye’yi “1982 darbe anayasası”ndan kurtaracak “yeni ve daha iyi bir anayasa” mutlaka gerekli, ancak bundan çok daha önce “iyi niyet” icap ediyor. Paraya, pula ve benzeri şeylere ihtiyaç olmadan “adil olmak” mümkün iken; Türkiye’yi idare edenlerin “adil olmamayı” seçmiş olmaları büyük bir çelişki değil mi?
Tamam, “iyi bir anayasa” yapılsın; ama “adil olmak” için yeni anayasaya ihtiyaç yok. Lütfen hukuka dönün, adil olun ve haksızlık yapmaktan vazgeçin!