"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Suç tablosu neyi gösterir?

Faruk ÇAKIR
15 Haziran 2024, Cumartesi
Türkiye hem nüfus bakımından nispeten büyük bir ülke hem de “yetmiş iki buçuk millet”den insanın yaşadığı bir yer.

Dolayısı ile suç işleyenlerin olması da tabiidir. Gönül arzu eder ki suç işleyenler çok az olsun ve cemiyette huzur ve sükun hakim olsun. Fakat açıklanan bilgilere bakılırsa cemiyetin durumu iyi değil...

İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, bakanlıktaki Güvenlik ve Acil Durumlar Koordinasyon Merkezi’nde (GAMER) gerçekleştirilen “Ankara 365 Medya Buluşmaları” toplantısında, basın kuruluşlarının Ankara temsilcileriyle bir araya gelmiş ve “suç tablosu” hakkında açıklamalarda bulunmuş. İlgili habere göre son 1 yılda 585 (beş yüz seksen beş) organize suç örgütü çökertilmiş.

Yerlikaya, yaptığı konuşmada özetle şöyle demiş: “Huzuru tesis etmek için de yer, zaman ve mekân ayırt etmeksizin terör örgütleri, organize suç yapılanmaları, zehir tacirleri, göçmen kaçakçılığı organizatörleri ve suç odaklarıyla mücadelemizi yılın 365 günü gece gündüz demeden sürdürüyoruz. (...) Geçen yıl terör örgütüne 56 katılımın gerçekleşti ve bu en düşük katılım. Kırsalda ve şehirlerde bir yıl içerisinde 31 bin 994 operasyonun düzenlendi. İçişleri Bakanlığı, jandarma ve emniyetimiz olarak 1022 terörist etkisiz hale getirildi. (...) Bu dönemde engellenen 119’u bombalı olmak üzere 160 eylem. Bizim birinci görevimiz, önlemek, önleyici olmak. (...) Son bir yılda sözde 49 üst düzey terörist etkisiz hale getirildi. (...) Adliyede tutuklama, adli kontrol oranlarının da ciddi manada yukarıya çıktığını sizlere ifade etmek isterim. Bir yılda çökertilen organize suç örgütü sayısı 585. MASAK, Hazine ve Maliye, kolektif ruh dedik. 106 milyar liralık maddi değeri olan mal varlığına el koyduk. (Uyuşturucu tacirleri konusunda) 44 bin 937, en büyük operasyonumuz, daha çok burada projeli çalışıyoruz, imal ve ticaret noktasında. Bununla ilgili 31 bin 792 tutuklanma var. 13 bin 915 adli kontrol. Kullanıcılıkla ilgili 246 bin operasyon düzenlendi, geçen hafta sonu itibarıyla cezaevlerindeki 337 bin hükümlü ve tutukludan yüzde 30’dan fazlasının uyuşturucu hükümlüsü. (...) Son bir yılda 108 bin 320 ruhsatsız silah ele geçirildi.” “ (AA, 13 Haziran 2024)

Bu tablo karşısında mesela, “585 (beş yüz seksen beş) organize suç örgütü”nü çökertmiş olmakla övünmek mi yoksa “Ne oldu, nasıl oldu da çökertilmesi icap eden 585 suç örgütü ortaya çıktı” demek lazım? Suç örgütlerini çökertmek elbette çok önemli bir başarıdır. Ancak nasıl olup da bunca suç örgütünün cemiyette taban bulabildiğini sorgulamak da gerekmez mi? 

“Suç tablosu”nda derinlemesine incelenmesi gereken konular vardır ve işin ehli olanlar mutlaka bu tabloyu yorumlayacaktır. Ayrıca uyuşturucu/ öldürücü alışkanlığı tablosu da can sıkıcı değil mi? Cezaevinde bulunan 337 bin hükümlü ve tutuklunun yüzde 30’dan fazlasının (neredeyse 100 bin/ yüz bin) bu kötü alışkanlık sebebiyle orada olması büyük bir dert değil mi?

Okunma Sayısı: 944
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Erhan

    15.6.2024 10:20:48

    Asıl araştırılması gereken konu, bu kadar suç örgütünün, bu ülkeye mitili nasıl attığıdır.bunun asıl temeli ise yönetim şeklinin, mafyavari bir sistem gibi düzenlenmesi ve yönetilmesi hevesidir. hak hukuk adaletten ayrılıp istibdatı bir yönetim şeklini benimsemek, ülkemizin geleceğinin altına dinamit dizmekten başka bir şey değildir. Bu ülkeye yazık oluyor beyler! dün 28 şubatçılara lanet okurken, bugün onlarla beraber olmak, bazen de onların yapmış olduğu uygulamaları uygulamak, korkunç derecede tezat içermektedir. bunların sebebi ise işimize geldiğinde anayasanın bana vermiş olduğu yetkileri kullanıyorum, işimize gelmediginde, anayasa mahkemesinin almış olduğu bu kararı kabul etmiyorum diyen, bir zihniyetin ülke yönetiminde tek söz sahibi olmasıdır. ona sorarsanız, belki o da bu ülkenin bu kadar kolay hallaç pamuğu gibi darmadağın edebileceğine ihtimal vermiyordu.

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı