Petrol zengini ülke olmadığımız için enerji ihtiyacımızı ekseriyetle ithalat yoluyla karşılamak durumundayız. Dünya ülkeleri temiz enerji kaynaklarına yatırım yarışındalar. Türkiye’nin rüzgâr ve güneş imkânları yönünden zengin olmasına rağmen bunlardan yeteri kadar istifade edebildiğimiz söylenemez.

Cambridge Üniversitesi Enerji Politikaları Araştırma Grubu’nda çalışan Dr. Sinan Küfeoğlu, Türkiye’nin enerji politikalarındaki yanlışlara dikkat çekip ‘Yeşil Türkiye’ için teklifler sıralamış. “Siyasî partilerin enerji programları ne yazık ki günü kurtarmaya yönelik ve geleceğe dair bir vizyon içermiyor” diyen Küfeoğlu, Cambridge, Oxford ve ODTÜ’den hocalarına danışarak hazırladığını ifade ettiği “2050 Yeşil Türkiye Enerji Dönüşümü programı”nı sosyal medya hesabından (@kufeogluu) paylaşmış. 

Sinan Küfeoğlu’nun sıraladığı tekliflerin bir kısmı şöyle:

* 2050 yılında enerji(de) bağımsız ve kendisine yeten bir Türkiye!

* Enerji ve Tabiî Kaynaklar Bakanlığı, Orman ve Su İşleri Bakanlığı ve Çevre Bakanlığı birleştirilerek Enerji ve İklim Değişikliği Bakanlığı kurulacak.

* Elektrikteki TRT payı kaldırılacak.

* Akaryakıt, elektrik ve doğalgazdan alınan ÖTV kaldırılacak. ÖTV yerine daha makul ve adil seviyede olacak şekilde ‘Karbon fiyatı’ getirilecek.

* Devlete ait Hidro Elektrik Santrallerinin satışı durdurulacak.

* Şehirlerde güneş enerjisi kullanımı teşvik edilecek ve 2035 yılında Avrupanın en büyük güneş enerjisi üreticisi olunacak.

* Yeni yapılan binalara enerji karnesi almak zorunlu hale getirilecek. Enerjisi verimsiz binalara ruhsat verilmeyecek.

* Bölgesel ve merkezi ısıtma ve soğutma sistemleri kurulacak.

* Yerli elektrikli araç projesini devlet üstlenecek.

* Sayısı 200 bini bulan makam araçlarının % 90’ı kademeli olarak satılacak. 

* Türkiye Yazılım Merkezi ve Filiz-İş yuvası (Start-up Hub) kurulacak.

* 2030 yılında toplu taşıma sistemleri, taksi, minibüs, şehiriçi otobüs ve şehirler arası otobüsler elektrikli olacak.

* 2050 yılında akaryakıt ve gazla çalışan taşıtlar trafikten men edilecek.

* Okula ve işe bisikletle, elektrikli bisikletle ve elektrikli mopedle gidilmesi için cesaretlendirici tedbirler alınacak.

* İlk ve ortaöğretime ‘çevre ve bilinçli tüketim’ dersi koyulacak. Böylelikle çevreye duyarlı nesiller yetiştirilecek.

* 2018 yılı temel alınmak üzere, 2025’te kişi başı plastik tüketimi % 15 azalacak. 2050’de % 25 azalacak.

* 2025’te plastik poşet kullanımı yasaklanacak. Mısır bitkisinden, organik, doğada geridönüşebilen yerli poşet üretimi yapılacak.

* Orman varlıkları korunacak ve ağaç kesme mahkeme kararına bağlanacak. Kesilen her bir ağaca karşılık, kesim işlemi yapılmadan önce, 9 ağaç dikilecek.

* Yaban hayatının korunması için millî tabiat parkları kurulacak. Hayvanat bahçeleri kapatılacak. Kafeslerde yaşaması uygun olmayan hayvanların ‘petshop’larda satışı yasaklanacak. Zarurî haller dışında, zevk ve spor amaçlı avcılık yasaklanacak.

* Türkiye’nin su varlıkları korunacak. Uzun vadeli su haritası çıkarılacak ve su planı yapılacak. Her vatandaş içilebilir suya erişecek.

Dr. Sinan Küfeoğlu’nun dile getirdiği bu ve benzeri diğer teklifler dikkate alınsa milletin menfaatine olmaz mı? Hak, hukuk ve adalet çıtasını yükseltmiş ve aynı zamanda “Yeşil Türkiye” hepimizin talebi olmalı.