Sizden önceki siyasî iktidarların yaptıkları hata ve kusurların aynısını veya benzerini bu gün siz de yapıyorsanız, yaptığınız veya yapacağınız savunmaların bir inandırıcılığı olamaz.
Yıllar önce tek parti döneminde yapılan hukuksuz, adaletsiz, tamamen keyfi uygulamaların benzerini bu gün siz bir şekilde yapıyorsanız, dönüp onlara; ”geçmişte yaptığınız hukuksuzluklara bir bakın..” demeniz sizi haklı çıkarmaz.
OHAL ve KHK’lar ile suçlu suçsuz, kadın erkek, yaşlı hasta demeden on binlerce insanın mağduriyetine sebep oluyorsanız, dönüp; “ne yapalım eskiden de haksızlıklar hukuksuzluklar oluyordu” deyip işin içinden sıyrılamazsınız.
Geçmişte tek adam, tek parti zihniyetiyle milletin maddî ve manevî hayatına darbeler vurarak milleti perişan edenlerin uygulamalarının bir benzerini bügüne taşıyarak ülkeyi idare ediyorsanız, dönüp 1930’lu yıllarda tek partinin yaptıkları demokrasi ve insan haklarıyla bağdaşmayan uygulamalarına karşı; ”lütfen geçmişinize bakın..” demenizin haklı bir yönü olamaz.
Keza geçmişte bazı iktidarların devletin bütün imkanlarını yalnız kendi taraftarlarına dağıttıkları gibi, siz de bu gün kendi taraftarlarınıza tahsiz ediyorsanız söylediklerinizin bir geçerliliği olamaz.
Yine geçmişteki bazı iktidarların memur alımlarında kanunlarda eşitliği ve liyakatı kulak ardı ederek, göstermelik sınav ve sözde mülâkatlarla, dost ahbap referanslarıyla kendi taraftarlarını devletin çeşitli kademelerine getirdikleri gibi; siz de bu gün yanlışları, yapıyorsanız bu noktada geçmiş iktidarları suçlamanızın bir inandırıcılığı olamaz.
Kendi döneminizde bir zamanlar hararetle sizi destekleyen malûm cemaatin binlerce elemanlarını devletin çeşitli kademelerine doldurduktan 15 Temmuz darbe teşebbüsüyle “aldanmışız” demenizin bir anlamı olamaz.
Sizden önceki bazı iktidarların desteği ile “kartel medyası” denilen yayın organlarında yalan yanlış ve abartılı manşet ve haberlerle yaptıkları yandaşlığın aynısını sizin oluşturduğunuz iktidar medyası yapıyorsa, eskilerden şikâyet etmeye hakkınız olamaz.
Keza iktidarınız döneminde ayyuka çıkan yolsuzluk, rüşvet, kayırmacılık gibi suistimaller karşısında da; “canım ne yapalım, bizden önceki iktidarlar döneminde de bu işler oluyordu “gibi ucuz savunmalar da geçerli olamaz.
Yine iktidarınız döneminde; ”manevî alanda maalesef sınıfta kaldık” itiraflarınızla toplumun geleceğini ciddî manada tehdit eden içki, uyuşturucu, kumar gibi kötü alışkanlıkların artarak devam etmesi, her gün toplumun manevî yapısını tahrip eden ahlâkî çöküntünün zirve yapması karşısında; “eskiden de bu gibi kötü alışkanlıklar vardı..
Herşeyi hükümetten beklemeyin” gibi ifadelerle toplumun huzur ve sükûnunu tahrip eden bu gibi kötü alışkanlıklara karşı çare bulmakla yükümlü olan iktidarların savunmaları olamaz.
Dindar olarak bilinen iktidarların kaçamak savunmaları hiç olamaz.
Kısaca sizden önceki bazı iktidarların demokrasiyle, adaletle, hak ve hukukla bağdaşmayan keyfi, yanlış uygulamaları sizin için geçerli bir mazeret olamaz.
Kötü iş ve icraatlar emsal teşkil edemez.
Ne zaman ki siz onların yaptıkları yanlış ve hatalı icraatlarının yerine, kanun hakimiyetinin gerektirdiği uygulamalarını sözde değil; icraatlarda gösterebilirseniz o zaman söz ve beyanlarınızın bir inandırıcılığı olur.