"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Seçime doğru

Kübra ÖRNEK KORKMAZ
09 Haziran 2018, Cumartesi 01:37
Ramazan-ı Şerife veda ederken seçime doğru yaklaşıyoruz.

Ne yazık ki bu sene seçim, mübarek Ramazan ayına denk getirildi. Mukabelelerle, namazlarla, duâlarla geçmesi gereken Ramazan’ı, bol müzikli seçim propagandalarına mahkûm ettiler. Millete devletin gücüyle tek bir taraf empoze edilmeye çalışılıyor. Haktan, adaletten uzak bir yaklaşımla, demokrasi vaatleri veriliyor. Maalesef milletin safiyeti kullanılıyor. Millet de bilmiyor, araştırmıyor. Bediüzzaman’ın ifadesiyle yüzde seksen  tahkik etmiyor. Bu yaptıysa vardır bir bildiği diyerek, aklını şahısların cebine koyuyor. Üstad Bediüzzaman, “Hiçbir müfsid ben müfsidim demez. Daima suret-i haktan görünür. Yahut bâtılı hak görür. Evet, kimse demez ayranım ekşidir. Fakat siz mihenge vurmadan almayınız. Zira çok silik söz ticarette geziyor. Öyleyse, her söylenen sözün kalbe girmesine yol vermeyiniz” 1 diyerek araştırmaya sevk ediyor. Risale-i Nur hizmetinin önemli bir özelliği olan tahkik mesleğini şimdiki bir kısım genç Nur Talebeleri yapmaya çalışıyor. Araştırıyor, okuyor, gündemi doğru kaynaklardan takip ediyor. Bu doğrultuda bakmak lâzım. Doğruyu bükmeden kim yazıyorsa, kim haktan bahsediyorsa ona yönelmeliyiz.

Tahkike götüren önemli bir etken de teslimiyettir. Bunun için iman hakikatlerine sarılmak gerek. Risale-i Nur imanları kuvvetlendirerek tahkiki boyuta ulaştırıyor. Zübeyir Gündüzalp, şu ifadeleri ile meseleyi özetliyor, “İmanî bahisleri okuyanlar, ehl-i takva ve ehl-i salâhat olur. Müdafaaları okuyanlar, dâvâsının müdafaasıyla mücehhez olur. Lâhikaları okuyanlar, hadiseler karşısında nasıl hatt-ı harekette bulunacaklarını lâhikalardan öğrenirler.” İman hakikatlerinin yaşanması içinde içtimaî ve siyasî meseleleri de ölçüsü dahilinde bilmek gerekiyor. Unutmayalım Nurcular hangi tarafa meyletseler ulema dahi o tarafa meylediyor. Çünkü şu zamanda daha kuvvetli bir cereyan yok. Bu hakikatin ahirette bizden hesap sormaması adına biz Nur Talebeleri, Risale-i Nur’un üçte birinden fazlasını temsil eden içtimaî, siyasî meseleleri anlatmalıyız ki, ülkemiz huzura kavuşsun. Birileri tarafından siyaset yapıyorsunuz denilerek hakkı susturmaya çalışıyorlar. Siyaseti talim etmek siyaset yapmak değildir. Bunu anlamayanlar yüzünden bu haldeyiz. Bugünkü gidişata sebep olanlar ne yazık ki Nur Talebeleridir. Siyasî partileri arkasına alıp hareket edenler değil, siyasete müsbet olarak hizmet namına bakan Nur Talebelerine ihtiyaç var. Biz gerçek manada talebe olduğumuzda toplum huzura kavuşacak inşaallah.

Evet gençler olarak uyanık olmak zorundayız. Hizmetimizi etkileyen bir oy ise onun hakkını vermek gerekir. Siyaset deyip, soğutularak gençler devre dışı bırakılıyor. Bunlara meydan vermeyelim. Üstad yeri geldiğinde çekinmeyerek, oyunu açıkça kullanmıştır. İnsan aldanır, bu yüzden bizler de umumî akıllara yani meşveretlere danışmalıyız. 

Seçime doğru giderken, Türkiye’nin yaklaşık yüzde 17’sini gençlerin oluşturduğunu unutmayalım. Gençleri kazanmak için onların inandığı değerlere hizmet ediliyor mu buna bakmak lâzım. Maalesef gençler gerek sınav adaletsizlikleri, gerek çalışma hayatındaki eşitsizliklerle motivelerini kaybediyor. Yapılan haksızlıklar, hukuksuzluklar da cabası. Azim gayret için dâvâ aşılamak gerek. Dâvâsının arkasından koşan nesil kazanır. Gelecekte hür zeminlerde, demok- ratik şartlarda muamele görmek istiyorsak, üzerimize düşen vazifeyi yapmalıyız. 

Bediüzzaman’ın dediği gibi, “Millet cehaletle hukukunu bilmezse ehl-i hamiyeti müstebit yapar.”2 Gençlik nimetini bu yönde kullanırsak, güzel yarınlarımız olacak inşaallah. 

Biliyoruz ki, bir gencin aklından, fikrinden istifade edilmeyen ülkeler geri kalmaya mahkûm. Gençlerin dinamizmi, büyüklerin tecrübesiyle birleştiğinde güzel sonuçlar verecektir. Bu yüzden gençlere önem verilerek, önleri açılmalı. Hiçbir hadise karşısında etkilenmeyen fikir sahibi gençler bu ülkeyi geleceğe taşıyacak. Farklı fikirler olabilir. Hakikat bunların çarpışmasıyla doğacak. Mesele fikir sahibi olmak. Safımızı, rengimizi belli etmeliyiz. Tarafsız insan olamaz. Hakk’ı Hak bilip ittiba eden, batılı batıl bilip içtinab edenlerden olmak duâsıyla. 

Dipnotlar:

1) Münâzarât, s.119

2) Beyanat ve Tenvirler, s.74

Okunma Sayısı: 2218
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı