"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

İstiyorum

Muzaffer KARAHİSAR
27 Aralık 2016, Salı
Dünya üzerinde yaşadığımız müddet içinde geniş dairelerde vahşi insanların yaptıkları haksızlıklar, kötülükler, zulümler, katliamlar vicdanı olan herkesi yaralaması, teessüflerle ağlatması gerekir.

Acizliğin, fakirliğin ve çaresizliğin itirafıyla Cenab-ı Hakkın Rahmetine iltica edip şimşek gibi geçen ömür tayyaresinde tüm Müslüman şehitlerin acısına, anısına kendi dünyamda tefekkürle Bast-ı zamanı yaşamak istiyorum.

1995 yılında Avrupa’nın ortasında, dünyanın güzü önünde Bosna Hersek’te, Srebrenitza’da vicdansız Sırp katiller, hunharca işkencelerle haksız yere üç yüz binden fazla insanı çocuk, genç, yalı demeden katletti ve topluca gömdü. Müslüman şehitlerin cenazelerini toplu mezarlardan alınarak sıra sıra yeşil tabutları omzuma alıp dualarla, niyazlarla, tekbirlerle gözü yaşlı, yüreği yaralı annelerine götürmek, matemlerine ortak olmak istiyorum…

Myanmar’da Arakan Müslümanlarının yaşadığı Maungdaw bölgesinde zalimce devam eden katliamlar…. Sırf Müslüman oldukları için insanlık dışı zulümlere maruz kalan, dövülen, kovulan, evlere doldurularak çığlıklarla yakılan mağdur insanların acılarını yüreğimde hissetmek ve ağlamak istiyorum.

Filistin’de abluka altına alınmış Gazze’de İsrail askerleri tarafından yıkılmış, tahrip edilmiş evlerin bulunduğu hüzünlü sokaklarda yürümek istiyorum. İşkence edilmiş, hapse atılmış, sakat bırakılmış, yakınları şehit edilmiş, arazileri gasp edilmiş, horlanmış, üzüntülü, kederli, kalbi iman ve ümit dolu insanların hissiyatlarını yaşamışçasına hissetmek, duymak, anlamak istiyorum.   

Suriye’nin Halep Şehrinde yapılan katliamlar, yıkılıp tahrip edilen mekânlar, mağduriyetler, göçler, yokluklar, kıtlıklar, zulümler, acılarla yaşatılan insanlık dramını bütün dünya ibretle, ürpermeden seyrediyor! Hastanelere, camilere, yetimhanelere, okullara,  evlere varil bombaları atılırken bebekler, anneler, yaşlı insanlar kâbus gibi toz bulutu içinde enkazlar altında yarı canlı kalanları, yok edilen umutları, son verilen hayatları…  Medeni dünya, yeryüzündeki tüm insanlık umursamadan sadece bakıyor…

Akdeniz’in, Ege’nin mavi sularında yerlerinden yurtlarından edilmiş, ortada kalan, can veren sayısı belirsiz mültecilerin, ülkemize sığınan Müslüman kardeşlerimizin, masum insanların bu kışta kıyamette derdine çare olmak için el uzatan, kafa yoran, katkıda bulunan, evini, yüreğini açan şefkatli, merhametli, fedakâr insanlara selam olsun…

Kasten yüz sene geriye gidip arşivlerdeki tarihi vesikalara ve realitelere bakmadan, ilmi heyetlerce incelenmeden Ülkemize 1915’i sorgulayan riyakâr, ikiyüzlü, namert Avrupa’nın ve mimsiz medeniyetin dessas zalimleri; 1918 yılında İngilizlerin, mısırdaki esir kampında bulunan 15 bin Mehmetçikleri Krizollu maddenin döküldüğü havuzlara zorla sokularak kör edilenleri, işkence ile feci şekilde can verenleri…  Bu gün Halep’te yaşanan acıları göremezler, duyamazlar… 

Asırlarca dört kıtada at koşturmuş, İslam’a bayraktarlık yapmış şehit ecdadın emanetini şerefle omzunda taşıyan, vatan savunmasında yüreğini ortaya koyan, iman dolu göksünü siper eden, hayatını feda eden kahraman güvenlik güçlerimize hayırlar, uğurlar, selamlar ve dualar olsun.  

Vatanımız, Bayrağımız, Dinimiz, namus ve şerefimiz için hain düşmanlara, karanlık güçlere, kukla terör örgütlerine karşı yılmadan savaşan serdarlara minnet borcumuz var. Hilal uğruna “Vurulup tertemiz alnından uzanmış yatıyor.” Gerçeğine gencecik vücudunu feda eden ve Allah indinde en yüksek mertebelere ulaşan yiğitlere imreniyorum…

Al bayrağa sarılmış şehitlerimizin, Anadolu’nun dört bir yanında ebedi istirahata gönderilirken her birinin manevî huzurunda bütün ruh-u kalbimle, hissiyatla, muhabbetle, hasretle, hürmetle,  dualarla taziyelerimi sunmak istiyorum.

Müslümanlara kirli elleriyle kasteden, ikiyüzlü, riyakar, zalim, gaddar, dessas zalimler, münafıklar güruhuna Bediüzzaman gibi: “Yaşasın zalimler için cehennem!” diye bütün gücümle bağırmak istiyorum…..

Okunma Sayısı: 1671
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı