"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Siyasetin eğitim istismarı

Naci TEPİR
27 Aralık 2018, Perşembe 01:29
Bundan bir müddet önce gerçek cumhuriyetin ruhuna uygun, yeni bir Anayasa hazırlığı için TBMM’de çalışmalara başlanmıştı.

Bu iş için iktidar ve muhalefetteki partiler arasında ortak bir komisyon kurulmuş olup, başta hukuk fakülteleri olmak üzere, resmî ve özel kuruluşlardan da görüş istenmişti. Biz de dernek olarak bu hususta bir çalışma yaparak hazırladığımız raporu komisyona sunmuştuk. Birçok vatandaş gibi, antidemokratik ‘Darbe Anayasası’ndan kurtulup, gerçek bir Anayasa’ya kavuşma ümit ve heyecanıyla bekliyorduk. 

İşte, Ülke, böyle bir anayasanın yapılmasına odaklanmıştı ki, bu sırada birdenbire mecburî eğitim ve öğretimin 4+4+4 olarak 12 yıla çıkarılmasıyla ilgili kanun taslağı gündeme oturuverdi! Taslak hakkında hararetli tartışmalar sürerken, asıl önemli olan gündem maddesi gümbürtüye gitmişti! 

O sıralarda kaleme aldığım bir yazımda: “(….) Benim en çok endişe ettiğim husus şudur: “Sakın bu tartışmalar, asıl gündemdeki en önemli mevzu olan Sivil Anayasa çalışmalarını savsaklamak, antidemokratik tatbikatların üzerine gidilmesini engellemek için ortaya atılmış olmasın? Benim bu endişemi yersiz bulanlar, yadırgayanlar olabilir. Ama biz bu filmleri çok seyrettik. Menfaat çevrelerinin işine gelmeyen, kendi düşüncelerine aykırı bir gündem olduğunda, dikkatleri saptırarak “a… kuşa bak kuşa!” deyip, gündemi bir anda değiştirdiklerini biliyoruz. Bu son tartışmalarda buna benziyor. Çünkü ortada fol yok, yumurta yokken, Ülkemiz her şeyden önce demokrasiyi tam olarak tatbik etmek hasretiyle kıvranırken, “Mecburî Eğitimin 12 yıla çıkarılması” mevzusu gündeme getirilerek tartışmalara yol açmanın âlemi başka ne olabilir?” şeklinde endişelerimi dile getirmiştim. Maalesef, zaman bizi haklı çıkarmıştı! Halk ne bilsin ki, aldatmakla iş gören antidemokratik siyasî kafanın A, B, C… plânları var!  

SİSTEMDEKİ EMRİVAKİLER

28 Şubat döneminde bir emrivaki ile mecburî eğitim ve öğretim 8 yıla çıkarılmış ve henüz üzerinden 15 yıl geçmeden, sebep olduğu birçok problemler halledilmemişken, daha sonra 12 yıla çıkarmak hangi ihtiyaçtan doğmuştur? Hattâ, Cumhuriyetin ilk yıllarından beri 73 sene tatbik edilen 5 yıllık mecburî eğitim sistemi, zamanla bir çok değişikliklere uğradığı halde tam olarak yerleştirilememiştir. O halde bütün aksaklıklara rağmen mecburî eğitimin bir anda önce 8,  kısa bir müddet sonra da 12 seneye çıkarmanın lüzumu ne olabilir? 

Ayrıca, mecburî eğitim ve öğretim çağı, 6 yaşın (72 ayın) bitimini takip eden öğretim yılının başı iken, yine emrivaki ile 65 aya indirmenin mânâsı ne olabilir? Hattâ, M. E. Bakanı’nın açıklamasına göre, tamamen isteğe bağlı olan anaokullarının mecburî hale getirilmesinin düşünülmesi de neyin nesi? Daha ailesini bile tam olarak tanımadan, çocuğu militarist sistemin vesayetine almak, totaliter rejimlerin bir usûlü değil mi?   

Diğer taraftan, eğitim gibi ciddî konularda tanzimat yapılırken, usûl olarak önce uzmanlardan bir şûrâ teşkil edilir. Ortaya atılan fikirler, projeler ve teklifler hiçbir art niyet taşımadan tatbikattaki eksiklik ve aksaklıklarla birlikte tartışılır. Zaman zaman toplanan Millî Eğitim Şûrâ kararları da gözden geçirilir. Toplumun ihtiyaçları ve çareleri tesbit edilir. Bu çalışmalar tamamlandıktan sonra, hemen uygulamaya geçilmeyecektir. Önce çeşitli bölgelerde ve pilot okullarda deneme tatbikatları yapılır. Zamanla görülen eksiklikler ve aksaklıklar telâfi edilerek, plânlı bir şekilde diğer eğitim müesseselerine de yaygınlaştırılır.

Aksi taktirde, “Ben yaptım oldu” siyaset mantığıyla hareket etmek, işleri yap-boz tahtasına çevirmekten başka hiçbir işe yaramaz!. 

NOT: Mekke’nin Fethi’nin (M: 630) sene-i devriyesi olan, 1 Ocak 2018 “Milâdî Yılbaşı”nın, başta İslâm Âlemi olarak bütün insanlığa sulh, emniyet ve saadete vesile olmasını Cenâb-ı Allah’dan (cc) niyaz ederim.

Okunma Sayısı: 1130
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı