"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Avrupa hizmetleri; iki kıt’a, dört devlet

Nejat EREN
02 Ocak 2015, Cuma
Asya’dan Avrupa’ya, orada da dört devlete yaptığımız manevî hizmet turu.

Bu defa kudsî hizmetlerimizin planlı programlarından olan ve meşveretle karar verdiğimiz yurt dışı hizmet seyahati hedefimizde Macaristan vardı. Bunun için de ilk durağımız bu ülkenin sınır komşusu olan Avusturya’nın başşehri Viyana’ya uçtuk. Fakat Avrupa Yeni Asya Nur cemaatinin yıllık büyük toplantısının aynı zaman dilimine tevafuk etmesi ve Macaristan’da görüşeceğimiz bazı dostlarımızla kurduğumuz temaslar sonucu o tarihlerde başşehir Budapeşte dışında olması dolayısıyla ziyaret gecikmeli olarak icra edilmiş oldu.

Ahlen Dershanesinde Avusturyalılarla.

Durum böyle tecelli edince, kaderin de takdiriyle sadece Macaristan’a yapacağımız seyahat; Avusturya, Almanya ve Slovakya gibi üç ülkeye gitmeyi netice verdi. 

Avusturyalı dostlarımızın mihmarlandığında Avusturya’nın başşehri Viyana’dan başlayan dost ziyareti ve sohbetlerimiz bu ülkedeki Wels ve Grünburg şehirlerinden sonra Almanya’nın Münih, Augsburg, Bonn, Köln şehirlerindeki dershanelerimize uğradıktan sonra, asıl hedefimiz olan Köln’de mülkiyeti satın alınan çok merkezi ve çok güzel bir mevkideki geniş dershanemizin tanzim ve tefrişat çalışmalarını yerinde gördükten sonra “Avrupa’nın Nur Bayramının” merkezi Yeni Asya Ahlen Hizmet Merkezine ulaşmak üzere kar yağışı altında yola devam ettik.

Ahlen dershanesinde sohbet vakti...

27 Aralık Cumartesi günü 2014 yılının son geleneksel Avrupa Yeni Asya Nur cemaatinin yıllık toplantısı vardı. Burada tam bir bayram havası hâkimdi. Almanya’nın hemen hemen her mahallinden, Avusturya’dan, Fransa’dan gelen uhuvvet fedailerinin meydana getirdiği tam bir kardeşlik ve samimiyet havası vardı. Tanışma, kaynaşma, kucaklaşma, ders, sohbet, ikramlarla önceden hazırlanmış Alman disiplininde bir program icra edildi. Gece yarısına kadar bu canlı ve heyecanlı kucaklaşma devam etti. Bütün bu muhabbet, kucaklaşma, uhuvvet ve samimiyet muazzez Üstad’ın bahtiyar Alman milleti ve İslâmiyet noktasında Avrupa kıt’ası hakkındaki müjdelerini teyit eden bir müjde ve bayramın sevinç ve coşkusuydu.

Her geçen sene artarak devam eden bu coşkuya, bu topraklarda büyük ekseriyetle gençlerin sahip çıkması olayın bir başka sevindirici ve ümit verici tarafıydı.

Kan ve barut kokularının, silâh sesleri ve mazlûmların feryatlarının semaya yükseldiği bir dünyada “sulh-u umumiyi” temin edecek olan yegâne amil ve gücün hakiki İslâmiyet olduğu net olarak ortaya çıkmıştır.

Zalimlerin santraç oyunlarından kurtulmadıkça insanlığa saadet güneşi doğmayacaktır. Hakâik-i İslâmiyeyi tam olarak yaşayan ve yaşatacak olan Allah yolunda manevî cihad eden bahtiyar bir “şahs-ı manevinin” ancak yapabileceği bir hakikatin nesimini ve esintilerini hissettiğimi söylersem mübalâğa etmemiş olurum.

Almanya’nın bütün coğrafyasını kapsayan ve her yıl artarak devam eden bu kudsi dâvâya gönül verenlerin anlattıklarına göre bu yıl elliden fazla mekân ve mahalde ağırlıklı olarak gençlere ve talebelere yönelik manevî eğitim yapılmış ve halen yapılıyor. Buna ilâveten yetişkinler ve bayanlar için de ayrı programlar organize edilip aile programları da yıllardan beri yapılıyor. Başka türlü buralarda insanın kendini muhafaza etmesi oldukça zor.  

Budin Kalesi Budapeşte.

Yeni Asya’ya gönül vermiş herkesin bu konuda aşk, şevk, gayretinin yanında plan ve programlı çalışmaları da çok dikkat çekiyor. Bütün bu güzel hizmetleri programlayan, icra eden, katkıda bulunan, katılan ve sebeb olanlardan Allah razı olsun (Amin). Hepsini gönülden tebrik ediyoruz. Onlara teşekkür edip onlarla iftihar ediyoruz. Bu tür hizmetlerin devamını ve bütün Avrupa kıt’asındaki ülkelere yayılmasını temenni ve niyaz ediyoruz. 

Bu programdan sonra asıl hedefimiz ve programımız olan Macaristan ziyareti hakkında kısaca şunları söyleyebiliriz. Buradaki amacımız orada tanıdığımız bir kaç dostu görmek, onları yerinde ziyaret etmek, kudsî dâvânın hatırına orada manevî hava oluşturacak Risale-i Nur dersi yapmak ve oralardaki şartları yerinde görüp neler yapılabileceğini müşahede ve tecrübe kazanmak idi. Bu da bir nebze sağlanmış oldu inşaallah.

Macaristan’da şunu gördük ki, ecdadımız o geniş ufkuyla ve “i’la-yı kelimetullah” inancıyla buralara yaptıkları seferlerle maddî eserlerinin yanında maneviyat yönünden de çok tesirli bir intiba bırakmış. Yıllarca komünizmin hâkimiyetinde kalan bir ülkenin halkının Türklere karşı olan bu müsbet duygu, takdir ve ilgisi çok önemli. Devletimiz de hizmet erbabı da bunu çok iyi değerlendirmelidirler.

Burada erbabına yardımcı olabilecek çok kısa bazı bilgiler de verelim. Budapeşte’deki meşhur Budin kalesini yaptıran ecdadımız, bu topraklarda 147 yıl adalet ve faziletle hükmetmişler. 600-700 bin arasında şehidimizin bu topraklarda yattığını öğrendik. Bunun hâlâ müsbet tesirleri son derece net görülüyor. Dünyadaki bütün Macarların sayısı 15 milyon. Bunun on milyonu Macaristan’da, diğerleri başka ülkelerde yaşamakta. Macarca’da 700’e yakın Türkçe’den geçme halen kullanılan kelime olduğunu dostlarımızdan öğrendik. Ayrıca Macar Devletinin üniversiteleri her kademede 50 kişiye çeşitli dallarda karşılıksız burs veriyor. Üniversite okumak isteyen veya mastır, doktora yapmak isteyenler bu bursları kullanabilir. Burada belli şartları taşıyan öğrenciler için okul ücreti almıyorlar, eğitim bedava. Türkleri çok seviyorlar. 

Budapeştede Budin Kalesi içinde Arnavut Abdurrahman Paşa mezarı.

Çok özel ve ayrı bir konu da şu: Komünizm hâkimiyetinden kurtulan bu milletin Kapitalizmin sarmalına düşmeden İslâmiyet gibi bir şerefli dinle tanışmaya hazır olma potansiyelinin olması. Bütün bunlar manevî sorumluluk iddiasında olanlara bu potansiyelden faydalanmak gibi bir vebal yüklüyor. Bu böyle biline.

Budapeşte dönüşümüzde zaman darlığı dolayısıyla sadece uğramakla yetindiğimiz Slovakya ülkesi ve başşehri Bratislava’da duâ ederek burada da bir ehl-i himmet ve ehl-i hizmetin zuhur etmesini Rabbimizden niyaz ettik. Tesirini Cenâb-ı Hak lütfeder inşaallah.

Allah’a sonsuz şükür olsun ki bazı konular eksik olsa da, daha önce plânladığımız gibi ilk hedefimiz olan Macaristan ziyaretiyle birlikte Avrupa’da yaptığımız bu tur kendimiz ve hizmetlerimiz için çok faydalı olmuştur. Yeni köprüler kurulmuştur. Bunlar devamlı ve semeredar hale getirilmelidir. Duâlar, planlar, programlar, seyahatler, himmetler kesintisiz devam etmelidir.

Yazımıza son vermeden önce özellikle şunu belirtmek isterim ki: 

Bu seyahat boyunca gece gündüz demeden, ağır kış şartlarına rağmen bizi bir an yalnız bırakmayan, her türlü fedakârlığı esirgemeyen Avusturya temsilcileri; Mikâil Yaprak Hocamla, İsmail kardeşimize çok teşekkür ediyorum. Bu dâvâ arkadaşlarımızın büyük himmet ve gayretleri ve mihmarlandığının yanında Türkiye’den yol arkadaşım olan değerli bir dostuma da teşekkür ediyorum. Bir hafta boyunca Avrupa Kıt’ası içerisinde üç bin kilometreden fazla bir yol kat ederek “iki kıt’a dört ülkede kudsî hizmetimiz için; “tohum ve duâ” niyet ve temennisiyle de olsa bir şeyler yapmaya çalıştık. Cenâb-ı Hak tesirini halk etsin inşaallah (Âmin). Duâ ve himmetlerinize muhtacız.

Yeni hizmet turlarının nurlu ikliminde istikamet, ihlâs, samimiyet ve sadakatle buluşmak ve paylaşmak temennisiyle.

Okunma Sayısı: 2704
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı