Bu topraklara ikinci defa Rabbim nasip etti gittik. İki sene önce meşhur Ketenli Köyündeki Kur’ân Hatmi Programına iştirak etmiştik. Bu defa buradaki en büyük Türk ve Müslüman köy olan Şahinköy Kur’ân Hatim Programına ailece iştirak etmek nasip oldu. Kafilemiz; çeşitli illerden gelen bir otobüsü dolduran yirmiye yakın aile, toplam elli kişiden fazla bir gruptu. Üç günlük çok güzel bir gezi oldu. 

Yunanistan ve Batı Trakya artık kapı komşusu gibi. Eskilerin meşhur tabiri var: “Eski çamlar bardak oldu!” diye. Yıllardan beri menhus zihniyetin güzel yurdun dört tarafını saran “düşman” anlayışı ve de “Yunan Gâvuru” anlayışı yerine, Müslümanları bağrında barındıran Yunanistan ve Batı Trakya’yı bizzat görüp ezanların okunduğu, cemaatle namazların kılındığı, hatim merasimlerinde Türkiye’den farkı olmayan cami ve sokakların dolduğu bir manzarayı tekrar yaşadık. Sınırların kalkıp dostlukların daha da pekişeceği bir anlayış dünyaya hâkim oluyor artık. Elbette buradaki Müslüman kardeşlerimizin hâlâ devam eden sıkıntıları var. Her şey süt liman değil! Ama dünyanın neresinde tam bir rahat var ki?     

İpsala Sınır Kapısını geçip sabah namazı için İskeçe’nin Çınarlı Camii’ne vardığımızda cemaat yeni namazdan çakıyordu. Namaz, tesbihat, dersten sonra, Ege Denizi kıyısındaki şirin belde Kavala Şehrinde kahvaltı ve şehir turu yaptık. Kale, kapanan camiler, Osmanlının yadigârı Kavalalı Mehmet Ali Paşa’nın Konağı ve evinin olduğu yer… Tarihe şan veren şanlı ecdadın adalet ve medeniyet izleriyle duygulandık. 

Cumartesi akşama doğru, misafir olacağımız ve bir gün sonra hatim merasimi yapılacak olan Şahinköy’e ulaştık. Şahinköy Batı Trakya’daki en büyük köy. Bin haneden fazla olan yerleşim merkezi ve dört bine yaklaşan nüfusuyla nizam ve intizamıyla modern çağa ayak uyduran, Allah’ın lutfettiği tabiat güzelliğiyle bizim Karadeniz Bölgesini andıran harika bir yeşilliği var. Karacaahmet ve Ayşe Karaca kardeşlerin makamları da bulunuyor. İkinci Dünya Savaşı dahil şu ana kadar herhangi bir harp ve olumsuzluğun yaşanmadığı inancı, bu manevî zatların kerametvârî tasarruflarına bağlanıyor. Yerli halkın böyle bir inancı var. 

Kafilemizin oradaki köylüler tarafından paylaşılması tam bir Muhacir-Ensar tablosuydu. Gözler yaşardı, hisler kabardı, İslâm kardeşliğinin önemi bir defa daha öne çıktı. Bir gün önceden kurulan Pazar, mahalli giyeceklerle süslenen bedenler, misafirleri karşılayan duvar ve sokak arasındaki yazılı bez afişler! Her taraf bir bayram havasını andırıyordu. 

Şahinköy’de üç tane cami var. Ezanlar okunuyor, cemaat canlı. Bir gün sonrası için on binin üzerinde bir misafir bekleniyor. İki yüze yakın kazanda, iki ton et, bir buçuk ton pirinç, köyün özel açık mutfağında meşe odununda pişirilmeye hazırlanıyor. Gece boyu kavurma pilavın imece usûlü hazırlığına şahit olduk. Müthiş bir kardeşlik ve yardımlaşma örneği. Sabaha kadar tutulan nöbet ve öğle vakti paketlenmiş şekilde ikram edilen hatim yemeği… Her şey çok mükemmel. Osmanlı ruhu hâlâ ayakta.

Hatim Merasimi merkez camiinde saat 11.00’de başlayıp duâ, namaz, ikramlarla beş saate yakın sürdü. Milletvekili, konsolos, seçilmiş müftü ve etraftan katılan binlerce kişi… On beş kız, on beş erkek otuz Kur’ân bülbülü Kur’ân’dan hıfzettikleri yerler başta olmak üzere, vecize, şiir, ilâhileri toplu ve solo halinde okuyarak gönülleri coşturdular.  

Görevli müftü merasimde yaptığı konuşmada; Batı Trakya’da 96 köyde Kur’ân Kursu, 2700 hafız talebe ve 90 Kur’ân Kursu hocası olduğunu beyan etti. Batı Trakya’nın ilk müftüsü merhum Mehmet Emin Aga’nın yolunda kıyamete kadar bu hizmetlerin inşaallah devam edeceğini beyan etti.  

Osmanlı’nın inanç, kültür, adet ve geleneklerinin sarsılmadan, dejenere olmadan yaşandığının canlı delili. İnancın sağlam yapı, yaşantı ve anlayışını tam manasıyla yaşayıp görmüş olduk.

Yunanistan’daki büyük ekonomik krizden dolayı her tarafta hissedilen bir sıkıntı var. Bunun için bu yöredeki insanların çoğunun geçim kapısı Almanya başta olmak üzere Avrupa Birliği ülkeleri olmuş.

Misafirperverlik adeta muhacir ve ensar havasını andıran bir hâl arz ediyor. Dönüş esnasındaki hatıralardan çıkarılan ders; grubun bütün üyeleri gösterilen misafirperverlik ve yakın ilgiden çok çok memnun. Sınırların aşılıp dünyanın bir köy haline geldiği böyle bir ortamda mutlulukları paylaşmak çok önemli. Bu güzide beldeler daha sık ve daha farklı maksatlarla ziyaret edilip karşılıklı kardeşlik ve bağlılıkların arttırılması gerekiyor. Bunların devamı ve gerçekleştirilmesi ümit ve temennisiyle…