Risale-i Nur, âlem-i ‹slâmda oldu¤u gibi, Avru-
pa’da da hüsn-ü kabule mazhar olmufltur. Risa-
le-i Nur’un hüsn-ü kabule mazhariyetine numu-
ne olarak Finlandiya’daki Tampereen Islâmila-
isen Seurakunnan ‹mam› Habiburrahman fia-
kir’in iki mektubunu derç ediyoruz.
Pek muhterem kardeflim,
1
o
¬o
JÉn
c
n
ôn
Hn
h $G o
án
ªn
Mn
Qn
h o
?n
Ós
°ùdG o
ºo
µr
«n
?n
Yn
h
Hediye olarak gönderdi¤iniz pek k›ymetli eser, yani
El-Mesneviyyü’l-Arabî min Risaleti’n-Nur
isimli kitab› al-
d›m. Bu münasebetle, cenâb›n›za teflekkürlerimi bildiri-
yorum, “Allah-› Kerîm, her dile¤inizi atâ eylesin” diye
dua ediyorum.
Benim için bu k›ymetli hediyeniz çok müfîd olacak ve
benim tebli¤ ifllerimde daha yard›m edecektir, inflaallah.
Size de daima ecir ve sevab› eriflip duraca¤›nda, sada-
ka-i cariye kabîlinden olaca¤›nda elbette flüphe yoktur.
Kitab›n müellifi Said Nursî Hazretlerini de bize tan›t-
man›z› rica ederim.
Hürmet ve selâmlar›mla...
Habiburrahman fiakir
‚è
âlem-i ‹slâm:
‹slâm âlemi, ‹slâm
dünyas›.
Allah-› Kerîm:
cömert ve kerîm
olan Allah
atâ:
ba¤›fllama, bahflifl.
berekât:
bolluklar, ihsanlar, iyilik-
ler.
cenap:
taraf, yön, cihet.
1.
Allah’›n selâm›, rahmeti ve berekât› üzerinize olsun.
1140 |
BED‹ÜZZAMAN SA‹D NURSÎ
R
‹SALE-‹
N
UR
VE
H
AR‹Ç
M
EMLEKETLER
derç:
sokma, içine alma
dua:
Allah’a yalvarma, niyaz
ecir:
sevap
Hürmet:
riayet, ihtiram, sayg›
hüsn-i kabul:
iyi karfl›lamak,
güzellikle kabul etmek, be-
nimsemek.
inflaallah:
‘Allah izin verirse’
manas›nda kullan›lan bir dua
kabil:
tür, gibi
mazhar:
nail olma, flereflen-
me
mazhariyet:
nail olma, fleref-
lenme
muhterem:
sayg› de¤er, hür-
mete lây›k, sayg›n
müellif:
eser telif eden, yazan
müfîd:
faydal›, yarar.
münasebet:
vesile, -dan do-
lay›
numune:
örnek
Risale-i Nur:
Nur Risalesi, Be-
diüzzaman Said Nursî’nin
eserlerinin ad›.
sadaka-i cariye:
köprü, yol,
okul, hastahane, çeflme gibi
sürekli hayra sebep olan ve
sevab› öldükten sonra da ya-
z›lmaya devam eden sadaka.
selâm:
bar›fl, rahatl›k, selâ-
met ve esenlik dileme
tebli¤:
dinî bir emrin kullara
bildirilmesi
