Tarihçe-i Hayat - page 501

—hadsiz tecrübeler ile— Risale-i Nur’un imanî ve
Kur’ânî derslerinde bulabilir ve buluyorlar.
Said Nursî
‚è
KASTAMONU'DA ÜSTAT BED‹ÜZZAMAN’A SEK‹Z SENE
H‹ZMET EDEN MEHMET FEYZ‹ VE ÇAYCI EM‹N EFEND‹N‹N
KASTAMONU’DAK‹ HAYATINA DA‹R EM‹RDA/’INDA ‹KEN
HZ. ÜSTADA YAZDIKLARI KIYMETTAR B‹R MEKTUPLARIDIR.
p
Qƒt
ædG p
?p
FÉn
°Sn
Q p
On
ón
©p
H o
¬o
JÉn
c
n
ôn
H n
h $G o
án
ªr
Mn
Q n
h r
ºo
µ
r
«n
?n
Y o
?n
Ó°s
ùdn
G
1
p
án
Hƒo
à`r
µ
n
ªr
dG n
h p
InD
ho
ôr
?n
ªr
dG
Çok sevgili, çok k›ymettar, çok müflfik Üstad›m›z
Efendimiz Hazretleri,
Evvelâ Leyle-i Mirac›n›z› tebrik eder, ellerinizden öper,
kusurumuzun aff›n› rica ederiz.
Üstad›m›z›n tercüme-i hâlini merak edenlere deriz ki:
Kur’ân-› Hakîm, otuz üç ayat›n›n i’cazkâr iflaretiyle,
‹mam-› Ali Radyallahü Anh
Celcelûtiye
ve
Ercuze’
sinde
kerametkâr delâlât›yla ve Gavs-› Azam (kuddise sirruhu),
beflaretkâr beyanat›yla, Üstad›m›z›n hakikî tercüme-i hâ-
lini ve Risale-i Nur’un hakikî mahiyetini beyan etmifller.
Üstad›m›z›n flahs-› manevîsini bilmek isteyenler, Risa-
le-i Nur’un iflarat-› Kur’âniye ve keramat-› Aleviye ve
keramat-› Gavsiye risalelerini ve Risale-i Nur’un sair
TAR‹HÇE-‹ HAYATI
| 501
K
ASTAMONU
H
AYATI
kerametkâr:
kerametli, Allah'›n
ihsan›yla velilerin gösterdikleri
âdet d›fl› ola¤anüstü hallerle dolu.
k›ymettar:
k›ymetli, de¤erli, pa-
hal›.
kuddise s›rruhu:
s›rr› mukaddes
olsun, s›rr› mübarek olsun, s›rr›
aziz olsun, (büyük velîler için kul-
lan›l›r).
Kur'ân-› Hakîm:
her ayet ve su-
resinde say›s›z hikmet ve fayda-
lar bulunan Kur'ân.
Kur'ânî:
Kur'ân'a ait olan.
kusur:
suç, kabahat.
Leyle-i Miraç:
Miraç Gecesi, Hz.
Muhammed'in Miraca ç›kt›¤› ge-
ce, Recep ay›n›n 27. gecesi.
mahiyet:
bir fleyin asl›, esas›, ha-
kikat›, iç yüzü, bir fleyi tayin eden
aslî unsur, neden ibaret oldu¤u,
nitelik.
müflfik:
flefkatli, merhametli, ac›-
yan.
rad›yallahu anh:
Allah ondan ra-
z› olsun.
rahmet:
Allah'›n kullar›n› esirge-
mesi, onlara ac›y›p ba¤›fllamas›,
onlara maddî ve manevî nimetler
vermesi, onlar›n günahlar›n› sil-
mesi.
rica:
dileme, isteme.
flahs-› manevî:
manevî flah›s.
tebrik:
kutlama. u¤urlu, hay›rl›,
mübarek olmas›n› dileme.
tecrübe:
deneyim, s›nama, s›nav,
imtihan.
tercüme-i hâl:
hâl tercümesi, bir
kiflinin hayat›n› anlatan eser, bi-
yografi.
üstat:
ö¤retici.
af:
ba¤›fllama.
ayat:
Kur'ân ayetleri.
bereket:
bolluk, bereket, gür-
lük.
beflaretkâr:
müjdeci.
beyan:
anlatma, aç›k söyle-
me, bildirme, izah.
beyanat:
aç›klamalar, izahlar.
dair:
belli bir fley hakk›nda
olan, alâkal›, müteallik, ait, il-
gili.
delâlât:
delâletler, iflaretler,
alâmet olmalar, yol göster-
meler, k›lavuzluklar.
evvelâ:
birinci olarak, her
fleyden önce, ilk önce.
Gavs-› Azam:
en büyük gavs,
Abdülkadir-i Geylânî Hazret-
lerinin nam›.
hadsiz:
s›n›rs›z.
hakikî:
gerçek, sahici.
hazret:
sayg›, ululama, yü-
celtme, övme maksad›yla
kullan›lan tabir.
i'cazkâr:
muar›zlar›n›n baflla-
r›n› yere e¤direcek flekilde
mu’cizeli olan.
imanî:
imana ait olan, imana
dair olan, imanla ilgili.
keramat-› Aleviye:
Hz. Ali'nin
Celcelûtiye adl› duas›ndaki Ri-
sale-i Nur'a dair iflaretlerin ya-
z›ld›¤› Sekizinci fiua adl› risale.
1.
Allah'›n selâm›, rahmeti ve berekât› Risale-i Nur'un okunan ve yaz›lan risaleleri adedince
üzerinize olsun.
1...,491,492,493,494,495,496,497,498,499,500 502,503,504,505,506,507,508,509,510,511,...1390
Powered by FlippingBook