"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Bugün ‘Kur’ân’ın yaşanan bir pratiği’ var mı?

Sebahattin YAŞAR
06 Eylül 2017, Çarşamba
‘Din ve Hayat’ dergisi, 31. Sayısını (2017) Kur’ân Eğitimi’ne ayırmış. Güzel de olmuş. Emeği geçenleri tebrik ediyoruz. Bu branşta bir derginin yayın hayatında olması, ekibin hür, etkin ve cesaretli olması şartıyla, aslında alanla ilgili pek çok ihtiyaçlara cevap verebilecek bir potansiyeldir.

Makalelerde, Kur’ân’ın yüzünden okunmasının gerekliliği paylaşılırken, aynı zamanda belki bu zamanın daha önemli gündemlerinden birisinin de Kur’ân’ın günlük hayata tatbikinin nasıl olacağı arayışları olmuş.

Kur’ân’ı sadece lâfzen okuyarak meşgul olmanın bir eksiklik olduğu nazarlara sunulurken, “Özellikle sekülerleşen günümüz dünyasında ‘hayatı Kur’ân’la yaşama’ gayreti ayrı bir anlam ve değer kazanmaktadır.” denilerek, konunun ehemmiyeti ortaya konmuş.

‘Üzerinde düşünülmeden okumada hayır yoktur’ sözüyle birlikte, ‘Kur’ân’ın nazmını okumak da ibadet, manasını anlamak da ibadet, dinlemek de ibadet, manasının bir cüz’ünü hayatına aktarmak da ibadet.’ denilmiş.

Alan uzmanlarının yazılarından bir hayat modeli olan Kur’ân ahlâkının günümüz dünyasına intibakını sağlama noktasında ciddî tavsiyeler bekleniyor.

Kur’ân’la muhatap olan bir insan, onu nasıl anlayacak ve değişik ilim dalları olan sosyal hayat tabakalarında Kur’ân âyetlerini günlük hayatında nasıl yaşayacaktır? Normal bir vatandaşı bu kadar değişik bilimler gerektiren konular içerisinde meale sevk etmek ne kadar doğrudur?

Her asrın müceddidleri sayılırken asrımızın müceddidi ile ilgili bir bilgi diyanet kayıtlarında yok mu? Kur’ân’ın tezgâhından ve Resul-i Ekrem’in (asm) taliminden geçerek manen yetkilendirilmiş ve geldiği asırdaki İslâm âlimleri tarafından da tanınmış, kabul edilmiş bir âlim tanınmıyor mu, bilinmiyor mu?

Her asırda bir müceddid-i din gönderileceği hadisi ortada iken, bu asırda bu sorunun cevapsız bırakılması olur mu? Din, boşluk kaldırmaz. İnsanlık tarihi boyunca peygamberler nasıl gönderilmişse, son din ve son peygamberden sonra da elbette kıyamete kadar müceddidlerin gönderilmesi, dinin tecdidi ve toplumların ihtiyaçlarının giderilmesi için bir gereklilik değil midir?

Yoksa aynı Kur’ân’ı okuyup, aynı âyetlerden dalâlet fırkalarına giden yollara düşenler varolduğu gibi, yine aynı âyetleri yorumlama biçiminden bugün pek çok değişik isimler altında terör örgütleri de türemekte değil midir?

Hak dini temsil eden hakikat yolcuları her zaman ve zeminde varolagelmişlerdir. Yeter ki kıskançlığa düşmeden, hiçbir hatırı Hakk’ın hatırının önüne koymadan ortaya konabilsin. Ve bununla da iftihar edilsin.

‘Din ve Hayat’ isminde yayınlanan bir ilâhiyat dergisine düşen de elbette insanların kafalarında oluşan ve cevap bekleyen bu tür sorulara ilgili uzmanlara ulaşarak sağlıklı cevap bulabilmektir.

Doğrusu alan uzmanlarına sorulan sorulardan ‘Kur’ân’ın yaşanması ve hayata tatbiki’ ile ilgili soruya verilen cevaplar tatmin edici düzeyde değildir.

Ya bu alanda kurumun yaptığı bir çalışma yok, ya da kurum dışında pek çok çalışma var, ama alan uzmanlarının ifadeden çekindikleri başka bir durum var. Ya da bir tarafı resmî olan Dergi’nin ‘ifade hürriyeti’nde bir sıkıntı var.

Vatandaşa resmî cümlelerin dışında da Kur’ân’ın yaşayan bir modeli varsa, bunu bilmek ve söylemek bir sosyal sorumluluktur.

‘Din ve Hayat’ın bu sayısının en zayıf halkası, uzmanlara sorulan soruların hatıra kırıntılarında kalması olmuş. Kimse zülfü yare dokunmak istememiş anlaşılan. Oysa hayat resmiyetten ibaret değildir.

***

Konuyla benzer içerikte daha önceden yayınlanan bazı makaleleri istifadenize sunuyoruz:

Ümmetin Yıldızları, Peygamber varisleri: Müceddidler silsilesi ve Bediüzzaman

Peygamber Efendimiz Aleyhissalatu Vesselamın 'Alimler Peygamberlerin varisleridirler' ifade buyurdukları ulvi, veciz hakikat doğrultusunda ümmetin yıldızları olan Alimler, Evliyalar ve nurani bir silsile olan Müceddidlerin hayatlarının her anı bir ders niteliğinde adeta...

Bediüzzaman'ın hakikatli veciz ifadelerinde, müceddidlik vazifesini ve asırlara göre Asr-ı Saadet'ten gelen Nurun başka başka yaralara tedavi olacak şekilde yansıtıldığı ve ahirzamanda Risale-i Nurun öncelikli söz sahibi olarak İslam davasının nurani bir bürhanı ve son derece önemli bir dava vekili olduğu hakikati vurgulanmıştır.

Mehmet Ali Kaya'nın Müceddidlik konusu ile ilgili olarak kaleme aldığı kapsamlı makalesini istifadenize sunuyoruz.

Okumak için tıklayınız:

http://www.yeniasya.com.tr/gundem/ummetin-yildizlari-peygamber-varisleri-muceddidler-silsilesi-ve-bediuzzaman_363660

Risale-i Nur’u niçin çok okumalıyız, Risale-i Nur, neden bu asra bakan bir tefsirdir?

Risale-i Nur eserleri, muhtevası, telif ediliş tarzı, dili ve düzeni itibariyle diğer İslâmî eser ve tefsirlerden farklıdır.

Okumak için tıklayınız:

http://www.yeniasya.com.tr/suleyman-kosmene/risale-i-nur-u-nicin-cok-okumaliyiz_414017

Mehmet Akif: En büyük âlim odur ki; İşaratü’l-İ’caz’ı anlasın...

Mehmet Akif Ersoy'un Büyük İslam Alimi Bediüzzaman Said Nursi ve Kur'an-ı Hakim'in hakikatli ve nurlu bir tefsiri olan Risale-i Nur Külliyatı ile ilgili değerlendirmeleri Risale-i Nur'un muhteva ve mesajının anlaşılması noktasında oldukça önem taşımaktadır.

Okumak için tıklayınız:

http://www.yeniasya.com.tr/gundem/mehmet-akif-en-buyuk-alim-odur-ki-isaratu-l-i-caz-i-anlasin_419602

Asrı tanımak, asrın müceddidini tanımakla mümkündür

‘Doğru İslâmiyet nasıl yaşanır?’ın bu asırdaki pratiği, Said Nursî’dir. O, ‘padişahlık, tek parti ve cumhuriyet’i aynı anda yaşamış çağın şahididir. Dolayısıyla bu dönemlerle ilgili önce şahit bir dinlenmelidir.

Devamını okumak için tıklayınız:

http://www.yeniasya.com.tr/sebahattin-yasar/asri-tanimak-asrin-muceddidini-tanimakla-mumkundur_392097

Üstad, Hazreti Mevlana hakkında ne demişti?

Önemli bir hakikati ihtiva eden “Hazret-i Mevlânâ benim zamanımda gelseydi, Risâle-i Nûr’u yazardı. Ben de Hazret-i Mevlânâ zamanında gelseydim, Mesnevî’yi yazardım. O zaman hizmet Mesnevî tarzındaydı. Şimdi Risâle-i Nûr tarzındadır.” veciz ifadeleri nasıl anlaşılmalıdır.

Okumak için tıklayınız:

http://www.yeniasya.com.tr/gundem/ustad-hazreti-mevlana-hakkinda-ne-demisti_372339

Risale-i Nur, neden bu asra bakan bir tefsirdir?

Risale-i Nur eserleri, muhtevası, telif ediliş tarzı, dili ve düzeni itibariyle diğer İslâmî eser ve tefsirlerden farklıdır.

Zira asrın yaralarına tiryaklar sunan, dinsizlik cereyanlarına karşı delil ve ispat metodunu kullanarak çağın tereddüt ve şüphelerini bertaraf eden; isyanlara, zulümlere ve toplumda meydana gelen kargaşa ve problemlere karşı İslâmî, imanî hakikatler eşliğinde çözümler sunan bir devalar manzumesidir. 

Devamını okumak için tıklayınız:

http://www.yeniasya.com.tr/seyma-turkan/risale-i-nur-neden-bu-asra-bakan-bir-tefsirdir_409998

Büyük İslam Alimi Bediüzzamân'dan naklen ''33 Hadîs'' ve açıklaması

Üstâdımız Bediüzzaman Said Nursi Hazretleri, 3. Defa girdiği Afyon Medrese-i Yusufiyyesinde, şu gelen 33 hadis-i şerifeyi kendi evrad defterinde yazmış, bilâhare bâzı Nur talebeleri de, kendi defterlerinde kaydetmişler.

Okumak için tıklayınız:

http://www.yeniasya.com.tr/gundem/buyuk-islam-alimi-bediuzzaman-dan-naklen-33-hadis-ve-aciklamasi_394625 

***

Konuyla benzer içerikler:

Doğru İslâmı anlama projesi: Medresetü’z - Zehra

Okumak için tıklayınız:

http://www.yeniasya.com.tr/halil-elitok/dogru-islami-anlama-projesi-medresetu-z-zehra_389766

Din ve fen ilimlerinin birlikte okutulduğu bir Bediüzzaman Üniversitesi

Okumak için tıklayınız:

http://www.yeniasya.com.tr/gundem/din-ve-fen-ilimlerinin-birlikte-okutuldugu-bir-bediuzzaman-universitesi_370309

Okunma Sayısı: 2286
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı