"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Ehl-i iman gençlerde eksik olan nedir?

Sebahattin YAŞAR
17 Aralık 2014, Çarşamba
Zamanımızın büyük çoğunluğu gençlerin arasında geçiyor. Hem meslek gereği ve hem de manevî hizmetler gereği gençlerle meşgul oluyoruz.

Tabiî gençlerin arasında olunca haliyle onların problemlerine de daha yakın oluyorsunuz.

Karşılaştığınız sorunlara karşı da ciddî çalışmaların gerektiği ortaya çıkıyor. Nitekim sadece bir gencin sorduğu bir soruya sağlıklı cevaplar bulabilmek için beş-altı tane kitap okuduğumu hatırlıyorum. Ama o okuduğunuz kitap da sadece onun sorunlarına mahsus kalmıyor.

Yani gençlerleyseniz veya gençleriniz varsa, işiniz var demektir; çalışmanız gereken dersler var demektir. Yoksa hayatı yorucu hale getirirsiniz.

Gençlerin ciddî problemlerinden birisi, okumamaktır. Aslında bir insanın kendi problemlerini tesbit ve üzerine giderek tedavi uygulamanın en kestirme yolu, daha önce o problemleri yaşayıp, tedaviler bulmuş kişilerin hayatlarından dersler çıkarmaktır. Bunun da adresi kitaplardır. Bu olmayınca, bu sefer dün yaşanmış olan problemler bugün yeniden gündeme geliyor ve tekerrür başlamış oluyor.

İşte bu durumda, insanın hayat enerjisi boşa tüketilmiş olmaktadır.

Yine bir gencimizle konuşuyoruz. Ehl-i iman kardeşimiz günahlara karşı güç yetiremediğinden bahsediyor ve bir türlü de bir çare bulamadığını ifade ediyor.

Epeyce bir sohbetten sonra, geldiğimiz nokta hakikaten rahatlatıcı idi. Kardeşimiz konu ile ilgili pek çok malûmat sahibi. Onların da bir kısmını yerine getirmeye çalışmış. Ama kendi hayatında çok fazla tesirli olmamış.

Tabiî kiminle konuşuyorsanız, probleme karşı çözümü birlikte aramanız çok anlamlı. Çünkü çözüm denen şey, problemin olduğu yerlere yakın bir yerlerde bulunuyor. Yani bir şey bozulmuşsa, bozulmanın nereden başladığını bilmek elbette çözüm için faydalı olacaktır.

Konuşmalarımız, sohbetlerimiz aslında Şafi-i Hakiki olan Rabbimizin kapısını çalmaktan başka bir şey değildir. Ama o kapı çalınmadan da şifa bulunmuyor. Neticede dert olacak ki deva da anlamlı olsun.

Yani namazınız var, zaman zaman sırf bu haramlara meylin azalmasına dönük oruç da tutuyorsunuz, dinî eserler de okuyorsunuz, dinin yasakladığı şeylerden uzak da duruyorsunuz. Ama bütün bunlara rağmen haram ilgisi azalmıyorsa, o zaman daha artı noktalara ulaşmanız gerekecektir.

Biz de öyle yaptık.

Cebrail’in (as) vahiyle getirdiği ve Peygamberimiz’e (asm), ‘Zırhı çıkar bunu oku’ dediği, gayet yüksek ve çok kıymettar bir münacat-ı Peygamberi olan ve Zeynel Abidin’den (ra) tevatürle rivayet edilen Cevşenü’l-Kebir isimli duâ kitabına baş vurduk.

Yani, Cebrail’in (as), ‘Zırhı çıkar bunu oku’ dediği bir hakikat, hangi insan problemine çözüm olmayacaktır.

Belki birazcık yapmamız gereken şey, elimizdeki muhteşem kaynakların birer cevher niteliğinde olduğuna olan inancımızı tazelemektir. Çünkü ilâç, tesir edeceğine olan inancınıza göre sizde tesir meydana getirecektir.

İnancımızın, bütün maddî ve manevî problemlerimize birebir merhem olduğunu kabul etmemiz lâzımdır. 

İmanımız tesir etmiyorsa, imanımıza olan inancımızı yenilemek kaçınılmazdır.

‘Kulumun zannı üzereyim’ diyen Rabbimiz, bize Kendisine olan inancımızın güçlü olmasını istemektedir. Allah, ‘Allah benim en küçük işlerime bile ıttıla var ve bilir’ diyen kuluna, onun inandığı biçimde muamele edecektir.

Cevşen’ül-Kebir, bizi Rabbimize taşıyan güçlü bir bağdır. O güçlü bağı harekete geçirmek ve ona bağlanmak, zorlarımızı kolaylaştıracaktır.

Hastayız ve merhem de var.

Belki birilerinin bize hatırlatmasına da ihtiyaç var.    

Benden söylemesi.    

Okunma Sayısı: 1566
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı