"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Güçlü şahs-ı manevî nasıl oluşur?

Sebahattin YAŞAR
16 Ekim 2017, Pazartesi
Herkes maddî ve manevî işlerinde başarılı olmak ister.

İnsan sayısınca da başarılı olmanın yolları vardır. Fıtraten yüklü dinamikler esma adedincedir.

Size önce Pazar gençlerinden bahsedeceğim. Gençler artık Pazar sohbetlerine arkadaşlarıyla geliyorlar. Arkadaşlarını derse dâvet, o dersi ve ortamı sahiplenmenin sonucudur. Ders salonumuzda artık oturacak yer kalmadı. İhsanlara, ikramlara mazharız. Pazar gecemiz bir şenlik havasında geçiyor. Binler şükür.

Neler mi yapıyoruz?

İlk Pazar, yıllık planlamamızı yaptık. Gençlere küçük küçük boş kâğıtlar dağıtıp, yıl boyu hangi konularda sohbetler istediklerini sorduk. Onlar da yazdılar. Onların neyi ihtiyaç hissettikleri önemli.

Gençlerin yazmış oldukları kapalı kâğıtlarda öyle ilginç konular yer almış ki, bu konuların normal şartlarda ifade edilmesi çok da mümkün gözükmüyor.

Biz de ilgili arkadaşlarımıza konuları verdik, şimdi çalışıyorlar. Yani çarklar dönmeye başladı. Bir taraftan talep var, diğer taraftan da arz.  

Bu çok yönlü bir kazanç. Dinleyen kazanıyor, okuyan kazanıyor, konuya çalışan kazanıyor, konunun okunduğu yerdeki dinleyen ve okuyanlara hizmet edenler kazanıyor, çayı demleyen kazanıyor, ikramları alan kazanıyor, bu ortamları ihzar edenler kazanıyor; görüyorsunuz, kazanıyorlar da kazanıyorlar.

Hafta hafta hangi konuların sohbet olacağı belirlendi. Birinci dersten sonra çay arasında, bu hafta bir de beş dakikalık kısa film izledik. Doğrusu film sıfır rakamlarını anlamlı hale getirebilmeyi işliyordu. Onlarca sıfırın başına bir rakam konulmazsa, o kadar emekler boşa gidecekti. Ama O’nun rızasını kazanmak amacı sıfırların başına geldiğinde, yani bir rakam konduğunda, o zaman o anlamsız gözüken sıfırların her biri konumuna göre bazen yüz, bazen binlere dönüşüyordu.

Gençlere gönderdiğimiz dâvet mesajında, ders saatlerine ‘altın saatler’ demiştik. Risale-i Nurla geçen saatler, sıfırların başına konan bir rakam gibi idi.

Derslerle birlikte ne gibi sosyal, sportif, kültürel faaliyetlerimiz olabilir diye yine gençlere sorduk. Adımlarımızı şeffaf ve demokratça atıyoruz.

Paintball, yüzme, badminton, futbol; büyük ağabey ziyaretleri, konferans, panel faaliyetlerine katılım, müsait filmler bulduğumuzda ayda bir sinema günü gibi onlarca spor, kültür ve sanatsal aktivitemiz olacak.

Hatta bu hafta halı saha organizasyonuna başladık bile. Önümüzdeki günlerde paintballa gideceğiz. Bunu da teklif eden ve düzenleyen kardeşimiz ilk kez böyle bir sohbet ortamına katılan bir liseli kardeşimiz.

Doğrusu kendisine böyle bir yetki ve iş verilince de çok mutlu oldu ve kendinin ortamın bir üyesi olduğunu böyle bir görev alınca hissettiğini söyledi.

Ve yakın gelecekte bölge illerimizden birisine gezi planlıyoruz. Bu gezi faaliyetinin sorumluluğunu da oğlunu ve bir iş arkadaşının oğlunu sohbete getiren ve böylece kendisi de gelen bir kardeşimiz aldı. O da şu an organizasyonla meşgul. ‘Taksimü’l-a’mal’ ne güzel. Herkes meşgul.

Burada önemli olan, bir şekilde hizmetle bir şekilde irtibatlanmak. Yoksa nereye varacağı belli olmayan savrulmalar kaçınılmaz olacaktır. Bir de insan nakıs olan kafa feneri ile meşrû meşveretle işleyen kâmil şahs-ı maneviyinin neticelerine rıza gösterecektir. Havuzu elde etmek, orada erimekle mümkündür.

Hizmet etmek insanı şevklendiriyor. Risale-i Nur’a hizmet, rızıkta bereket, kalpte rahat ve sürur, maişette suhulet, ve işlerinde muvaffakıyet kazandırıyor. Herkes dünyevî ve uhrevî işlerinde başarılı olmak istiyor. İşte bunun da yolu, şahs-ı manevî havuzunun duâlarına dahil olmaktır.

İnsan inanırsa hayatını değiştirecek bir formül cümledir bu. Risale-i Nur, dünyevî ve uhrevî işleri de, kuralları içerisinde teminat altına almış. Meselâ liseli ve üniversiteli gençler derslerinde başarılı olmak istiyorlarsa, -ki isterler- o zaman yapacak iş bellidir, o işin gereği olan fiilî çalışmayı yapmak, günlük okumaları ihmal etmemek ve haftalık merkezi cemaat sohbetlerine mutlaka katılmak. Şahs-ı manevinin duâlarına dahil olmak, sağa sola inhiraflardan, savrulmalardan insanı kurtarıyor.

Güçlü şahs-ı manevî; inancı, bağlılığı güçlü şahıslardan teşekkül eder.

Okunma Sayısı: 1827
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Abdullah TUNÇ

    16.10.2017 11:36:04

    Üstadımız,''hayat bir faaliyet ve harekettir. Şevk ise matiyyesi (bineği) dir''diyor. Maşaallah,Barakellah;sizler bu faaliyet ve hareketin en yoğun halini fiilen yaşıyorsunuz. Yazıdan anlaşıldığı üzere zamanınız hizmetlerle dolu,dolu geçiyor. Maşaallah şevkiniz de zirvelerde seyrediyor.Hizmet şevk ve aşkınızın daha da kuvvetlenmesini Mevlayı Kerimden niyaz ederim.Bu halis ve azimli hizmetleriniz inşaallah bütün hizmet merkezlerine örnek teşkil edecektir. Gençlerin büyük manevi tehlikelerle karşı karşıya oldukları bir zamanda, gençlerin ebedi hayatlarının kurtuluşu ve dünya hayatlarının da güzelce tanzimi konusunda yaptığınız paha biçilmez hizmetlerinizden dolayı sizleri can-ı gönülden tebrik ediyorum sevgili hocam .

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı