"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Kast edilen sadaka mıdır, zekât mıdır?

Süleyman KÖSMENE
18 Mart 2024, Pazartesi
Mehmet Bey: “Vermeye geçimiyle mükellef olduğun kimselerden başla”1 hadisinden hareketle kişi vereceği zekâtı bu guruba verebilir mi?”

Zekâtın Şartları ve Sınırları Vardır

Hadiste kast edilen sadakadır. Sadakada alt sınır ve üst sınır olmadığı gibi, verileceği yerler bakımından yan sınır da yoktur. Zekâtın ise şartları ve sınırları vardır. 

Sadakanın en hayırlısı, hadiste de belirtildiği gibi, kişinin geçimiyle mükellef olduğu kimselere vermesidir. Çünkü çocuklarının ihtiyaçlarını karşılaması ebeveyn için öncelik taşır ve vaciptir. Bu, ebeveyn-evlât hukukuna da giriyor. Ebeveynin, çocuklarını namerde muhtaç etmeyecek tedbirleri alması çocuklarına karşı görevidir. Ardından faziletli olan, yakın akrabalardan başlayıp, derece derece diğer insanlara uzanmasıdır.

Kişinin en has dairesi kendi hanesi içindeki eşi, çocukları, annesi ve babasıdır. Vermek konusunda önceliği teşkil eden fertler bunlardır. Yani kişinin aile efradıdır. Kişinin, kendi aile efradı muhtaç durumdayken onlardan kısıp başkalarına sadaka vermesi caiz olmadığı gibi, zekât hesabını da onların ihtiyaç durumuna göre yapması gerekir. Malının zekâtını, aile efradının zaruri ihtiyaçlarını çıkardıktan sonra geri kalan meblağ üzerinden verir. 

Aile Efradının Rızkını Kesmek Helal Olmaz

Kişinin aile efradını, israfa kaçmamak şartıyla gözetmesi esastır. Hesabını ihtiyaçtan fazla yapıp, zekât kalemini düşürmesi caiz olmaz. Fakat aile efradının ihtiyaçlarını görmeyip onları ele baktırması da caiz olmaz. Çünkü aile efradının rızkı onun rızkı içinde verilmiştir. Onu kesmesi helal değildir. 

Bediüzzaman hazretleri, “rızk iktidar ve ihtiyar ile makusen mütenasiptir”2 der. Yani, aile efradından rızık kazanmaya başlayanlara verme yükümlülüğü kalkar. Sadece büyük işlerde yardımcı olunur. Bütün bu aile içi katkılar, yapanın sadakası oluyor. Ancak bunlar zekât niyetine yapılmaz. Çünkü nafaka birliği vardır.  

Peygamber Efendimiz (asm): “Allah yolunda sarf ettiğin bir dinar, köle azad etmek için verdiğin bir dinar, bir fakire verdiğin bir dinar ve aile efradına sarf ettiğin bir dinardan en faziletlisi, aile efradına sarf ettiğin dinardır. Sevap itibariyle en büyüğü, aile efradına sarf ettiğindir.”3 Buyurmuştur.

Hiç şüphesiz bu, aile efradını varlığa ve lükse boğup, diğer insanlara vermemek demek değildir.       

Malım Allah İçin Sadakadır

Kendi aile efradından sonra sadaka vermek bakımından ilk sırada yakından uzağa diğer akrabaların vardır. “En sevdiğiniz mallardan vermedikçe asla Cennet’e ulaşamazsınız”4 ayeti geldiği zaman, Ebu Talha hazretleri: “Rabbim malımızdan istiyor” diye düşünerek en sevdiği Beyraha adındaki bahçesini Allah için vermek istiyor.  

Resulullah Efendimiz’e (asm) gelerek: “Ya Resulallah! Benim en sevdiğim malım Beyrahâ adındaki bahçemdir. Bu malım Allah için sadakadır. Onu Allah rızası için infak ediyorum. Kabul buyur ve onu istediğin yere sarf et! “ diyor.

Resulullah Efendimiz (asm) de Ebu Talha’nın amca çocuklarının ihtiyaç içinde olduklarını bildiğinden: “Onu amca çocuklarına paylaştır.” buyuruyor. Ebu Talha da öyle yapıyor.5

“Hayır” dediğimizde çok uzaklara bir şeyler yapmayı düşünüp, yakınlarımızı ihmal etmek caiz değildir. Yakınlarımızın bize ihtiyacı olabilir. Eğer ihtiyaçları varsa, sadaka vermeye onlardan başlamalıyız.   

Bu sıla-i rahim ruhunu da güçlendirir. Akrabaların birbirine sevgisini ve saygısını artırır. Böyle en yakınımızı dikkate alarak verdiğimiz sadakanın bize hem sadaka, hem de akrabayı gözetme sevabı olarak iki sevap kazandırdığını da Peygamber Efendimiz (asm) müjdelemiştir.6   

Dipnotlar:    

1- Camiü’s-Sağir Hadis No: 10027

2- Lem’alar, s. 143

3- Müslim, Zekât, 39

4- Âli İmrân, 192

5- Müslim, Zekât, 43

6- Müslim, Zekât, 45

Okunma Sayısı: 1136
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı