Yeni Asya Neşriyat damgasını taşıyan her bir yayın müsbet yayıncılığın da işaretini vermekte aynı zamanda. Gazetesi, kitap yayınları, dergileri, internet siteleri, radyosu ve haber portalıyla… 

Gelecekte kim bilir bu listeye başka hangi yayın organları eklenecek bilemiyoruz? Teknoloji hızla gelişiyor çünkü. 

Ama değişmeyen bir şey var: O da her zaman hak ve hakikatin yanında olmak. 

Yeni Asya gazetemiz basın dünyasında yaklaşık 46 yıldır iyi günde kötü günde değerlerimizi, hak ve hakikati hiçbir iktidar gücüne sırtını vermeden savunmakta. Tahrip etmeden, zihinleri karıştırmadan hakikati bir bardak süt sadeliği ve saflığıyla her gün servis etmekte. Tereddüt edenler ya da unutanlar için (!) gazete arşivinde yapılan küçücük bir araştırma bunun sayısız delillerini önünüze serecektir. Yakın tarihte kara lekeler olarak anılan 71 Muhtırası, 12 Eylül, 28 Şubat darbeleri, darbe hazırlıklarına karşı sayısız manşetler tarihe düşen övünülecek onurlu bir duruşun delili olarak konuşacaktır sizinle…

Mehmet Kutlular Ağabeyin talebimiz üzerine biz hanımlara yönelik yaptığı toplu sohbetlerde Nasreddin Hoca’ya atfen verdiği bir misal vardı. “Keçiboynuzunu sever misiniz?” sorusuna muhatap olan Hocanın “Bir damla bal için bir okka odunu kemirmeye gerek yok” cevabını vermesi gibi “Biz de basını ve gündemi sizler için tarıyoruz ve hazmedilmiş tahlillerle, yorumlarla sizlere bal gibi, süt gibi sunuyoruz. Başka gazeteleri keçiboynuzu gibi takip etmenize gerek yok”  deyip bizi tebessüm ettirirdi. 

Evet, gerçekten de ülkemizde ve dünyada gelişen olaylara Risale- i Nur penceresinden bakılarak yapılan tahliller, faniyi bakileştirirken gerçekte “habbeyi kubbe yapan gazetecilerin, kubbesini habbe olarak”  değerlendirmeyi de öğretiyor okuyucusuna. Başka gazetelerin gündemi değiştirmek için olanca gücüyle abarttığı olayların gerçek yüzünü, madalyonun diğer tarafını, hakikati anlatıyor. 

KİTAPLARIMIZ DERGİLERİMİZ

Yeni Asya’nın neşriyatında yıllar sonra yüzünü kızartacak tek bir haber tahliline bile rastlamanız mümkün değil.

Kitaplarımız, dergilerimiz ve diğer yayınlarımızın bu hakikatten farklı olması düşünülebilir mi?

Çocuklara yönelik Can Kardeş dergimiz ve şimdilerde yeni şirin kitapları ile tanıştığımız Can Kardeş Kitaplığı yayınları, Kadın ve aileye yönelik Bizim Aile dergimiz, gençlere yönelik Genç Yorum dergimiz, akademik çizgisiyle Köprü dergimiz…

Her ay yayın yelpazesine yeni renkler, konular taşıyan Yeni Asya Neşriyat kitaplarımız…

Sadece kendimiz için değil, başkalarıyla da paylaşmamız gereken yayınlar bunlar. Doğrudan herkese belki Risale-i Nur kitabı hediye edemeyiz, ama onun Risale-i Nur’la kucaklaşmasına basamak olacak kitaplarımızı, dergilerimizi rahatlıkla hediye edebiliriz…

OKUMAYA VESİLE OLMAK

İnanın gazetemiz, kitaplarımız ve dergilerimizden oluşturacağımız bir okuma seti, dostlarımıza muhabbetimizin bir delili olarak takdim ettiğimiz porselen takımlardan, elbiselerden, altınlardan, çiçeklerden, lokumlardan çok daha kalıcı ve anlamlı bir hediye olacaktır. 

İnsanın hayata bakış açısını zenginleştirmekten, donanımlı kişi olmasına katkıda bulunmaktan daha önemli, kıymetli bir hediye düşünebiliyor musunuz?

Hem de süt bal sadeliği ve lezzetiyle…