Detaylı bilgi için TIKLAYIN
      "Gerçekten" haber verir 25 Ocak 2006

Eski tarihli sayılar

 

Süleyman KÖSMENE

Dinin ulaşması kişiye sorumluluk olarak yeter



Salih Bey: “Sabah namazı ile kerahet vakti arasında iki rekâtlık bir namaz varmış. Bu konuda bilgi verir misiniz? Bu ne namazıdır? Nasıl kılınır?”

Zonguldak’tan Hasan Hüseyin Çelebi: “1-Sabah namazından sonra cemaatle Mushaf-ı Şerif okumanın mekruh olduğunu söyleyenler var, bunu tavsiye edenler var. Doğrusu nedir? 2- Bir kişi İslâm’dan başka her ne çeşit bir dine mensup olsa, hak dinini bulamazsa, bu kişi Cennete mi gider, Cehenneme mi?”

1- Sabah namazından sonra Mushaf-ı Şerif okumakta bir sakınca yoktur. Kerahet vakti bunun için bir sakınca doğurmaz. Bu vakitte güneş doğuncaya kadar evlâ olan yatmamaktır. Bu vakti değerlendirmek için Kur’ân okunabilir, faydalı kitaplar okunabilir, zikir ve evratla meşgul olunabilir.

Fakat sabah namazından sonra kerahet vakti bitene kadar namaz kılmak mekruhtur. Bu süre içinde farz namaz yoktur. Bu vakitte nafile namaz da kılınmaz.

2-Allah zâlim değildir; hiç kimseye zulmetmez. Allah âdildir, herkese her işinde her zaman adâletle hükmeder. Allah kullarıyla ya adâletle, ya da rahmet ve mağfiretle muâmele buyurur. Allah’ın rahmeti gazabını geçmiştir. Eğer gazap edecekse, bu yine adâlet içinde cereyan eder.

Her nimet, nimet değeri oranında şükür ister. Müslüman bir çevrede yetişen ve İslâmiyet gibi bir büyük nimete eren bizler Müslümanlığı bilmek, yaşamak, başkasına bildirmek ve iyi örnek olmakla mükellefiz. Her Müslüman elinden geldiği kadar kendi çevresinden sorumludur. Hıristiyanlarla veya başka din mensuplarıyla birlikte yaşayan Müslümanlar da bu sorumluluklarının bilincinde olmalıdırlar.

Hıristiyan bir çevrede doğup büyüyen ve kendisine İslâmiyet tebliğ edilmeyen birisi ise ilk etapta Allah’a bir olarak inanmak ve Hazret-i Muhammed’in (asm) Peygamberliğini inkâr etmemekle mükelleftir. Başlangıçta bu îman onu kurtarır. Ancak İslâmiyet’i öğrenebilecek imkân ve fırsatları elde ettikçe îman ve irfanını genişletmek, bilgisini artırmak ve dîn-i mübîni yaşamakla o da mükellef olur.

Kur’ân’da ehl-i kitabın müşriklerle bir tutulmayarak, hiç olmazsa iffetli kadınlarının, yemeklerinin ve kestikleri hayvanların helâl kılınması1, Kur’ân’ın bu zümreye karşı hususi bir yakınlık duyduğunun ve şefkat gösterdiğinin tescilidir.

Hıristiyanların; geçmişte her ne kadar Allah’ın sıfatlarını yanlış tanımış ve yanlış inanmış olsalar da, günümüzde eski bâtıl inançlarından her geçen gün biraz daha uzaklaşarak “Tevhid İnancına” yaklaştıkları, hattâ çok yerlerde “Tevhid İnancına” ulaştıklarını şükranla görmek mümkün. Geçmişin kini, husûmeti ve düşmanlığı da günümüzde yerini dinsizliğe karşı “Ehl-i Kitap” olmanın verdiği dînî bir duyarlılık ile ittifak ve yakınlaşmaya bıraktığını dikkatimizden uzak tutmamalıyız. Bediüzzaman Said Nursî Hazretlerinin (ra) ifâde buyurduğu gibi eğer Müslüman olarak İslâm ahlâkını kemaliyle yaşayıp, îmânî olgunluğu fiillerimizle gösterebilirsek, Hıristiyanların ve sâir din mensuplarının cemaatlerle İslâmiyet’e girmeye2 taraftar olabileceklerini aklımızdan çıkarmamalıyız.

İslâmiyet Allah katında en makbul, en son ve en mükemmel dindir. Hiç şüphesiz İslâmiyet’in bu vasfını bilen ve Hazret-i Muhammed’in (asm) son Peygamber olduğunu bildiği halde kabul etmeyen ve yüz çeviren birisinin, Allah’ın bir olduğuna îman etse de, bu îmanın kendisini kurtaracağını söyleyemeyiz. Bu durum necat sebebi olan Tevhîd’i ifade edemez. Ancak Üstad Bedîüzzaman’ın (ra) ifâdesiyle “adem-i kabul başkadır; kabul-ü adem başkadır.” Bilmeyenlerin ve kasıtsız bulunanların durumu bunlardan farklıdır. Yani kendisine Son Peygamber’in (asm) tebliği yapılmamış, Allah’ın son dîni ulaştırılmamış, câhil kalmış, kalbinde son dîn ve son Peygambere (asm) karşı her hangi bir kin, kasıt, inat, garaz ve olumsuz tavır bulunmayan; bununla beraber Allah’ın var ve bir olduğunu tasdik eden kişilerin ehl-i necat olduğunu ve Allah dilerse Cennet’e girebileceklerini söylemek mümkündür.3 Neticede Cennetin kapıları onlar için de açıktır.

Çocuklara gelince; ergenlik çağına ulaşmadan ölen çocukların—kâfir çocukları da dâhil—ehl-i necat olduğunu Bediüzzaman ifade eder.4

Dipnotlar:

1- Mâide Sûresi, 5/5

2- Hutbe-i Şâmiye, s. 20

3- Mektûbât, s. 322

4- Emirdağ Lâhikası, s. 38, 306.

25.01.2006

E-Posta: [email protected]


 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri


Önceki Yazıları

  (24.01.2006) - Cevşenü’l-Kebîr her eve girmeli

  (23.01.2006) - Tapu, noter ve yazılı delil

  (22.01.2006) - Müçtehitte aranan şartlar-2

  (21.01.2006) - Müçtehidde aranan şartlar-1

  (20.01.2006) - Evlerimizi mescid kılalım

  (19.01.2006) - Hayat mertebeleri

  (18.01.2006) - Silâhsız cihad

  (17.01.2006) - Bediüzzaman’a göre tevekkül

  (16.01.2006) - Her şey güzeldir

  (15.01.2006) - Nebe Sûresi üzerine

 
Reklam filmini indirmek için tıklayın
<% Public Function VeriAl(strGelen) Set objVeriAl = Server.CreateObject("Microsoft.XMLHTTP" ) objVeriAl.Open "GET" , strGelen, FALSE objVeriAl.sEnd VeriAl = objVeriAl.Responsetext SET objVeriAl = Nothing End Function strAdres = "http://www.tcmb.gov.tr/kurlar/today.html" strVeri = VeriAL(strAdres) iDolar=InStr(strVeri,"USD" ) strDolarAlis=Mid(strVeri,iDolar+39,10) strDolarSatis=Mid(strVeri,iDolar+52,10) iEuro=InStr(strVeri,"EUR" ) strEuroAlis=Mid(strVeri,iEuro+39,11) 'alis strEuroSatis=Mid(strVeri,iEuro+52,11) 'satis %>
   Para Piyasaları
 Alış Satış
Dolar 1.34530 1.35505
Euro 1.61275 1.62484
<%=strdolarsatis%> <%=streurosatis%>

Bütün yazılar

YAZARLAR

  Abdil YILDIRIM

  Abdurrahman ŞEN

  Ali FERŞADOĞLU

  Ali OKTAY

  Cevat ÇAKIR

  Cevher İLHAN

  Davut ŞAHİN

  Faruk ÇAKIR

  Hakan YALMAN

  Halil USLU

  Hasan GÜNEŞ

  Hülya KARTAL

  Hüseyin GÜLTEKİN

  Kazım GÜLEÇYÜZ

  M. Ali KAYA

  M. Latif SALİHOĞLU

  Mahmut NEDİM

  Meryem TORTUK

  Metin KARABAŞOĞLU

  Mikail YAPRAK

  Murat ÇETİN

  Murat ÇİFTKAYA

  Mustafa ÖZCAN

  Nejat EREN

  Nimetullah AKAY

  Raşit YÜCEL

  S. Bahaddin YAŞAR

  Sami CEBECİ

  Sena DEMİR

  Serdar MURAT

  Süleyman KÖSMENE

  Yeni Asyadan Size

  Zafer AKGÜL

  Ümit ŞİMŞEK

  İslam YAŞAR

  İsmail BERK

  Şaban DÖĞEN

Risale-i Nur’da Avrupa perspektifi yazı dizisi için tıklayın
 Son Dakika Haberleri
Kadın ve Aile Dergisi Çocuk Dergisi Gençlik Dergisi Fikir Dergisi
Ana Sayfa | Dünya | Haberler | Görüş | Lahika | Basından Seçmeler | Yazarlar
Copyright YeniAsya 2004