Emirdağ Lâhikası - page 852

Œ
3 6 3
œ
(1)
o
¬n
fÉn
ër
Ño
°S /
¬p
ªr
°SÉp
H
üstadımız ifade buyurdular ki:
Aleyhimizde olan Cumhuriyet gazetesi müdafaamı
çok yanlış ve gayet fena bir tarzda tağyir etmiş, hatta
“Bir cânî yüzünden on masuma zarar gelmemesi için”
cümlesinin yerine “Bir cani yüzünden on masumu zul-
metten kurtarmak için” gibi hezeyanlar karıştırmış. Hem
de o yazdığım cevap, beş altı sene evvel İstanbul 2. sulh
Ceza Mahkemesinde aynen söylenmiş, en mühim mese-
lemde beraat verilmiş bir müdafaa iken, bir iki ay evvel,
bir bardak suda bir fırtına koparmak nev’inden, İstanbul
seyahatimde gayet manasız garazkârâne, bir savcı Ispar-
ta Müddeiumumîsine havale edip manasız benim ifade-
mi almaya iki resmî polis memuru gönderdi. onlara de-
dim: o meseleye beş sene evvel cevap verilmiştir. İşte o
zamanki cevabım da budur, dedim. onlar da kabul etti-
ler. Hem de makine ile çıkardılar, hem o herife de gön-
dermişler.
Şimdi uzak bir yerde tekrar manasız olarak bizden
uzak bir kaymakama başkası onu vermiş. İftiracı gazete
de “onu kaymakam, savcıya vermiş” demesiyle risale-i
nur’un bir kısım zayıf şakirtlerine vesvese ve bir evham
vermek istemiştir. Bu yazıya nur’un çok avukatları tek-
zip yazsınlar. o meselenin mevzuuna dair İstanbul sıhhî
heyetinden dört rapor var. Fakat lüzumsuz olduğu için,
aleyh:
karşı, karşıt.
beraat:
suç unsuru olmadığına
dair karar, belge.
cani:
cinayet işlemiş kimse, acı-
masız, gaddar.
dair:
alakalı, ilgili.
evham:
vehimler, zanlar, kurun-
tular.
evvel:
önce.
fenâ:
kötü iyi olmayan, uy-
gunsuz (olan.
garazkârâne:
garez ve düş-
manlığa kapılarak, garazkâr-
lıkla, düşmancasına.
gayet:
son derece.
havale:
bir şeyi başkasının üs-
tüne bırakma.
herif:
kaba-saba kişi için kul-
lanılan ifade, adam.
hezeyan:
saçmalama, herze.
iftira:
şuçu olmayana suç is-
nadında bulunma, suç atma.
masum:
suçsuz, kabahatsiz,
günahsız.
mesele:
konu.
mesele:
önemli konu.
mevzu:
uydurma, düzme, sa-
hih olmayan.
müdafaa:
savunma.
müddeiumumî:
savcı.
mühim:
önemli, ehemmiyetli.
nev:
çeşit, tür.
resmî:
devlet adına olan.
sıhhî heyet:
sağlık kurulu.
şakirt:
talebe, öğrenci.
tağyir:
bozma, ifsat etme.
tarz:
biçim, şekil, suret.
tekzip:
Mahkemeye verilen
itiraz yazısı.
vesvese:
şüphe, kuruntu,
kalbe gelen asılsız kötü ve
sinsi düşünce.
zulmet:
karanlık.
1.
Her türlü kusur ve noksandan uzak olan Allah’ın adıyla.
| 852 | Emirdağ Lâhikası – ıı
1...,842,843,844,845,846,847,848,849,850,851 853,854,855,856,857,858,859,860,861,862,...1032
Powered by FlippingBook