|
|
|
| |
Rice: Başaramazsak Kürtler ayrılır |
ABD’de Demokrat Partinin denetimine geçen Kongrede Irak konusunda bilgi veren Dışişleri Bakanı Condoleezza Rice, Amerika’nın başarısızlığı halinde, Iraklı Kürtlerin dağılmakta olan bu ülkede kalmak istemeyeceğini ve bunun Türkiye ile Kürtler arasında probleme yol açacağını söyledi.
ABD’de Demokrat Parti’nin denetimine geçen Kongrede Irak konusunda ifade veren Dışişleri Bakanı Condoleezza Rice ve Savunma Bakanı Robert Gates, Washington’un Irak’ta başarısızlığa uğraması durumunda meydana gelebilecek bölgesel felaket senaryolarını anlattı. Temsilciler Meclisi Uluslararası İlişkiler Komitesinde konuşan Rice, ABD’nin başarısızlığı halinde, Iraklı Kürtlerin dağılmakta olan bu ülkede kalmak istemeyeceğini ve bunun Türkiye ile Kürtler arasında probleme yol açacağını söyledi.
Rice, ABD Irak’ı işgal ettiğinde, Türkiye ile Iraklı Kürtler, İran ile güney Irak ve Sünniler ile bölgenin geriye kalan bölümü arasındaki dinamikler göz önüne alınarak, Irak’ın toprak bütünlüğünün ve birliğinin korunmasına karar verildiğini anlattı.
Bakan Rice, ABD’nin Irak’ta başarısızlığa uğraması durumunda ise İran’ın bütün bölgede uzun vadeli artan bir nüfuza ulaşacağını ve Irak’ın güneyinde istediğini yapacağını kaydederek, “Burada herkes zaten İran’a ilişkin kaygılanıyor” dedi. Rice, böyle bir durumda bütün Orta Doğu’da Sünnî-Şiî ayrışmasının patlak vereceğini ve bölgesel bir mezhepler arası çatışma çıkabileceğini belirtti. Dışişleri Bakanı Rice, kuzeydeki duruma değinirken de Iraklı Kürtlerin şimdi birleşik bir Irak’ın parçası olarak kalma yönündeki “cesur kararlarını değiştirmek zorunda kalacağını” ve bundan dolayı Türkiye’nin kaygılanacağını söyledi. Rice, “Irak dağılırken, onlar (Kürtler) farklı bir karar vermek zorunda kalacak ve Türkiye ile problem olacak. Oluşturmak istediğiniz Irak bu mu” diye konuştu.
|
|
/ WASHINGTON
13.01.2007
|
|
| |
İyice yalnızlaştı |
İngiliz Guardian gazetesi, Kongre ve Amerikan kamuoyunun açıklanan son plana karşı çıktığını belirterek, “Bush iyice yalnızlaşıyor” diye yazdı. Haberde, “Beyaz Saray’da 6 yıl boyunca büyük bir hareket özgürlüğüne sahip olan Bush, hem Demokratlar, hem de Irak politikasına karşı çıkan Cumhuriyetçi Kongre üyelerinin isyanıyla karşı karşıya. Demokratlar önümüzdeki hafta yeni strateji için Kongre’nin iki kanadında da oylama yaptıracak. Oylamanın sonucu bağlayıcı olmayacak. Ancak sembolik de olsa sonuç Bush’u daha da yalnızlaştıracak” denildi.
İngiliz basınında önceki gün, ABD Başkanı George Bush’un açıkladığı yeni Irak stratejisiyle ilgili yorumlar ve ABD’nin İran’ın Erbil konsolosluğuna yaptığı baskın başlıkları öne çıktı.
Guardian, manşetinde Kongre ve Amerikan kamuoyunun plana karşı çıktığını belirterek, “Bush iyice yalnızlaşıyor” diye yazdı. Haberde, “Beyaz Saray’da 6 yıl boyunca büyük bir hareket özgürlüğüne sahip olan Bush, hem Demokratlar hem de Irak politikasına karşı çıkan Cumhuriyetçi Kongre üyelerinin isyanıyla karşı karşıya. Demokratlar önümüzdeki hafta yeni strateji için Kongre’nin iki kanadında da oylama yaptırıyor. Oylamanın sonucu bağlayıcı olmayacak. Ancak sembolik de olsa sonuç Bush’u daha da yalnızlaştıracak. Demokratlar, Senato’daki oylamada 10 kadar Cumhuriyetçi üyeyi saflarına çekebilecekleri inancında. Bu oylama, Demokratlar’ın hakimiyetini geçtikten sonra Kongre ile Beyaz Saray arasındaki ilk ‘çarpışma’ olacak” denildi.
Aynı gazeteden Jonathan Steele ise Bush’un önceki günkü konuşmasında “Irak’ta yenilgi Amerika için felâket olacak” diyerek, “vatanseverlik” kartını oynadığını ve bu manevrasıyla Demokratlar’ın elini bağladığını belirtti: “Irak bataklığına daha fazla asker gönderme kararı, Kral George’un son çılgınlıklarından biri. Amerikan halkının çoğu birliklerin bir an önce Irak’tan dönmesini istiyor, ancak Bush’un yeni stratejisinden Amerika’nın daha uzun süre burada kalmaya devam edeceği anlaşılıyor. Bu yüzden Beyaz Saray’da aklıselimin yeniden egemen olması için 2009’u, yeni başkanı beklemek gerekiyor. Gerçi şimdiki tablo böyle bir iyimserliğe izin vermiyor. Cumhuriyetçiler’in başkanlık yarışında öne çıkan ismi John McCain, Bush’tan daha şahin. Karmaşık siyasî ve sosyo- ekonomik sorunların askeri yollarla çözülebileceğine inanıyor. Amerikan seçmeninin gözünde vatansever görünmemekten çekinen Demokratlar da sıkışmış durumda. Bush’u engelleyebilecek adımlar atamıyorlar. Irak’ta Amerikan kayıplarının daha da artması ve Irak’ta kaosun daha da içinden çıkılmaz bir hal alması, başkan adaylarının artık bu savaşın bitmesi gerektiğini düşünmeye ikna edebilir”.
|
|
/ LONDRA
13.01.2007
|
|
| |
Sınır ötesi operasyona izin yok |
The Washington Times gazetesi, ABD’nin, PKK terör örgütünün Türkiye’ye karşı oluşturduğu tehdidi tanıdığını ancak Türk ordusunun kuzey Irak’ta PKK’ya sınır ötesi operasyon düzenlemesine karşı çıktığını yazdı.
Gazetenin başyazısında, Türk-Amerikan ilişkilerinde Irak Savaşı’nın başlamasından bu yana PKK meselesinin sıkıntı oluşturduğunu bunun da, ABD’nin Irak’taki politikasının, Türkiye’nin çıkarlarıyla çelişmesinden kaynaklandığı ileri sürüldü. Türkiye’nin AB müzakerelerinin yavaşladığı bir dönemde, Türk-Amerikan ilişkilerindeki bu sıkıntının ABD için iyi olmadığı, bölgenin dostça olmayan İslâmcı bir Ortadoğu’ya dönüşmesi tehlikesine işaret edildi. Washington yönetiminin şu ana kadar bir dizi diplomatik girişimle ‘’gergin bir ip üzerinde’’ yürümeyi başardığı ve Türkiye’ye, PKK meselesini ciddiye aldığını göstermek için ABD Dışişleri Bakanlığı’nın PKK ile mücadelede özel temsilcilik pozisyonunu oluşturduğu anlatıldı. Buna karşın Türk liderlerin, bu makamın etkili olup olamayacağı konusunda şüphelerini ifade ettiği belirtildi ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın, PKK ile mücadelede ilerleme olmamasından duyulan rahatsızlığa ilişkin sözlerine yer verildi. ABD’nin, Irak’ı birleştirme ve istikrar sağlama çabaları dolayısıyla, PKK’ya karşı harekete geçemeyeceği ve ayrıca Iraklı Kürtler’in desteğini tehlikeye sokmaktan kaçındığı da belirtildi. The Washington Times, Türkiye’nin seçim sürecine girdiği bir yılda bu meselenin daha da zorlu bir test olacağını kaydetti.
|
|
/ WASHINGTON
13.01.2007
|
|
| |
Sadr'dan tehdit: Tabutta dönerler |
Irak’taki radikal Şii liderlerinden Mukteda Sadr, ABD Başkanı George Bush’un yeni Irak planının öncekiler gibi sonuç vermeyeceğini söyledi ve takviye Amerikan askerlerinin ülkelerine “tabutlarda dönebileceği” uyarısında bulundu.
AFP’ye demeç veren Sadr’ın sözcüsü Şeyh Abdürrezzak Nedavi, “Bugün Irak’taki sorun, Amerikalıların varlığı. Bunun artırılması, sorunu ancak büyütür” dedi. “Yeni Amerikan stratejisini hoş karşılamıyoruz, Amerikan askerlerine de hoşgeldin diyecek değiliz” diyen sözcü, “Bu, Bush’un ilk planı değil. Hepsi başarısız oldu, bu da öyle olacak” diye konuştu.
Sözcü, “Amerikalıların evlâtlarını Irak’a göndermemekle çok daha iyi yapacağını, aksi halde bu çocukların tabutlar içinde ülkelerine dönme tehlikesiyle karşı karşıya kalacağını” söyledi.
|
|
/ NECEF
13.01.2007
|
|
| |
Sünnî ve Şiî liderler de hedefte |
Üst düzey Amerikalı askerî yetkili, Irak hükümetince kabul edilen yeni bir siyaset uyarınca, Amerikan askerlerinin bundan böyle başşehir Bağdat’taki aşırı uçtaki Şii ve Sünnî liderlerini hedef alabileceğini açıkladı.
Adının gizli tutulmasını isteyen yetkili, Iraklıların şimdiye kadar aşırı uçtaki bazı liderlere getirdiği saldırı kısıtlamasını kaldırmayı kabul ettiklerini belirtti ve ölüm timleri ve mezhepsel milisleri kastederek, “Askeri kapasitelerini engellemenin bir yolu da liderlerine saldırmaktır. Evet, dolayısıyla her iki tarafın liderlerinin hedef alınmasını bekliyorum” dedi.
Iraklıların ayrıca radikal Şii lideri Mukteda Sadr’ın kalesi sayılan Sadr mahallesinde Amerikan operasyonlarına uygulanan kısıtlamayı da kaldırmayı kabul ettiğini belirten yetkili, “Ancak Amerikan kuvvetleri siyasi liderlere saldırmayacak. Hedef alınacak kişiler, Iraklı ortaklarımıza, bazı durumlarda da bize karşı şiddet olaylarına doğrudan karışan kişiler olacak” diye konuştu.
|
|
/ WASHINGTON
13.01.2007
|
|
| |
HRW: İsrail savaş suçu işledi |
İnsan Hakları İzleme Örgütünün (Human Rights Watch) yıllık raporunda, Lübnan’da geçen yaz çatışmaya giren İsrail ve Hizbullah’ın uluslar arası yasaları çiğnedikleri, özellikle İsrail’in binlerce sivilin ölümünden sorumlu olduğu belirtildi.
Raporda, İsrail silahlı kuvvetlerinin Lübnan’daki saldırıları sırasında, savaşanlar ile sivilleri ayırt etmeyerek, sürekli olarak savaş hukukunu ihlal ettiği kaydedildi. İsrail ordusunun, Lübnan’da misket bombaları kullanmasına da değinilen raporda, İsrail’in 2,6 milyonla 4 milyon arası küçük bomba içeren çok sayıda misket bombası kullandığı, bu bombaların geride en az bir milyon patlamamış bomba bıraktığı yolundaki BM’nin hesaplamalarına dikkat çekildi. Raporda, Hizbullah’ın da, İsrail’in kuzeyindeki şehirlere, kasaba ve köylere binlerce roket fırlattığı ve 39 sivilin ölmesine, yüzlercesinin yaralanmasına neden olduğu ifade edildi.
|
|
/ WASHINGTON
13.01.2007
|
|
| |
Olmert dibe vurdu |
İsrail’de yayımlanan Ha’aretz gazetesinin Diyalog adlı kamuoyu kuruluşuna yaptırdığı bir anket, Başbakan Ehud Olmert’in partisi Kadima’nın 9 aylık iktidarında kan kaybettiğini ortaya koydu.
Anket sonuçlarına göre Kadima, bugün seçim yapılsa meclisteki sandalye sayısının üçte ikisine yakınını kaybederek, ancak 12 milletvekili çıkarabilecek. Muhalefetteki Likud ise popülaritesini yükselterek 29 milletvekilliği çıkarabilecek konuma geldi. Son seçimlerde Kadima 29, İşçi Partisi 19, Likud 12 sandalye çıkarmıştı. Ha’aretz-Diyalog kamuoyu yoklamasına göre, 25 Martta yapılan seçimlerde Kadima’ya oy verenlerin bugün sadece beşte biri oylarını aynı partiye vermeyi düşünüyor.
|
|
/ KUDÜS
13.01.2007
|
|
| |
Zebari: Baskın hoş değil |
Irak Dışişleri Bakanı Hoşyar Zebari, Amerikan askerleri tarafından tutuklanan İran temsilciliği çalışanlarının serbest bırakılmasını beklediklerini söyledi.
El Arabiya televizyonuna açıklama yapan Zebari, Erbil’de İran hükümetine ait irtibat bürosunun yıllardır faaliyet gösterdiğini hatırlattı. Zebari, olayı ‘çok rahatsız edici’ sözleriyle değerlendirdi.
Zebari, Amerikan Büyükelçiliği ve ordusuyla İranlıların serbest bırakılması için temaslarını sürdürdüklerini söyledi.
Bu arada Amerikan Ordusu da, yerel Kürt hükümetinin baskını sert bir şekilde eleştirmesinin ardından bir açıklama yayınladı. Tutuklanan 6 kişiden birini serbest bıraktıklarını ifade eden Ordu Sözcülüğü, şüphelilerin sorgulanması ve el konulan belgelerin incelenmesinin ardından, tutuklularla ilgili gerekli kararın verileceğini bildirdi.
ABD YALANLADI
ABD, İran’ın Irak’ın kuzeyindeki Erbil kentindeki konsolosluğunun basıldığını yalanladı. Pentagon sözcüsü Bryan Whitman, hedef alınan binanın İran konsolosluğu olmadığını belirtti. “Konsolosluk binası veya hükümete ait bir bina değildi” diyen sözcü, bu bilgiyi Irak’taki Amerikan güçlerinden aldıklarını söyledi.
|
|
/ BAĞDAT
13.01.2007
|
|
|
|
