Türkiye’nin, Birleşmiş Milletler’in (BM) son açıkladığı, ‘’İklim Değişikliği Raporu’’na göre, 1990-2004 yılları arasında yüzde 72.6 ile karbondioksit gazı salınımında dünyada en hızlı artış kaydeden ülke olduğu bildirildi.
Türkiye Erozyonla Mücadele Ağaçlandırma ve Doğal Varlıkları Koruma Vakfı (TEMA) Kaynak Geliştirme ve Halkla İlişkiler Bölüm Başkanı Yeşim Beyla, yaptığı açıklamada, BM Hükümetlerarası İklim Değişikliği Paneli’nin, 6 yıllık çalışma sonucunda hazırlanan , ‘’İklim Değişikliği Raporu’’nu Şubat ayı başında açıkladığını hatırlattı.
Raporun, küresel ısınmanın son 50 yılda yüzde 90 oranında insan eliyle yaratıldığını ve bu durumun daha asırlarca süreceğini bilimsel olarak ortaya koyduğunu ifade eden Beyla, rapora göre Türkiye’nin 1990-2004 yılları arasında yüzde 72.6 ile karbondioksit gazı salınımında dünyada en hızlı artış kaydeden ülke olduğunun belirlendiğini vurguladı.
Beyla, Türkiye’nin, yıllık 294 milyon tonluk karbondioksit salınımıyla, ABD (5.5 milyar ton), Rusya (2.8 milyar ton) ve Japonya’nın (1.3 milyar ton) ilk 3 sırayı oluşturduğu dünyada; en fazla karbondioksit gazı salan ülkeler arasında 13. sırada yer aldığını bildirdi.
‘’Hızlı ve çevreyi dikkate almadan sanayileşme’’nin, atmosfere salınan gaz miktarındaki artışın en önemli etkenlerinden biri olduğunu anlatan Beyla, enerji ihtiyacının hiç dikkat edilmeden fosil yakıtlarla karşılanmasının da karbondioksit artışında payı olduğunu kaydetti.
ENERJİDE DEVRİM YAPMANIN ZAMANI
Türkiye’nin bu duruma gelmesinin son derece düşündürücü olduğunu belirten Beyla, enerji üretimi ve tüketiminde kullanılan fosil yakıtların sera etkisi yaratarak, çevre kirliliğine ve iklim değişikliğine sebep olduğuna değindi. Beyla, şöyle konuştu: ’’Bu da enerji sorununu gün geçtikçe artırıyor. Enerji verimliliği ve başta güneş olmak üzere bir an önce yenilenebilir kaynaklara ağırlık veren, fosil yakıtlara bağımlılığı azaltan enerji stratejisi geliştirmemiz gerekli. Artık enerjide devrim yapmanın, enerji verimliliği ve yenilenebilir kaynaklara yeni yatırımlar yapmanın zamanı geldi, hatta geçiyor. Sorumluluğumuz çok büyük, çünkü alacağımız karar hem bizi hem de bizden sonraki tüm nesilleri etkileyecek.’’
Yeşim Beyla, küresel ısınmayı önlemek için en önemli çalışmalardan birinin ağaçlandırma olduğunu, bu nedenle ormanların korunması ve daha fazla ağaç dikilmesi gerektiğini dile getirdi.
|