Bir takım 3.dakikada gol atıp, son dakikada gol yiyip yeniliyorsa, ortadaki sorun çok derinlerde demektir. Bu sorun, yönetimi de, hocayı da, Trabzonspor'u da aşıyor. Artık, sular yükseldi, Trabzonspor yüzecek durumda değil. Daha doğrusu boğuldu boğulacak.
Gençlerbirliği Oftaş maçı gösterdi ki, Albayrak yönetiminin transfer ettiği oyuncuların tamamına yakını Trabzonspor'un oyuncusu değil(miş). Ersun Yanal'a sadece oyuncu değişikliklerinde kusur bulduk diyelim ya gerisi.Bu oyuncuları Yanal'ın ve Trabzonspor'un başına bela edenlere ne diyeceğiz? Bir takımda hocanın ve oyuncuların sonuçlara katkısı tartışılırken, Trabzonspor'a en fazla tesiri yönetimden geliyor.
Türkiye liglerinin en sıradan futbolcularını en büyük kulübüne kazandırdınız.
Avrupa'nın büyük kulüplerinde oynayabilecek oyuncuları elinizden yüksek bonservis bedelleriyle çıkarmanıza rağmen, tarihinin en borçlu Trabzospor'u ile bizi karşı karşıya bıraktınız.
Bir dünya yıldızı ve bir stad maketiyle koca Trabzonspor'u iki sene oyaladınız. Yirmi oyuncu, üç hoca, on beş yardımcı hoca, iki doktor transfer edip yine de işleri yoluna koyamadınız. Çok kötü takım kurduğunuz kalmadığı gibi çok kötü yönetim oluşturup Trabzonspor'u adeta kağıt üzerinde temsil ettiniz.
Seçim zamanı geldi ama havanız gelmedi seçimi yapmadınız. Havanız seçim havasında değildi çünkü. İlk kez sizin döneminizde futbolcular Trabzonspor'dan kaçma gitti. Trabzonspor'u soranlara, 'Aman aman sakın gitmeyin' dediler, bizim prestijimizle oynadılar.
Artık yönetim kurulunun bu takım üzerinde sadece seyircidir. Tıpkı şeref tribününde oturdukları gibi.. Son iki senede çok şey gördü bu camia. Şok yenilgileri, kaçan futbolcuları, üç değişik hocayı, yönetim yetersizliklerini..
Bir tek sizin gidişinizi görmedi.. Bir tek..
|