Click Here!
      "Gerçekten" haber verir 23 Mart 2008

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

Haberler

 

İşgalinin 5. yılında ABD’yi protesto

Mazlum-Der Ankara Şubesi üyesi bir grup, ABD’nin Ankara Büyükelçiliği önünde protesto eylemi yaptı. Grup, Irak’ın işgalinin 5. yılı sebebiyle ABD’nin Ankara Büyükelçiği önünde toplandı.

Gruptan 3 kişi, ABD’nin Guantanamo üssündeki tutsakları sembolize eden turuncu kıyafetler giyip, başlarına çuval geçirip, ellerine kelepçe taktılar ve ‘’su ile boğma’’ adını verdikleri ‘’işkence yöntemini’’ canlandırdılar.

Gösterinin ardından basın açıklamasını okuyan Mazlumder Genel Başkanı Ömer Faruk Gergerlioğlu, Irak’ta bir milyondan fazla insanın öldüğünü ve 3 milyon insanında göç etmek zorunda kaldığını belirtti. Ortalama her gün Irak’ta 100 kişinin bombalı saldırılarda hayatını kaybettiğini ifade eden Gergerlioğlu, ‘’ABD’nin İran’a saldırı planları yaptığını’’ söyledi. Gergerlioğlu, Irak işgalinin beşinci yılında ABD’yi eleştirerek “İnsanlığın vicdanını sızlatacak binlerce vukuatın sahipleri olan ABD yetkililerinin uluslararası hukuka göre bir an evvel yargılanmalarını istiyoruz” dedi.

Yoğun güvenlik önlemleri altında yapılan basın açıklamasının ardından grup olaysız dağıldı.

Cemil Yüzer / ANKARA

23.03.2008


 

Meşrutiyetten cumhuriyete,cumhuriyetten demokrasiye

Onun, demokratikleşme sürecimizin birbirini takip edip tamamlayan aşamaları niteliğindeki meşrutiyet, cumhuriyet ve demokrasi kavramlarına dinî delillerle sahip çıkan izahları, bugünlere de, yarınlara da ışık tutup yol gösteriyor.

TARİHİ BİR TESBİT: "ESKİ HAL MUHAL,

YENİ HAL , YA İZMİHLÂL..."

O, Osmanlının çöküşe gittiği süreçte eski sistemle bir yere varılamayacağını “Eski hal muhal, ya yeni hal, ya izmihlâl” diye ifade ederken devletin artık tek şahıs iradesiyle değil, Meclis sistemiyle yönetilebileceğine dikkat çekmişti.

GEÇEN YÜZYILIN BAŞINDAN BERİ

ANLAŞILMAYI BEKLEYEN MESAJLAR

Adalete, hukuka, hürriyete, meşverete, kamuoyununa vurgu yapan; bizi bir arada tutan değerlerin tahrip edilmemesi uyarısında bulunan; dinle bilimin kucaklaştığı bir eğitim seferberliğini talep eden mesajları, hâlâ anlaşılmayı bekliyor.

23.03.2008


 

Mustafa Sungur: Allah gayretimizi arttırsın, istikamette muhafaza etsin

Üstad ve Risâle-i Nur dinlenseydi, Üstadın teklifi hayata geçirilebilseydi, bugün Güneydoğu’daki sıkıntılar yaşanmazdı. Cenâb-ı Hak imanımızı, gayretimizi, cesaretimizi arttırsın, istikamet üzere muhafaza etsin!

Kimin aklına gelirdi; Üstad Barla’ya sürülecek, orada Risâle-i Nur’u telif edecek, ne mahkemeler, ne sıkıntılar yaşayacak da,

sonra Risâle-i Nur Anadolu’ya yayılacak ve bütün dünya onu okuyacak, onu konuşacak. Elhamdülillah. Bu manzaralar, Nurun bayramıdır bir nev’î.

RÖPORTAJ BÖLÜMÜNÜ TIKLAYIN

İsmail TEZER

23.03.2008


 

Abdullah Yeğin: İttihad-ı İslâm için, önce kalplerimiz ittihad etmeli

Eğer biz Risâle-i Nur’u hazmeder, nefsimizin tesiri altında kalmaz, birlik ve beraberlik içerisinde bir vücudun azaları gibi İhlâs ve Uhuvvet risâlelerini esas yaparsak, inşaallah kısa bir zamanda dünyanın rengi değişecektir.

Bütün Müslüman kardeşlerimizden Hutbe-i Şamiye’yi tekrar okumalarını, Üstadımızın şahıslara değil, delile, bürhana tabi olduğunu bilerek, Risâle-i Nur’u program yaparak çalışmalarını istiyoruz. Cehalet bizim en büyük düşmanımız. Tarafgirlik, particilik de bize zarar veriyor. Bir hakikati beraberce okuyup anladıktan ve ona karar verdikten sonra, elbette ki, münakaşayla teferruat üzerinde durup birbirimize soğuk bakmak, akıl kârı değildir. İnşallah İhlâs düsturlarını esas gaye yaparız. Rahmetiyle, keremiyle Cenâb-ı Hak bizi istihdam eder. Hizmet-i imaniye yine inşallah büyük fütuhata vesile olur.

RÖPORTAJ BÖLÜMÜNÜ TIKLAYIN

İsmail TEZER

23.03.2008


 

Mehmet Fırıncı: Bediüzzaman Said Nursî 100 sene sonra yeni yeni anlaşılıyor

"Bazılarının daha yeni yeni anlamaya başladığını; Üstad tâ o zamanlar Medreset'ül Zehrâ ile ortaya koymuş. Türkiye, şu anda bu noktaya gelmeye başladı. Yüz sene sonra tabiî."

Üstadın projeleri çeşitli vesilelerle tahakkuk ediyor. Dernek insanlığın fıtrî ihtiyacıymış ki, devletler, idareler bunu yapmaya mecbur oluyor.

Üstad, "Bizim düşmanımız zehalet, zaruret, ihtilâftır. Bu üç düşmana karşı san'at, marifet ve ittifak silâhıyla cihad edeceğiz" diyor.

RÖPORTAJ BÖLÜMÜNÜ TIKLAYIN

İsmail TEZER

23.03.2008


 

Ian Markham: Hıristiyanlar Said Nursî’den ne öğrenebilir?

Nursî açıkça laik devlet düzeni altında kusursuz ve mükemmel bir şekilde Müslüman olunabileceğini görmüştür.. İlginç bir şekilde Nursî, gün gelip de insanların Kur’ân’ın eşsiz güzelliğini anlayacağı ve devlet yapısının kendiliğinden Kur’ân hakikatlerine dönüş yapacağı konusunda Allah’a güven duymaktadır. Fakat o güne kadar, asıl vazife imanlı birer Müslüman olmaktır.

Onun problemler karşısındaki yapıcı tutum ve fedakârlığına da her zaman hayranlık duymuşumdur. Onun hakkında incelemelerim sonunda şunun farkına vardım ki; Nursî inanca bağlılık ile değişim arasında muhteşem bir denge kurmuştur. Hıristiyanlar Risâle-i Nur’da bulunan derin hakikatleri detaylıca incelemeli.

GÖRÜŞ BÖLÜMÜNÜ TIKLAYIN

Tercüme: Umut YAVUZ

23.03.2008


 

“Barla Bediüzzaman için ders kürsüsüydü”

Araştırmacı-Yazar Rahmi Erdem, "Ruhundaki himmet ve hamiyet duygusunun sönmesi için Barla'ya gönderildi. Bunlara rağmen 106 parça eser Barla'da yazıldı" dedi.

ARAŞTIRMACI Yazar Rahmi Erdem, Barla’nın Bediüzzaman Said Nursî için ders kürsüsü olduğunu belirterek, “Ruhundaki himmet ve hamiyet duygusunun sönmesi için Barla’ya gönderildi. Bunlara rağmen 106 parça eser Barla’da yazıldı” dedi.

Eğitim-Bir-Sen Kahramanmaraş Şubesi ve Aydınlar Ocağı tarafından Yazar Rahmi Erdem’in konuşmacı olarak katıldığı “Bediüzzaman’dan Sosyal Hayat Reçeteleri” konulu konferans düzenlendi. Yimpaş Otel’de gerçekleştirilen konferansa vatandaşlar yoğun ilgi gösterirken salonu hınca hınç doldurdular.

Araştırmacı-Yazar Rahmi Erdem konferansta öncelikle değerlerin hor görüldüğü bir zamanda Bediüzzaman Said Nursî Hazretlerinin bir devre damgasını vurduğunu anlattı. 80 yıllık cumhuriyet döneminin 40 yılının sıkıyönetim altında geçtiğini hatırlatan Rahmi Erdem, bu mahrumiyet içerisinde manevi gıda alınmadığı takdirde tehlikeli olunabileceğine, iman dersi verilmezse insanlar için böyle olumsuz bir durumun ortaya çıkabileceğini vurguladı.

Konuşmasında Bediüzzaman’ın hayatından kesitler sunan Erdem, zorlu geçen cihan harbi dönemlerine de vurgu yaptı.

Risâle-i Nur’lar’a da değinen Erdem, Bediüzzaman sayesinde 5 bin 450 sayfalık külliyatın 23 senede vücut bulduğunu, bunun zor şartlarda gerçekleştirildiğini belirtti.

Bediüzzaman Said Nursî Hazretlerinin zorlu dönemin ardından ruhundaki himmet ve hamiyet duygusunun sönmesi için Barla’ya gönderildiğini ifade eden Erdem, bütün bu yapılanlara rağmen 106 parça eserin Barla’da yazıldığını vurguladı.

Barla’nın Bediüzzaman için ders kürsüsü olduğunun altını çizen yazar Rahmi Erdem 1926 yılında köyde kütüphanenin bile bulunmadığına ve dünyayla bağlantının sözkonusu olmadığına dikkat çekti.

Bediüzzaman’ın ülkeyi bırakmadığını ve başka yere göç etmediğini söyleyen yazar Erdem, “Bu milletin asaletine inanmış, ümidini kesmemiş ve ülkede kalmış. İsteseydi bir İslâm Üniversitesine rektör olabilirdi. Bediüzzaman manevi bir misyonun sahibidir” diye konuştu. Kahramanmaraş

23.03.2008


 

RisaleForum.Com sitesinden vefat yıldönümünde Bediüzzaman için 100 hatim

27 Haziran 2006 tarihinde kurulan ve Risâle-i Nur eksenli yayın ve faaliyetler düzenleyen RisaleForum.com sitesi, Bediüzzaman Said Nursî Hazretlerinin vefat yıldönümü için, üyelerine dönük olarak bir hatim kampanyası gerçekleştirdi.

Kampanya kapsamında 100 hatim tamamlanırken, kısa bir süre içerisinde hatimlerin tamamlanması, site üyeleri tarafından insanların Bediüzzaman’a olan teveccüh, hürmet ve özleminden kaynaklandığı şeklinde yorumlandı.

Ayrıca Bediüzzaman’ın talebeliğini gerçekleştirmiş olan Nevşehirli Hasan Okur Ağabey tamamlanan 100 hatmin duâsını üstlenirken, düzenlenen bu hatim için site üye ve görevlilerine de tebrik ve teşekkürlerini iletti. Site görevlileri de bu tip faaliyetlerin devamlı süreceğini belirterek, bir an önce Kutlu Doğum Haftası için hatim kampanyaları başlatacaklarını belirttiler.

Yeni Asya / İSTANBUL

23.03.2008


 

Demokrasi ile İslâmiyet arasında çelişki yok

Türkiye ziyareti kapsamında İstanbul gelen Afganistan Dışişleri Bakanı Dr. Rengin Dadfar Spanta, İslam’ın Türkiye’deki yaşanışının kendileri için bir örnek olduğunu belirterek, ‘’Biz dünyaya bir şey göstermeliyiz, biz Müslüman olarak demokratik düzeni hak etmişiz. Demokrasi ile İslamiyet arasında bir çelişki yoktur’’ dedi.

Spanta, Taliban’ın dünyaya empoze ettiği İslam imajının, Afganistan’ın İslam anlayışı olmadığını, bu durumun bir avuç terörist grubun İslam’dan faydalanması, onu politikaya alet etmesi olduğunu söyledi. Böyle bir anlayışa kesinlikle karşı olduklarını ifade eden Spanta, kendilerinin İslam anlayışının ‘’hoşgörülü ve çoğulcu’’ bir anlayış olduğunu bildirdi.

/ İSTANBUL

23.03.2008


 

Demokrasiyi korumak için Bediüzzaman’a ihtiyaç var

Sağlık-İş Başkanı Mustafa Başoğlu, demokrasimizin daha çok olgunlaşması, gelişmesi ve saldırılara karşı kendisini koruyabilmesi için Bediüzzaman Said Nursî gibi yürekli ve her şart altında demokrasiyi savunacak sivil toplum liderlerine ihtiyaç olduğunu belirtti.

Örfî İdare Mahkemesi’nde demokrasiyi savunma yürekliliğini gösteren ve her şart altında demokrasi ve insan haklarından vazgeçmeyen zamanın en büyük âlimi Said Nursî gibi düşünenlere, bugün her zamankinden daha çok ihtiyaç olduğunun altını çizen Başoğlu şunları kaydetti:

“‘Ekmeksiz yaşarım, hürriyetsiz yaşayamam’ diyen Bediüzzaman Hazretlerinin bu atasözü haline gelmiş sözünü, demokrasiye inanan herkesin gönlüne ve kalbine yerleştirmesi gerekir. O günün şartlarında ömrünün yarısını İslâma hizmet uğrunda hapiste geçiren Bediüzzaman Hazretlerinin dün söyledikleri, bugünün ışığını oluşturmaktadır. Hâlâ bazı kişi ve çevrelerin İslâma ve dolayısıyla insana hizmet eden Bediüzzaman gibi büyük âlimlere sataşmalarını ve onları eleştirerek kötüleme kampanyası yürütmelerini hayretle karşılıyorum.

Günümüzde Bediüzzaman gibi düşünürlere ve âlimlere ihtiyaç vardır. Herşeye rağmen onları rehber alan Türk milleti demokrasiyi ve Cumhuriyeti yaşatacak ve bu bayrağı daima dik tutacaktır.”

Yeni Asya / İSTANBUL

23.03.2008


 

Olayları alt-üst kimlik belirliyor

Yazar ve öğretim görevlisi Prof. Dr. Baskın Oran, Türkiye’de ve dünyadaki esas olayların alt kimlik ile üst kimlik arasındaki uyum veya çatışmayla belirlendiğini söyledi.

Oran, Eskişehir Adımlar Kitabevi’nde düzenlenen ‘’Türkiye’de Kimlikler ve Kimlik Çatışması’’ konulu panelde, kimliklerin birkaç sınıfta sınıflandırıldığını, kişilerin, bireysel, grupsal, objektif ve sübjektif kimlik olarak görülebileceğini ifade etti.

Oran, sözlerini şöyle sürdürdü:

‘’Objektif dinsel kimliği değiştirmemiz mümkündür. Müslüman, Hristiyan, Hristiyan da Müslüman olabilir. Etnik kimliği değiştirmek mümkün değildir. Süjektif kimlik kişinin seçtiği kimlik olduğu için önemlidir. Alt kimlik kişinin doğduğunda içinde bulunduğu kimliktir. Üst kimlik de devletin bütünleşmeyi sağlamak için kişiye empoze ettiği kimliktir. Türkiye’de ve dünyada esas olaylar alt kimlik ile üst kimlik arasındaki uyum veya çatışmayla belirleniyor.’’

Oran, bireyin, devletin kendisine sunduğu üst kimliği kabul etmesi durumunda devletin bireyi memnuniyetle karşıladığını, bireyin üst kimliği reddetmesi durumunda devletin sert tepki gösterebileceğini ifade eden Prof. Oran, şöyle konuştu:

‘’Bunun sonucunda travma yaşanır. Birey üst kimliği kabul edip alt kimliğinin tanınmasında ısrarcı olursa devlet, alt kimliğe saygı gösterirse uyum yaşanır. Devlet asimilasyonda ısrar ederse çatışma yaşanır. 2007’de Hrant Dink öldürüldü. Vatandaşlar sokağa dökülüp ‘Hepimiz Hrant’ız, hepimiz Ermeni’yiz’ diye bağırdı. Daha sonra stadyumlarda ‘Hepimiz Samast’ız’ diye bezler açıldı. Marmara depremi olduğunda Atina’da Yunanlılar da ‘Hepimiz Türk’üz’ diye yürüdü. Kafamız çok karışık.’’

23.03.2008


 

Mahkemeden gözaltılara itiraza red

Cumhuriyet Gazetesi İmtiyaz Sahibi İlhan Selçuk’un Ergenekon soruşturması çerçevesinde gözaltına alınmasına yapılan itiraz reddedildi. İlhan Selçuk’un avukatlarının, gözaltına alma işleminin yasaya ve usule aykırı olduğu gerekçesiyle yaptığı itiraz, İstanbul Nöbetçi 11. Ağır Ceza Mahkemesince değerlendirildi. Mahkeme, itirazın reddine karar verdi.

Doğu Perinçek, Kemal Alemdaroğlu ve İbrahim Benli’nin avukatlarının da gözaltı işlemine itiraz ettiği, ancak aynı mahkemece bu itirazların da reddedildiği öğrenildi.

Öte yandan soruşturma kapsamında gözaltına alınan Aydınlık Dergisi Genel Yayın Yönetmeni Serhan Bolluk, sağlık kontrolünden geçirildi. Vatan Caddesindeki İstanbul Emniyet Müdürlüğünde sorgusu yapılan Bolluk, polis aracıyla Cerrahpaşa’daki Adli Tıp Kurumuna getirilerek, sağlık kontrolünden geçirildi. Serhan Bolluk, daha sonra tekrar emniyete götürüldü.

Bu arada, ‘’Kocaeli Çetesi’’ olarak bilinen organize suç örgütünün elebaşı Hadi Özcan’ın, ‘’Ergenekon Soruşturması’’ kapsamında tutuklu bulunduğu Kandıra F Tipi Cezaevinden jandarma nezaretinde Beşiktaş’taki İstanbul Adliyesine getirilerek, Cumhuriyet savcıları Zekeriya Öz ve Mehmet Ali Pekgüzel tarafından ifadesi alındı.

Özcan, daha sonra Kandıra F Tipi Cezaevine gönderildi. Hadi Özcan’ın, ‘’şüpheli’’ sıfatıyla ifadesine başvurulduğu öğrenildi.

İlhan Selçuk neden gözaltına alındı

Cumhuriyet Gazetesi Başyazarı ve İmtiyaz Sahibi İlhan Selçuk’un gözaltına alınma gerekçesinin “Örgüte üye olmaksızın örgütün amaçlarını bilerek örgüt adına vazife yüklenmek” olduğu belirtildi. Star TV ana haber bülteninde verilen son dakika haberinde, Cumhuriyet Savcısı Zekeriya Öz’ün İlhan Selçuk hakkında düzenlediği gözaltı emrinin gerekçesinin, “Örgüte üye olmaksızın örgütün amaçlarını bilerek örgüt adına vazife yüklenmek” olduğu bildirildi.

/ İSTANBUL

23.03.2008


 

Ankara’da barajlar doldu

Ankara'ya son 24 saatte yağan yağmur barajlardaki doluluk oranını arttırdı. Bu süre içinde yağan yağışlar neticesinde şehri besleyen barajlara toplam 16 milyon 462 bin 500 metreküp su geldi.

Ankara Büyükşehir Belediyesi ASKİ Genel Müdürlüğü’nden verilen bilgiye göre, Başşehiri besleyen Çubuk ll, Bayındır, Çamlıdere, Kurtboğazı, Kavşakkaya, Eğrekkaya ve Akyar barajlarında bir gün içerisinde yağan yağmurlar sonucu toplam 16 milyon 462 bin 500 metreküp su birikti. Bu suyun 814 bin 500 metreküpü aynı gün şehre verildi. Bunun sonucuna göre, barajlarda bir günde biriken su miktarı 15 milyon 648 bin metreküp oldu. Son yağışlardan sonra barajlardaki toplam su miktarı da 188 milyon 129 bin metreküpe ulaştı.

/ ANKARA

23.03.2008


 

Unkapanı Köprüsü trafiğe kapatılacak

Unkapanı Köprüsü, bakım çalışması sebebiyle 24 Mart’ı 25 Mart’a bağlayan gece 4 saat süreyle araç ve yaya trafiğine kapatılacak.

İstanbul Büyükşehir Belediyesinden yapılan yazılı açıklamada, köprünün, birleşme derzlerinde meydana gelen arızanın giderilebilmesi için onarım çalışması yapılacağı belirtildi. Bu sebeple köprünün, 24 Mart’ı, 25 Mart’a bağlayan gece 00.30-04.30 saatleri arasında araç ve yaya trafiğine kapatılacağı kaydedilen açıklamada, uygulamanın, 26 Mart’ı 27 Mart’a bağlayan gece aynı saatlerde tekrarlanacağı duyuruldu.

/ İSTANBUL

23.03.2008


 

Nevruz gerginliği

Van, Mersin ve Hakkari’de, Nevruz’u bahane ederek izinsiz gösteri yapmak isteyen gruplara polis müdahale etti, 2’si polis 5 kişi yaralanırken çok sayıda kişi gözaltına alındı.

Nevruz Bayramı’nı bahane ederek DTP Van İl Başkanlığı önünde toplanan ve aralarında DTP Van milletvekilleri Özdal Üçer ile Fatma Kurtulan’ın da bulunduğu kalabalık, şarkılar eşliğinde halay çekip, terör örgütü PKK ve elebaşı lehine slogan attı. Emniyet Müdürlüğü ekiplerinin güvenlik barikatlarını kaldırmasını isteyen DTP’li yöneticiler ile milletvekili Üçer ve Emniyet Müdürlüğü yetkilileri bir süre görüştü.

Görüşmeler sırasında kalabalıktan 1 kişinin polise taş atması üzerine Emniyet Müdürlüğü ekipleri gruba müdahale etti. Taş atanları biber gazı kullanarak dağıtan polis ile göstericiler arasında çıkan arbedede 2’si polis 5 kişi yaralanırken, çok sayıda gösterici de gözaltına alındı.

Emniyet Müdürü Mehmet Salih Kesmez, yaptığı açıklamada, ara sokaklara dağılan göstericilerin, barikat kurup, ateş yakarak eylemlerine devam ettiğini, bu sebeple de gözaltı sayısı konusunda net bir rakam veremediğini söyledi.

Mersin’de ise Nevruz’u bahane ederek izinsiz gösteri yapmak isteyen gruplara polis müdahale etti. Şevket Sümer Mahallesi’nde lastik yakarak, terör örgütü lehine slogan atan gruplar, çevredeki ev ve iş yerlerine zarar verirken, polise de taş attı. Yola çöp konteynerleri ile barikat kuran grubu polis, panzerlerle biber gazı sıkarak dağıtmaya çalıştı. Müdahale sırasında göstericilerden 10’u gözaltına alındı.

Bu arada, korsan gösteri yapan grupların, yolu trafiğe kapatmak amacıyla çöp konteynerleri ile yaptıkları barikat, kazaya sebep oldu. Kazada, 2 kişi yaralandı.

Hakkâri’de de Altay Caddesi üzerindeki DTP binası önünde ve Bulvar Caddesi’nde toplanan iki grup, ateş yakarak, yola barikat kurdu. Terör örgütü lehine slogan atan gruba, polis müdahale etti. Havaya uyarı ateşi açan ve gaz bombası kullanan güvenlik güçlerine, göstericiler taşla karşılık verdi. Ara sokaklara dağılırken çok sayıda iş yerinin camını kıran göstericilerin eylemlerine devam etti. Olaylarda bazı göstericilerin gözaltına alındığı bildirildi.

/ Van / Mersin / Hakkâri

23.03.2008


 

Beldeler resmen köy oldu

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, aralarında nüfusu 2 binin altına düşen 862 belde belediyesi ile 283 ilk kademe belediyesinin tüzel kişiliğinin kaldırılması ve 43 yeni ilçe kurulmasını öngören kanunla, yurt dışında yaşayan Türk vatandaşlarının, gümrük kapıları dışında; mektupla, elektronik ortamda veya yaşadıkları ülkelerde oy kullanabilmesine imkan tanıyan kanunun da bulunduğu 4 kanunu onayladı.

umhurbaşkanı Gül’ün onayladığı 5747 sayılı, ‘’Büyükşehir Belediyesi Sınırları İçerisinde İlçe Kurulması ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun’’, 5748 sayılı ‘’Sağlık Hizmetleri Temel Kanununda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun’’, 5749 sayılı ‘’Seçimlerin Temel Hükümleri ve Seçmen Kütükleri Hakkında Kanunda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’’ ve 5750 sayılı ‘’Expo 2015 İzmir Yönlendirme Kurulunun Tüzel Kişilik Kazanması, Gelir ve Harcamaları ile Denetimi ve Tasfiyesi Hakkında Kanun’’ yayımlanmak üzere Başbakanlığa gönderildi.

/ ANKARA

23.03.2008


 

Diyarbakır’da gece eğitimi yapılacak

Diyarbakır Valisi Hüseyin Avni Mutlu, okulların gece de eğitime açılmasını teklif etti. Diyarbakır Valisi Mutlu, ‘’Türkiye Okuyor Kampanyası’’ kapsamında, Diyarbakır’da tesbit edilen 40 bin kişinin okur yazar olmasının hedeflendiği bildirildi.

Mevcut kamu binalarının, özellikle okulların tam gün kullanabilecek şekilde programlanması gerektiğini belirten Mutlu, gelişmiş ülkelerde eğitim kurumlarının çok uzun süre hizmete açık kaldığını; gece eğitimlerinin başta ABD olmak üzere, batı ülkelerinde yaygın olduğunu söyledi. Mevcut kapasitenin çok daha yaygın kullanılması gerektiğini belirten Mutlu, ‘’Sabah ve öğlen eğitim uygulamalarımız var. Akşam okulların boş bırakılmaması, geceleri de bu okulların yaygın eğitim için kullanılması gerekir. Bu okullar boş durmayacak. Okuma yazma bilmeyen vatandaşlar bu okullarımızda eğitim alacaklar’’ dedi.

Mutlu, Diyarbakır’da okuma yazma bilmeyen vatandaşları tesbit etmek amacıyla anket hazırladıklarını belirterek, şöyle dedi: ‘’Okullarda öğrencilerimize yönelik gerçekleştirdiğimiz anket çalışmasında ailelerindeki okumaz yazmazların sayısını istedik. Bu anket neticesinde Diyarbakır’da 40 bin okumaz yazmaz vatandaşımızın olduğunu belirledik. Okuma yazma kurslarımızda geçmiş yıllara oranla ciddi artış var. 16 bin kursiyerimizi okuma yazma kurslarımızda eğitiyoruz. Önümüzdeki süreçte de hedeflemiş olduğumuz rakam, şehir merkezinde okumaz yazmaz olarak tespit ettiğimiz 40 bin vatandaşımızın tamamını okur yazar hale getirmektir. Bu hedefe ulaşabilmek için gerekirse bu kurslarımızı geceleri de sürdüreceğiz. Okullar sadece gündüz kullanılacak bir mekân değil, mümkünse gece yarısına kadar kullanılacak mekân olmalı. Türkiye eğitim problemini çözebilmek için elindeki fiziki donamını en üst seviyeye kadar çekmelidir.”

/ DİYARBAKIR

23.03.2008


 

"Uzman komandoluğa" rekor sayıda başvuru

Kara Kara Kuvvetleri Komutanlığı’na ‘’piyade komando uzman erbaş’’ olmak için 25 bin 84 kişi başvurdu. Türk Kara Kuvvetleri, geçen yıl istihdam ettiği bin 540 piyade komando uzman erbaşın ardından bu yıl da 3 bin 18 uzman erbaş alacak.

Komutanlığın Ocak ayında yaptığı duyurunun ardından, 25 bin 84 kişi uzman komando olmak için başvuruda bulundu. Komando adayları, ‘’www.kkk.tsk.mil.tr’’ internet adresinden tebliğ niteliğinde yayınlanan sınav merkezlerinde 30 Mart Pazar günü yazılı sınava alınacak. Yazılı sınavdan 70 ve daha yukarı puan alan adaylar, ikinci aşama sınavlarına girmeye hak kazanacak.

/ ANKARA

23.03.2008


 

İstanbul’da 7 gün elektrik kesintisi yapılacak

Bayrampaşave Bakırköy işletme müdürlüklerince yapılacak çalışmalar sebebiyle 23-30 Mart tarihleri arasında bazı semtlerde elektrik kesintisi uygulanacak.

Boğaziçi Elektrik Dağıtım A.Ş’den yapılan yazılı açıklamaya göre, kesinti programı şöyle: Bayrampaşa İşletme Müdürlüğü bölgesinde, 23 Mart’ta 08.00-16.00 saatleri arasında; Terazidere Mahallesi Sema Sokak, Hakan Sokak ve Güneş Caddesinin bir kısmı. Bakırköy İşletme Müdürlüğü bölgesinde, Zeytinburnu ilçesinde ve 08.00-18.00 saatleri arasında olmak üzere, 24 Mart’ta; Tercüman Bloklarının bir kısmı, Merkezefendi Kiptaş Evleri Şantiye ve civarı ile trafik sinyalizasyon, 25 Mart’ta; Cinoğlu Çıkmazı, Deniz Feneri Derneği, Kıvılcım Anaokulu, 26 Mart’ta; 10. Yıl Caddesi Shell Benzin İstasyonu ve Bizim Market ile trafik sinyalizasyon, 27 Mart’ta; 10. Yıl Caddesi Tabsan ile trafik sinyalizasyon; 28 Mart’ta; Merkezefendi Caddesi ve civarı, Merkezefendi Türbesi ile trafik sinyalizasyon.

/ İSTANBUL

23.03.2008

 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri

 

Bütün haberler


 Son Dakika Haberleri