08 Haziran 2010 ASYA'NIN BAHTININ MİFTAHI , MEŞVERET VE ŞÛRÂDIR İletişim Künye Abonelik Reklam Bugünkü YeniAsya!

Eski tarihli sayılar

Günün Karikatürü
Gün Gün Tarih
Dergilerimiz

Kültür-Sanat

 

Öğrenciler yaprak istedi

ÇEVRE ve Kültür Kuruluşları Dayanışma Derneği (ÇEKÜD) bu yıl üçüncüsünü düzenlediği “Yaprak İstiyoruz” konulu çevre yarışmasının final töreni yapıldı.

İstanbul’daki ilk ve ortaöğretim öğrencilerinin katıldığı ödül töreni, Fatih Ali Emiri Efendi Kültür Merkezi’nde gerçekleştirildi. ÇEKÜD Yönetim Kurulu Başkanı Süleyman Yorulmaz törende bir konuşma yaptı. Yorulmaz, yarışmaya katılan eserlerin sahipleri ile bir arada olmaktan büyük mutluluk ve heyecan duyduğunu, çevre yarışmasında gelen eserlerin güzelliği, resim fotoğraf ve hikâyelerin seviyesi gerçekten gurur verici olduğunu söyledi. Süleyman Yorulmaz “Neden yaprak istiyoruz? Yaprak; yeşilin simgesi, baharın müjdecisi, ağaçların örtüsü, yakıcı günesin perdesi, küresel ısınmanın freni, çorak toprağın bereketi, yağmurun hasretlisi, kuşların arkadaşı, geleceğimizin yatırımı, medeniyetin ölçüsüdür. Çocuklarımıza bırakabileceğimiz en güzel mirastır. Çocuklarımıza yapraksız bir dünya bırakmak istemiyoruz.” dedi. İstanbul genelinde ilk ve ortaöğretim öğrencilerinin katıldığı yarışmada; resim hikâye ve fotoğraf dallarında, farklı okullardan 121 öğrencinin eserleri tek tek gösterilerek, salonda isimleri okundu. Ardından Erdil Koleji çocuk korosu, katılımcılara coşkulu şarkılar dinletti. Tören sonunda sunucu Yekta Tok, dereceye girenleri açıkladı. Yarışmada birinciye laptop ikinciye bisiklet, üçüncüye ise kol saati hediye edildi. İ

Elif Nur Kurtoğlu

08.06.2010


 

O karikatür üzerine

Bir karikatürün çok anlamlar taşıdığını hatta bir kitap kadar bazen mesaj verdiğini hep duyardım.

Gerçekten de usta karikatüristimiz İbrahim Özdabak’ın çizgileri bu düşüncelere her zaman anlam kazandırmıştır. Çizerimizin eserleri medyada çok ses getirmiş ve özellikle bir çok gösteri ve yürüyüşte insanların kendini ifade aracı olmuştur.

Sadece 29 Mayıs 2010 tarihli gazetemizde yayınlanan o karikatürü göz önünde bulundurmak gerekirse söylenecek çok söz vardır.

Çizgiler günün anlamına uygun olarak İstanbul’un fethini hatırlatıp günümüz ile ilişkilendirilerek "Gazzeye insanî yardım”a dikkat çekmektedir. İstanbul’un fethinde nasıl ki gemiler karadan yüzdürülmüşse, insanî yardım çabasında da yüzlerce gönüllü gemi zorlu bir görevi yerine getirme çabasında bulunmuşlardır.

Çizerimiz bu gayreti hissi kable'l vuku hissetmiş olmalı ki insanî yardıma giden gemiyi karadan yürüterek büyük çabalar sonucu şehit vererek de olsa bu görevin karadan, yani Refahiye sınır kapısından olacağını göstermiştir.

O karikatürden, Hazreti Nuh kavminin inananlarının gayretleriyle yine insanî yardım çabalarını bir arada düşünebiliyoruz. Ve yine iman cihetiyle Ümmet-i Muhammedî sahil-i selâmete çıkarmaya çalışan Nur hizmetlerinin manevî boyutunu gözlemlemek mümkün. Usta çizerimizin eline, kalemine sağlık dileklerimizle başarılarının devamını dileriz.

MEHMET SELİM

08.06.2010


 

TÜRKÇENİN BAŞŞEHRİNE TÜRKÇE MÜZESİ AÇILIYOR

Türk dünyasının daimî dil ve kültür başşehri Karaman’da, yurt içi ve dışındaki bütün Türkçe eserlerin sergileneceği Türkçe Müzesi ve Türkçe İhtisas Kütüphanesi, 21 Haziran’da kutlanacak Türk Dil Bayramında açılacak.

TÜRK Kültür ve Sanatları Ortak Yönetimi (TÜRKSOY) tarafından ‘’Türk dünyasının daimi dil ve kültür başkenti’’ ilan edilen Karaman’da, yurt içi ve dışındaki bütün Türkçe eserlerin sergileneceği Türkçe Müzesi ve Türkçe İhtisas Kütüphanesi, 21 haziranda Türk Dil Bayramı’nda açılacak.

Karaman Belediye Başkanı Kamil Uğurlu, Karaman Belediyesi olarak daha önce açıkladıkları Türkçe İhtisas Kütüphanesi ve Türkçe Müzesi için çalışmaların hız kazandığını söyledi. Türk Dil Bayramı’nın 21 haziranda başlayacak kutlamalarında kütüphane ve müze açılışı yapacaklarını ifade eden Uğurlu, ‘’Bugün dünyada 250 milyon, başka bir iddiaya göre de 400 milyon insanın konuştuğu, konuşurken de insanların gönüllerinde çiçekler açtıran Türkçenin başkenti gerçek anlamda Karaman’dır’’ dedi.

Uğurlu, Türkçe’nin en güzel Karaman’da konuşulduğunu dile getirerek, bu bağlamda Karaman’ın ‘’Türkçenin başkenti’’ sıfatını daha iyi taşıması için projeler ürettiklerini anlattı.

Türkçe İhtisas Kütüphanesi ve Türkçe Müzesi’nin Karaman için geç kalınmış projeler olduğunu vurgulayan Uğurlu, ‘’Biz Türkçe ile alakalı şimdiye kadar yapılmış ne kadar eser varsa, ulaşabildiklerimizin orijinalini, ulaşamadıklarımızı da dijital ortamda tamamen toplayıp Türkçe’nin araştırma merkezini oluşturacağız. Türkçe basılan bütün eserler, orijinal, tıpkı basım, fotokopi gibi metotlarla müzede sergilenecek’’ diye konuştu. Aktekke Camisi ile Kale arasında Türkçe Müzesi ve Kütüphane için çok güzel bir yer planladıklarını anlatan Uğurlu, müze ve kütüphane için geçici bir süre Piri Reis Kültür Merkezi’nin üst katında yaklaşık bin metrekarelik yerde faaliyet göstereceklerini bildirdi.

TÜRKÇE MÜZESİ TÜRK DİL BAYRAMINDA

AÇILACAK

UĞURLU, Türkiye ve dünya üniversitelerinde Türkçe ile yazılmış bütün eserleri ve Türkçe adına yapılmış bütün yüksek lisans ve doktora tezlerini Türkçe İhtisas Kütüphanesinde toplayacaklarını vurgulayarak, şunları kaydetti: ‘’Yazma eserlerle alakalı hem bibliyografya çalışması hem de eser toplama çalışması yapacağız. Bir bakıma eşsiz bir koleksiyon oluşturacağız. Bütün üniversitelere ve kaynaklara ulaşabileceğimiz her yere teker teker mektuplar yazdık. Telefon görüşmeleri yaptık. Bu vesileyle oralardan kitaplar, eserler gelmeye başladı. Ayrıca Türkiye’de kamusal olarak Türkçe adına yayın yapan kurumlar var. Onlardan önemli ölçüde kitaplar geldi, gelmeye de devam ediyor. Kütüphanemizin iç düzenlemesi devam ediyor. Malzemeler geldi. Bu yaşayan ve devamlı kendini geliştiren bir proje. ‘Biz yaptık oldu ve sona erdi’ demek mümkün değil. Bu yıllarla birlikte organik olarak büyüyecek, çoğalacak zaman zaman farklı renkler bu kütüphaneye katılacak. Çok iddialı bir proje. Büyük kaynak gerektiren bir proje. Karaman’a ve Türk dünyasına sunulan bir hizmet olacak.’’

08.06.2010


 

Tek kollu ve tek parmaklı ressam

KARS’TA doğuştan engelli ilköğretim öğrencisi Muhammer Alkan, yaptığı yağlı boya resimleri ile görenleri hayrete düşürüyor.

Alkan’ın, Kars merkezde açılan sergide bulunan 20 eseri ziyaretçilerden tam not aldı. Gazi Ahmet Muhtar Paşa (GAMP) Konağı Sergi Salonu’nda açılan Derinöz Köyü Resim Sergisi’ne doğuştan engelli Alkan’ın yaptığı resimler damgasını vurdu. Muhammer Alkan ve okulun ana sınıfı öğrencilerinin resimlerinin yer aldığı serginin açılışını İl Millî Eğitim Müdürü Recep Aktaş, Emniyet Müdürü Cengiz Zeybek ve Muhammer Alkan yaptı. Kars’ın Digor ilçesine bağlı Derinöz köyünde doğuştan sol eli olmayan, sağ elinde ise tek parmağı bulunan 7’nci sınıf öğrencisi Muhammer Alkan’ın (13) yaptığı yağlı boya resimleri görenleri hayrete düşürdü. Göz alıcı ve dikkat çekici resimleriyle davetlileri büyüleyen Alkan, ziyaretçilerin ilgisi karşısında çok sevindi. Güzel Sanat Lisesi’nde eğitim almak ve atölye açmak istediğini belirten Alkan, ünlü ressamlardan da destek istedi. Serginin hatıra defterine de duygularını dile getiren Alkan, en çok doğa, meyve ve insan resimleri çizmeyi sevdiğini söyledi.

08.06.2010


 

Kur’ân okuma yarışmasının birincisi İstanbul’dan çıktı

MİLLî Eğitim Bakanlığı Din Öğretimi Genel Müdürlüğü’nce İmam Hatip Liseleri arasında düzenlenen Kur’ân okuma yarışmasının birincisi İstanbul Beyoğlu Anadolu İmam Hatip Lisesi’nden Beytullah Özdemir oldu.

Sakarya Üniversitesi Kültür ve Kongre Merkezi’nde düzenlenen ve Diyanet İşleri Başkanı Ali Bardakoğlu’nun da katıldığı yarışmada, bölge birincisi 11 öğrenci, Kur’ân-ı Kerim’den sûreler okudu. Akademisyenlerin oluşturduğu 6 kişilik jürinin değerlendirmesi sonucunda İstanbul Beyoğlu Anadolu İmam Hatip Lisesi’nden Beytullah Özdemir birinci oldu. Ankara Tevfik İleri Anadolu İmam-Hatip Lisesi öğrencisi Ahmet Demir ikinci, Bursa Merkez Anadolu İmam-Hatip Lisesi öğrencisi Hüseyin Yavuz ise üçüncü oldu.

08.06.2010


 

Cihan pehlivanı Koca Yusuf’un hayatı film oluyor

TİVİ Medya Film Yapım Şirketi Senarist yönetmenlerinden Sinan Haliç, okuduğu bir kitabın etkisiyle başladığı araştırma sonucu Cihan Pehlivanı olarak adlandırılan Koca Yusuf’un hayatını filme çekmeye hazırlanıyor.

Haliç, Koca Yusuf filmi projesinin okuduğu bir kitaptan etkilenerek oluştuğunu söyledi. Koca Yusuf’un önemini kavrar kavramaz araştırmalara ve film için bilgi toplamaya başladıklarını ifade eden Haliç, şunları kaydetti: ‘’Sunay Akın’ın (Önce Kadınlar ve Çocuklar) isimli kitabında eski pehlivanlardan Koca Yusuf’un mezarının Azor Adalarında olabileceği ile ilgili bilgiyi okudum. Kısa zamanda, çok az şey bildiğim bu dev adamın hikayesinin içinde buldum kendimi. Bir sporcu düşünün ki 1895-1898 yılları arasında Paris, New York, Chicago, Washington, Toronto’da fırtına gibi esmiş, sayısız müsabakada rakipleri çoğu kez 5-10 dakikadan fazla karşısında duramamış, sadece fiziki mücadele değil, saha dışı etkenler ile mücadele etmeyi de başarmış bir kahraman. Daha en başından aklımda Koca Yusuf’un hayatının araştırılması ve hakkında bir film çekilmesi fikri oluşmuştu aslında.’’

08.06.2010

 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri


Son Dakika Haberleri

Bütün haberler

Dergilerimize abone olmak için tıklayın.
Hava Durumu
Yeni Asya Gazetesi, Yeni Asya Medya Grubu Yayın Organıdır.