29 Haziran 2010 ASYA'NIN BAHTININ MİFTAHI , MEŞVERET VE ŞÛRÂDIR İletişim Künye Abonelik Reklam Bugünkü YeniAsya!

Eski tarihli sayılar

Günün Karikatürü
Gün Gün Tarih
Dergilerimiz

Bilişim-Teknik


29.06.2010


Bilişim Söyleşileri

Bu hafta köşemizde gazetemiz okuyucularından M. Fahri Utkan’ı ağırlıyoruz.

Bilgisayarınızın hayatınızdaki yeri nedir?

Gerektiğinde danışabileceğim bir arkadaş gibi.

Bilgisayarlar hayatımızı kolaylaştırıyor mu?

Araştırma yapacak olanlar, faturalarını internet ortamında ödeyecekler için elbette kolaylık. Aynı zamanda eski arkadaşlarınız veya meslektaşlarınızla tanışma imkânını da sağlayabiliyor.

İnterneti ne amaçla kullanıyorsunuz?

Bir önceki sorunun cevabında anlattıklarıma ilave olarak, medya takibi, yazı yazma, seminerler için sunu hazırlama vs. için kullanıyorum.

Bilgisayar ve internetin zararlı yönleri hakkında ne söylersiniz?

Her şeyin olduğu gibi bilgisayar ve internetin de zararlı yönleri olabilir. İlk olarak amaçsız internette gezinmek zaman kaybı, istemediğiniz sitelere yönlendirilmeniz dolayısıyla sinir bozucu ve ahlakî bazı zararları da söylenebilir. Gereğinden fazla oyun gibi durumlarda en büyük zaman katili olarak görüyorum. Bir kere açmaya görün, bir bakıyorsunuz saatler geçivermiş. Tam bir cazibedar hevesat aracı anlayacağınız.

İnternet cafeler hakkında fikriniz nedir?

Evlerinde bilgisayar olmayan veya onları kullanamayan, kullanmak istemeyen kişilerin devam ettiği yerler olarak görüyorum. Genellikle çocuklar ve işsiz gençler...

Bilgisayar ve internet ile ilgili unutamadığınız bir hatıra var mı?

Konuşmasını beceremeyen birçok küçük çocuğun bilgisayar kullanabilmesi, çocukların babalara öğretmen olduğu belki de tek alan.

Bilgisayar, internet ve teknoloji hakkında en

garibinize giden nedir?

Benim en garibime giden konu hâlâ da anlayamadığım; bir kelime veya konuyu arama motorunda bu kadar hızlı ve çok sayıda yapılabildiği.

Bilgisayar ve internetin ‘bir nimet’ olduğunu hiç düşündünüz mü?

Kesinlikle nimet. Elbette hayra ve iyiliğe kullanıldığı müddetçe bu kararım geçerli. Aynı zamanda bilgisayar ve teknolojileri sayesinde daha önce anlayamadığımız, anlatmakta zorlandığımız, Risâlelerdeki bazı konuların daha kolay açıklanabilmesi de bir nimettir herhalde.

Sizce bilgisayarların gelecekte hayatımızdaki yeri nasıl olacak?

Gerçi şu anda da uygulamaları var, ama gelecekte hemen her şeyde bilgisayar veya ona benzer daha gelişmiş teknolojiler kullanılacak ve insanlar işlerini bilgisayarsız yapamayacak hale gelecekler düşüncesindeyim.

Röportaj: MUHARREM ÖZEL

29.06.2010


Masaüstü arka planımızda ne olsun?

MASAÜSTÜ arka planına (duvar kâğıdına) istediğimiz resmi koymak bilgisayarımızı kişiselleştirmenin önemli adımlarından biridir.

Dijital fotoğraf makinelerinden elde ettiğimiz görüntüleri bilgisayarlarımıza aktarma işlemi yaygınlaştı ve kolaylaştı. Peki masaüstümüzde resim mi olsun, yoksa düz bir renk mi olsun? Düz bir renk olacaksa hangi renk tercihimiz olacak? Bu konuya girmeden duvar kağıdının ve temanın ne olduğuna bakalım. Tema; bilgisayarınızın masaüstünde kullanılan görsel öğeler ve sesler topluluğudur. Tema pencereler, simgeler, yazı tipleri, renkler gibi çeşitli görsel öğelerin görünüşünü belirler ve sesler içerebilir. Duvar kâğıdı ise sadece Masaüstünde gördüğünüz resim veya renktir. Masaüstümüzde yer alacak resim seçiminde dikkat etmemiz gereken gözümüzü yoracak canlı renklerden oluşmuş resimlerden kaçınmaktır. Renk seçiminde de aynı şekilde davranmalıyız. Renk düzeni ve tema seçerken de bu hususa dikkat etmeliyiz. Bazı renkler gözümüze daha çok çarpar ve gözümüzün kısa sürede yorulmasına sebep olurlar. Bu yüzden genelde işletim sisteminin bizler için sunduğu renk düzenlerini ve temalarını kullanmak mantıklı olan bir seçimdir. Çünkü genelde bu renk düzenleri ve temalar insanın gözünü yormayacak bir biçimde seçilmiştir. Ayrıca seçtiğimiz renklerin insanın psikolojisine de katkısı olduğunu unutmayın. Renklerin insanın psikolojisini etkisi hakkında bir yazının linkini “link turu” bölümünde bulabilirsiniz.

29.06.2010


Manyetik alana dikkat! Sağlığımız tehlikeye girmesin!

Ben Doç. Dr. Ayşegül Yılmaz. “Elektromanyetik Alan” konusunda doktora yapmış bir kişi olarak sizlere çok önemli uyarılarım var:

nDizüstü bilgisayarları asla ve asla kucağınızda, dizinizin üstünde kullanmayın.

nEn çok manyetik alanı saç kurutma makinesi ve ütü yayar (Bu aletleri kullanırken acele edin, işinizi çabuk bitirin.)

nYatak odalarında televizyon, bilgisayar ya da cep telefonu bulunması tahmin edemeyeceğiniz kadar zararlıdır. Havayı iyonize eden elektromanyetik alan yüzünden çoğu zaman bir koku ile algıladığımız ancak gözle göremediğimiz elektrik yüklü parçalar havada asılı kalırlar. Saatlerce havalandırsanız bile tam olarak ortamdan süpürülmezler, her nefes aldığınızda ciğerlerinize bu parçaları çekiyorsunuz demektir. Elinizin hemen altındaki klavye ve mouse ise her hareketinizde elektrik sinyalleri gönderir. Mutlaka kablolu mouse kullanınız. Aynı şekilde uzun süreli klavye ve mouse kullanımı maalesef bilekleri ve eli deforme etmektedir. “RSI (Repetitive Strain Injury)” denen sürekli aynı bedensel hareketlerin tekrarıyla oluşan eklem rahatsızlıkları ve “Carpal Tunnel Sendorumu (tekrar eden hareket sendromu )” ciddî sonuçları olan ve ameliyat gerektirebilen hasarlar verirler

nLazer baskı yapan yazıcılar, çalışmaları sırasında ozon gazı üretirler. Uzmanlar kanser ve bağışıklık sistemi hastalıklarının, manyetik alanın zayıflattığı bünyelerde oluştuğunu söylüyorlar. Mesela çoğumuzun kullandığı Bluetooth kablosuz bağlantısı için HP firmasının resmî kitapçığı “lütfen sağlığınız için bir metreden kısa mesafede Bluetooth kullanmayın” diyor. Eğer bütçeniz yetiyorsa LCD dediğimiz ince ekranlardan alın. Bunun radyasyon seviyesi daha düşüktür. Bilgisayar kasanız bedeninizden uzak tutun. Kabloları mümkün olduğunca uzun tutarak çevrenizdeki boş alanı uzatın, Bilgisayar masanızı metal aksamdan değil, ahşap ve elektrik yükü tutmayacak şekilde oluşturun. Bilgisayarınızın bağlı olduğu prizi mutlaka topraklı yaptırın. Günde bir kaç saatten fazla keyif, oyun ve web gibi zorunlu olmayan aktiviteler için bilgisayar karşısında zaman harcamayın. Son olarak, bilinen bütün elektronik cihazlarda elektromanyetik alanı yakalama becerileri yüzünden özellikle ametist kristalleri kullanmanızı ve bilgisayarınızın yakınına koymanızı önereceğim. Bu ametist kristalleri belli aralıklarla deniz suyuyla topraklandıklarında elektrik yükleri sıfırlanarak gereken koruma alanını sağlamaya devam ederler. Sevgili okurlar, ben şahsen Balıkesir Dursunbey Güğü Köyü’nde çalışırken, köyde ametist madeni olması nedeniyle, bol miktarda ametist kristali edinmiştim.

nÖnemli konulardan biri: Eğer acil servis doktoru falan değilseniz, cep telefonunuz uyuyacağınız odada asla açık olarak kalmamalı. Gece siz uyurken yatak odanızdan en az 10 metre uzakta olmalıdır!

Bazı hatlar çok ucuz (hatta bedava) konuşturuyor diye cep telefonları ile uzun konuşulmamalıdır. Yapılan araştırmalara göre 20 dakika boyunca cep telefonu ile kesintisiz konuşanların, bir sağlık kuruluşunda beyin kontrolünden geçmesi gerekiyor. Nitekim telefon ile konuşurken sınırı aştığınızda hep başınız ağrır. Unutmayın ki, konuşurken de telefonun patlama gibi bir tehlikesi vardır. Mutlaka kulaklık kullanın. Telsiz telefonlarda da benzer tehlikeler mevcut, ev telefonunuz telsizse değiştirin, kablolu alın.

nKablosuz internet erişiminin kansere neden olduğu, ilk olarak da çocukları ve gençleri etkilediği ispatlandı. İnternet bağlantınız da kablolu olsun ve çocuklarınız internette az önce belirttiğimiz gibi sınırlı kalsınlar, onların internet bağımlısı olmalarını engelleyin. İnternet bağımlılığının tedavi gerektirecek kadar önemli bir hastalık olduğunu, bunun için birçok ülkede ve de İstanbul’da internet bağımlıları için rehabilitasyon merkezleri açıldığını unutmayın.

nÇamaşır ve bulaşık makineleri çalışırken yanında durmayın (mesela bulaşık makinesini çalıştırıp yanındaki masada keyif çayı içmeyin veya masa keyfi yapmayın), çünkü çok manyetik alan yayarlar. Özellikle çamaşır makinesinin, çamaşırları döndürme aşamasında hemen uzaklaşın...

nSon olarak; kullanmadığınız aletleri fişten çekin. Yapılan araştırmaya göre, “stand by” da yani bekleme modunda kalan aletler, gene elektrik tüketiyorlar. Ve ABD’de bekleme modunda tüketilen elektriğe “vampir elektrik” deniliyor. Bu da gösteriyor ki elektronik aletler fişten çekilmediği, en azından güç düğmesinden kapanmadığı sürece bizim için tehlike yaymaya devam ediyor...

Tüm bu aletlerin sebep olduğu masraf ve küresel ısınma yetmiyormuş gibi, bizi de tüketiyorlar yavaş yavaş.

29.06.2010


Bilişim Sayfası’ndan okuyucularımıza…

BÜTÜN okuyucularımızı saygı ile selâmlıyoruz. Bilişim-Teknoloji sayfamız yeniliklerle yayınlanmaya devam ediyor.

Risâle-i Nurlar’dan fen, bilim ve teknoloji ile alakalı yerlerin toplandığı “Bilişim Vecize” köşemiz ve genelde cep telefonu kullanıcılarına hitap edecek “Mobil Köşe” bölümümüz sayfamızın yeni bölümleri… Ayrıca sayfamızı Facebook ortamına taşıyarak daha dinamik bir irtibat halinde olmayı arzu ettik. Sayfamızı tiny.cc/krmlc adresinden ziyaret edebilirsiniz.

Bilişim-Teknoloji sayfamızın, dinamik ekibiyle daha güzel çalışmalara imza atacağını inanıyoruz. Görüş ve önerilerinizi [email protected] adresine bekleriz.

29.06.2010


Google nedir?

MATEMATİKTE 1 rakamından sonra 100 adet sıfır gelmesiyle oluşan sayıya “Googol” denir.

Terim, Amerikan matematikçi Edward Kasner’in yeğeni Milton Sirotta tarafından bulunmuş, Kasner ve James Newman’ın yazdığı “Mathematics and the Imagination” (Matematik ve Hayal Gücü) kitabında popülerleşmiştir. Google’ın terim üzerindeki kelime oyunu, şirketin web üzerindeki uçsuz bucaksız bilgiyi düzenleme misyonunun da bir yansımasıdır. (Kaynak: http://www.google.com.tr/intl/tr/corporate/)

29.06.2010


Mobil Köşe

JAVA uyumlu mobil cihazlarda çalışan bir Risâle-i Nur programı. Şimdiye kadar hazırlananlar içerisinde en kullanışlısı.

Cebinizde tüm külliyatı taşıyabilir; yolda, işte, her yerde okuyabilirsiniz. Program içerisinde ayrıca, Kur’ân-ı Kerîm, Hizb’ul-Hakaik, İlmihal, Osmanlıca, Arapça ve İngilizce külliyat da bulunmaktadır. Programın arama motoru bulunmaktadır. “ www.risale.mobi ” internet sitesinden kurulumunu inceleyip indirebilirsiniz.

***

Nur Penceresi Sitesi’nden mobil cihazlar için 4 web sitesi hizmete girdi.

http://www.questionsonislam.com/m İngilizce Sorularla İslamiyet sitesi mobil versiyonu

http://www.islamvoprosi.com/m Rusça Sorularla İslamiyet sitesi mobil versiyonu

http://www.suallarlaislam.com/m Azerice Sorularla İslamiyet sitesi mobil versiyonu

http://www.sorularlarisale.com/m Sorularla Risale sitesi mobil versiyonu

29.06.2010


Bilişim Vecize

“İnşaallah, bir zaman gelecek, Risâle-i Nur külliyatı altınla yazılacak ve radyo diliyle muhtelif lisanlarda okunacak ve zemin yüzünü geniş bir dershane-i Nuriyeye çevirecektir.”

Tarihçe-i Hayat

29.06.2010

 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri


Son Dakika Haberleri

Dergilerimize abone olmak için tıklayın.
Hava Durumu
Yeni Asya Gazetesi, Yeni Asya Medya Grubu Yayın Organıdır.