"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Batı medeniyeti ve Kur’an medeniyetinin mukayesesi

Abdullah ŞAHİN
11 Şubat 2016, Perşembe
Merhum Âkif’in “Tek dişi kalmış canavar” dediği ve onun Müslüman milletimizin İstiklâl Destanı’nda en yakınındaki mücadele arkadaşı olan Bediüzzaman’ın ise “Mimsiz Medeniyet” diye isimlendirdiği şimdiki medeniyet, temel esaslarını öncelikle Batı insanının temel değerlerinden almıştır.

Hatta İstiklâl Marşı şairimiz Akif, acımasızlığı ve merhametsizliğine istinaden bu medeniyetin insanlara reva gördüğü hareketleri, hayvanların en acımasız ve sinsisi olan sırtlanlarınkine benzetir.

Aslı Arapça olan “medeniyet” kelimesinin, “m” harfinin çıkarılmışı olan “mimsiz medeniyet” hali ise, “deniyet” yani alçaklık ve aşağıların aşağısı manasına gelir.

Peki, aslında bu anlayışın medeniyet fenleri ve insani değerlerin mezciyle insanlığa huzur ve mutluluk vermesi gerekekirken, insanlığı ve  insanları alçaltıp mutsuz hale getirmesinin esas sebepleri nelerdir?

Kuran ve hadislerden, din ilimleriyle fen ilimlerini mezc (birleştirme) ederek “Hakikat Çekirdekleri” ismini verdiği eserinde Bediüzzaman özet olarak bu sebepleri beş ana başlık halinde izah eder; bunlar meâlen:

1. Bu medeniyetin nokta-i istinadı( dayanağı) kuvvettir; bunun keyfiyet ve özelliği hak, bukuk ve diger cihetlerden baskasına tecavüzdür.

2. Esas hedefi menfaattir, bunun keyfiyet ve sonucu ise kendisi dışındakileri eziyet ve zahmet içinde bırakmaktır.

3. Hayat anlayışında temel düsturu daima cidal( çarpışma ve savaş) tır. Bunun gereği ise kitleleri birbiriyle çekiştirip uğraştırmaktır.

4. Kitleler ve halk sınıfları arasindaki rabıtası (bağlandığı ipler) başkalarını yutmakla beslenen unsuriyet ve menfi milliyet (insani degerlerin hesaba katılmayıp sadece ırkçılığın esas olduğu milliyetçilik anlamında) olup, bunun yansıması ise insanlar ve kitleler arasında dehşetli çarpışma ve vuruşmalardır.

5.Toplum ve milletlere çekici ve câzibedar hizmeti ise, ruh ve kalbini hesaba katmayıp, öncelikle nefislerin arzu, istek, heva ve heveslerini teşci ve uyandırıp tatmin etmektir. Bunun sonucu ise insanların iç dünyaları karartarak; kötü ve çirkin hâle giriftar ederek bozmaktır.( Bu hakikatlerin orjinal cümleleri için müellifin adı geçen eserine bakılması (Mektubat, Yeni Asya Neşriyat, Yeni Tarz Sayfa: 802)

Yukarıda belirtilen beş ana başlıktaki gayr-i insani ve gayr-i ahlâki sebepler ve benzeri nedenlerle şimdiki medeniyet sisteminde  hak ve hukuk kuvvet eline  geçtiğinden, bu sistem insanlığın ekserisini mutsuz ederek ağlatmasına sebep olmuştur.

Okunma Sayısı: 1390
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı