Bu dünya hayatı, fanidir. Ahiret yurdu ise baki ve daimî bir âlemdir.
Dünya Yüce Allah’ın kulları için hazırladığı bir imtihan salonudur. Öyle ise her ne şekilde olursa olsun dünyanın haram lezzetlerine başımızı sokmadan; istikbaldeki ebedî saadete karşı kayıtsız kalmak akıl kârı değildir. Yunus Emre şöyle haykırır:
“Ömrüm geçti hayfaki geç uyandım. / Bu Dünya bana baki kala sandım.” der.
Ömür çabuk geçiyor. Ne yazık ki gafletle bu hayatı yaşıyoruz. Bu güzel dünya, bütün şan ve şerefiyle, aldatıcıdır. Mekkârdır. Bir lezzet verse bin elem takar, çektirir. Bir üzüm yedirse yüz tokat vurur.
Bediüzzaman Hazretleri şöyle der: “Eyvah aldandık. Şu hayat-ı dünyeviyeyi sabit zannettik. O zan sebebiyle, bütün bütün zayi ettik. Evet, şu Güzeran-ı hayat bir uykudur; bir rüya gibi geçti. Şu temelsiz ömür dahi, bir rüzgâr gibi uçar gider diyor. (Sözler 22) Gerçekten şu temelsiz ömür bir rüzgâr gibi uçup gidiyor. Bir gün gelecek pişman olacağız. Gözümüzü açtığımız zaman: “Düşünen kimsenin, düşünme fırsatı bulabileceği kadar sizi yaşatmadık mı? Üstelik size (cehennem ile) korkutan (bir peygamber) bile geldi.” (Fatır Sûresi: 37) sorusu ile karşı karşıya geleceğiniz. Dünyada iken bize anlatılan hakikatler ile karşılaşacağız.
Şu âyetleri hatırlayalım: “ Eğer bilseler gerçek hayat ahiret hayatıdır.” (Ankebut Sûresi 64), dünya hayatı sakın sizi aldatmasın. (Lokman Sûresi: 31) Bu âyetle bizleri daha uyanık olmaya çağırıyor.
“Dünyadaki hayatınızda, sizin için güzel olan her şeyi harcadınız. Onların zevkini sürdürünüz ki (Ahkaf Sûresi: 20) gibi âyetleri duyunca; eyvah deyip, pişman olacağız. Fakat dönüş mümkün mü? Bu dünyadan göçmek var. Şu dünya fani o halde: “bu hayat ve dünya bizi kovmadan önce “Haydi dışarı demeden, bizler kemal-i izzetle “Allah’a ısmarladık deyip; izzetimizle bu fani zevklerimizi bırakmalıyız. (Hizmet rehberi, 144)
Bu hayat bizi kovmadan, izzet ve şerefimizle iman hizmetine tam sadakatle ve ciddiyetle sarılmalıyız.
Şair: “Bana ne yazdan bahardan/ Bana ne borandan kardan/ Aşağıdan yukarıdan/ Yolun sonu görünüyor” diyor.
Madem öyle, biz de yolun sonuna gelmeden dünyanın kirlerinden ve günahlarından kurtulmaya bakmalıyız. Hayrını alıp şerrini terk etmeliyiz.