"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Çocuklarımız ve akraba ilişkilerimiz

Erdal Odabaş
27 Aralık 2018, Perşembe 01:34
İnsan sosyal bir varlıktır ve toplum içinde yaşamak mecburiyetindedir.

İnsanı sarmalayan ilk toplum ailedir. Aileyi sarmalayan ise iç içe halkalar gibi yakın akrabalardan uzak akrabalara kadar giden toplumsal yapıdır. Türk toplumu olarak bizler diğer toplumlara nispeten daha çok iç içeyiz. Bu durumun tarifi mümkün olmayan güzellikleri olduğu gibi beraberinde getirdiği bazı olumsuzluklar da söz konusudur. Güzellikleri yardımlaşma, dayanışma ve paylaşma olarak sıralanabilir. Olumsuzlukları ise en başta aile içi işleyişe müdahale olarak kendini göstermektedir. Bu durumun tetiklemesiyle aileler hızla çekirdek aileye dönüşmektedir. İletişim çağında bir de buna iletişimsizlik eklenince, daha birinci kuşak akrabalar birbirinden kopmaktadır. Kuzenler birbirini tanımamakta, birçok çocuk amca, dayı, hala gibi akrabalarıyla bayramlarda bile görüşmemektedir.

Bizler sıla-i rahimi farz bilir ve inanırız. Akraba ile ilişkilerin koparılması büyük günahlardandır. Bizler Müslüman’ız ve bunlar bizim temel inanç değerlerimizdendir. Bizatihi şahitliklerimize dayanan öyle dramatik tesbitlerimiz var ki, “Neler oluyor bize?” demekten kendimizi alamıyoruz. Torununa hasret dede ve nineler, oğluna-gelinine hasret babalar, analar… İçinde yaşadığımız, bizim toplumumuzdaki insanlar bunlar. Amcasıyla, halasıyla bayramlarda bile görüşmeyen delikanlı genç kız ve erkekler…

Bundan beş-on-yirmi sene önce aynı apartmanda yaşayan insanların birbirleriyle iletişimi yok, komşuluk yaşamıyorlar diye dertlenirdik. Yozlaşma bütün hızıyla devam ediyor olmalı ki konuştuğumuz konu; “birinci kuşak akrabalar bile birbirlerinden habersiz, birbirine duyarsız yaşıyor” şeklinde. Bu durum insanî de değil, İslâmî de değil. Hiçbir kimsenin canına, malına ve namusuna müdahale söz konusu olmadıkça akraba ile ilişkiyi kesmeye hakkı yoktur, caiz de değildir. Bu durumun ölmemiş hiçbir vicdanda yeri yoktur. Çocuklarını akrabalarından uzak yetiştirmek pedagoji ilmince de sakıncalı bir durumdur.

Çocuklarımızın aile büyüklerini tanıması ve iletişim halinde olması yine ebeveynin mesuliyetindeki bir konudur. Bu mesuliyet ilâhî bir mesuliyettir, Allah’a bunun hesabını vermek söz konusudur.

Meselenin çözümü için yapılması gereken iş çok basittir: Uygun zaman aralıklarında büyüklerimiz ziyaret edilmelidir. 

Ziyaret ettiğimiz yerlerdeki akraba hısımla görüşülmeli çocuklarımızla tanıştırılmalıdır. Bu ziyaret esnasındaki “çamsakızı çoban armağanı” kabilinden küçük hediyeler kalpleri birbirine ısındırır, varsa husûmetleri ortadan kaldırır. Allah rızası için samimiyetle yapılan bu ziyaretler, kesinlikle karşılıksız kalmayacak, sizlere rahmet dolu güzellikleri peş peşe yaşatacaktır.

Rutin aralıklarla telefon açılarak hal hatırlarının sorulması bize hiçbir şey kaybettirmez. 

Telefon açıldığında çocukların da aranan büyüklerimiz, akrabalarımızla görüştürülmesi onlara tarifsiz mutluluklar yaşatacaktır. Allah rızası için “yarım elma gönül alma” kabilinden bu küçük, ama önemli iletişimler, beraberinde sizlere çok hayırlı duâlar kazandıracaktır.

İşin uhrevî boyutu elbette önemli, ama daha önemlisi çocuklarımızın ruhî yapı ve küçük motor becerilerinin gelişmesine olan katkısıdır. Bunun dışındaki uygulanabilecek her yöntem ve teknik eksik kalacaktır. Dede nine sevgisinin, amca-hala şefkatinin, teyze-dayı ilgisinin yerini doldurabilecek bir alternatif yoktur. Bu anlamda oluşabilecek boşluk arkadaşlarla doldurulmaya çalışılacaktır. Maalesef bu arkadaşlar da genellikle dikkat ve ilgiyi üzerine toplamaya yönelik sapık davranışları sergileyen arkadaşlar olacaktır. Buyurun tercihinizi yapın. Çocuklar da sizin ana-babalar da sizin…

Okunma Sayısı: 2937
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı