"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

İçimdeki fırtınalar

Erkam Yıldırım
17 Haziran 2018, Pazar 00:13
İç sorgulamalarım, içinde bulunduğum teknenin esen deli rüzgârının tersine yelken açıyor.

Çünkü sert rüzgârlar ürkütüyor ve aşina olmadığım bir heyecana büründürüyor. Tatlı rüzgârlar istiyorum rengârenk ve bir tüy gibi tene dokunan rüzgârlar, içinde, içimin ve senin olduğun rüzgârlar. Alıkoymayan, derisini değiştirmeyen, her güne boyanan renkleri istiyorum sadece. Ve unutulmayan, umutlarımı yaşlandırmak değil yaşatmak istiyorum bu ülkede. Sabırla, metanet ile ve gayret ile yüreklere gül yaprağının tenindeki kokuyu sürmek istiyorum henüz on beşli yirmili filizlere. Bir buğdayın başlarındaki başkalarına değen güneşin acımayan sıcaklığı ile yaklaşmak ve inmek istiyorum onların geri itilmiş, ötekileştirilmiş bu amansız mücadelelerine. Çünkü onlar benim geleceğim, çünkü onlar içimde yer tutan tek sevgili ve kalbimi titreten rüzgârlar onlarda gizli. Şimdi demelisin ki peki neden tek heyecanın bunlar olmalı ki... Ya da en büyük heyecan aşk değil midir diye sormalısın bana. İşte tam da seni hayallerime yolculuk edecek bir noktaya götürüyorum ve anlaman için ufak bir heybe al yanına sadece. Sondan başlamak istiyorum, aşk heyecan mı, elbette öyle yalnız, yalnızcadır. İçindeki heyecana bir başkası uğrar ise kör düğümler ile karşılar seni ve unutmaz yıkımlar bırakır ardından.  Eğer bir beşeriyetin kavmine ise o eksik kalır ve divane gibi dahilik çizgisinin üstüne çıkar bütün kazanımların. Yani mecnun olursun kendini kaybedersin bu çarpışmada. Ben çoğul aşka inananlardanım yani sizlerin içindeki dünyanın için de çiçekler yetiştiren aşkına ve bakışlarına. Yüreğinizde kıpırdayan önü alınmaz kâinatınıza inanıyorum. Ahçı sarsıntılar ile yetişen bir çocuk istemiyorum bu kâinatta, sağlam temeller ile büyüyen çocuklar, geleceğimizin, geleceğini yetiştiren çocuklar...    

Şimdi ellerini hayallerime uzatmalısın, çünkü ben hayallerimi toplayıp gidiyorum, zamanı bükerek ve seninle  başarabileceğime inanarak. Ancak çoğul yaşamalıyız sevgiyi, hasreti umudu ve aşkı. Zira yağmurlar ya da rüzgârlar hem sana hem de  bana eşittir. Ayrılık ya da ayrımcılık yapmaya muktedir değildir. Biz seninle kâinata çoğul bakmalı ve aşkı çoğul yaşamalıyız. Yani sadece şaşkın bir beşeri sevgin ile donatmamalısın korumamalısın çünkü yaprak, ağaç taş böcek ve çiçekler de seni ve sevgini bekliyor, biz kâinata çoğul aşklarımızı göndermeliyiz. Herkese eşit ve adalet ile. Seninle ya da sizlerle bugün kâinata unutulmaz bir not bırakmalıyız kıyametin kopuş gününe kadar. Ve insanların hayatlarını o küçük not ile anlamlandırabilmelerini sağlamalı ve başarabilmeliyiz seninle.

Hadi geliyor musun ya da benim topladığım gibi sende topluyor musun hayallerini yanına bu amansız yolculukta. Ben sizin çığlıklarınızı duyuyorum hayalleriniz ile kuşanan çığlıklarınızı. Hadi gelin tutun hayallerimi sizinle çoğul bir kâinata merhaba edelim hep beraber. Ve son verelim beşeriyetin masum görünümlü bencil aşklarına. Çoğul kılalım her şeyi, paylaşalım ve paylaştıralım içinizde bulunan derin rüzgârları. Ve rüzgârların akışı, hayallerimizin Alaattin’in Sihirli Lambası’nda bulunan uçan halıya çevirelim. Yani umutlarımızı yaşatalım bu ülkede. 

Okunma Sayısı: 2488
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı