"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Müsrifler hesap versin

Faruk ÇAKIR
20 Aralık 2014, Cumartesi
Her fırsatta, devletteki israfın sona ermesi gerektiğini hatırlatıyoruz.

Ancak israf hastalığı tedavi edilebilmiş değil. Elbette israfa son vermesi gereken sadece devlet değil. Hepimiz, az ya da çok bu hastalığa yakalanmış durumdayız. Küçüğünden büyüğüne, devletten özel sektöre kadar hepimiz içinde bulunduğumuz israf devrine son verip ciddî bir iktisat dönemi başlatmak durumundayız.

Hükümet de, israf denizinde yüzmenin işe yaramadığını görmüş ve yeni bir ‘tasarruf paketi’ açıklamış. Ne ölçüde işe yarayıp yaramadığını önümüzdeki günlerde göreceğiz; ama böyle bir adımın atılmasını prensip olarak isabetli gördüğümüzü ifade etmek isteriz. Bununla birlikte bu adımın çok çok geç kalınmış bir adım olduğunu da ifade etmek durumundayız. Keşke böyle bir adım 10 yıl önce atılmış olsaydı ve 10 yıl boyunca ‘israf denizi’nde kulaç atılmasaydı...

Her ne ise... Zararın neresinden dönülse kârdır kaidesince, alınan kararların israfı önlemesini arzu ediyoruz. Açıklanan pakete bakıldığında daha çok “yapılacak, edilecek” şeklinde uzun dönemli hedeflerden bahsedildiği görülüyor. Başbakanlık genelgesine göre müşahhas kararlardan biri de, bundan sonra başta başbakanın yaptığı ziyaretler olmak üzere hiçbir ziyarette yerel yönetimler, valilikler veya diğer kurumlar plâket hediye sunumunda bulunmayacak. İlla da hediye edilecek ise bu hediyenin ağaç ya da fidan dikimi olacağı belirtilmiş.

Bazı gazetelerde tam sayfa olarak yer alan tedbirler listesine bakınca, tasarruf adımından netice almak için daha uzun süre beklemek gerektiği akla geliyor. Çünkü plâket tedbiri haricindeki teklifler, uzun dönemde gerçekleşebilecek cinsten. Küçük de olsa plâket israfının sona ermesi bile iyidir. Ancak bu paket onunla sınırlı kalmamalı.

Meselâ, şöyle ‘tedbir’lerden bahsedilmiş: “İmalat sanayiinde endüstriyel otomasyon yaygınlaştırılacak./ Türk malı markası ve imajının iyileştirilmesi için çalışılacak./ İmalat sanayiinde kaynak verimliliği potansiyeli belirlenip yaygınlaştırılacak./ İsrafın fazla olduğu mal gruplarını tesbit edecek ve israfın önlenmesine yönelik bilinçlendirme ve yönlendirme yapılacak./ Kamuoyuna yönelik olarak genel bir tasarruf çağrısı kampanyası yürütülecek.

Şimdi, bu tedbirlerin alınacağını ifade etmek iyi de, bu biraz da merhum Nasreddin Hoca’nın yol kenarına dikenli tel örmesine benzemiyor mu? “Türk malı markası ve imajının iyileştirilmesi için çalışılacak” vaadinin pratik faydası ve tasarrufa desteği ne kadar olacak?

Ben arzu ederdim ki bu tasarruf paketinden “kaldırım israfına son” şeklinde bir vaad çıksın! Türkiye’de tasarruf etmek isteyenler kaldırımlardaki israfı sona erdirerek bu adımı atmalı. Her ilde, her ilçede; neredeyse her yıl kaldırım taşları sökülüp yenileniyor. Bu israf değil mi?

Türkiye israf batağını kurutabilirse pek çok meselesini de halledebilir. Ancak bu sadece vaad etmekle değil, icraatla sağlanabilir. Her şeye rağmen israf paketinin açıklanması ve bu yönde adımlar atılacak olması hayırlıdır. 

İşe, kaldırım israfından başlansaydı daha pratik bir adım atılmış olurdu. İnşallah israf yolunda değil de tasarruf yolunda devam edilir...

Okunma Sayısı: 1374
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı