Cumhurbaşkanı Erdoğan Fethullah Gülen’in iadesi için ABD’ye 85 koliden oluşan delil gönderdiklerini hatırlatırken, ABD’nin “Mahkeme kararına bekleyecekleri” yönündeki açıklamalarına sert tepki gösteriyor.
Bu sefer tepkisini rest ya da tehdit olarak algılanabilecek şekilde gösterirken ilginç ifadeler de kullandı. “Mahkeme kararı olmadan vermezlermiş. Gün ola harman ola. Aynı şey burada da olabilir. Bir şey istediğiniz zaman yargıya havale edeceğiz. Siz vermedikçe biz de vermeyeceğiz. Artık böyle…” diyerek ABD’ye “rest” çeken Erdoğan, “Bölücü örgütün başını teslim ettiler, onun yerine bir başka terör örgütünün başını aldılar. Oyun çok sinsi. Eğer bu vermeme süreci uzarsa seslendireceğimiz çok hassas şeyler de olacaktır” ifadesiyle de bir bakıma tehdit etti.
Bir ay sonra ABD’nin başkanlık seçimleri var. Obama bu reste cevap verir mi bilemiyoruz, ama “hassas şeyler” merak ediliyor doğrusu…
Eşinden tehdit alan bakan kim?
Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi’nde 15 Temmuz darbe teşebbüsüyle ilgili konuşma yapan ve Avrupalı parlamenterlerin sorularını cevaplandıran Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, eşiyle arasında geçen ilginç diyaloğu paylaştı.
Darbe teşebbüsünden sonra idam cezasının sıkça konuşulduğu, “Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Meclis’te kabul edilsin, ben onay veririm” dediği bir ortamda Çavuşoğlu kendisinin idama karşı olduğunu söyledi.
Bakan bu diyaloğu şöyle anlattı: “Eşim darbe girişiminin ertesi günü beni tehdit etti. Dedi ki, ‘İdam cezası konusunda senin konumunu biliyorum. Ama bu sefer karşı çıkarsan senle ilişkilerimi gözden geçiririm.’ Ben hiçbir şey söylemedim. O anda tepki versem onun da tepkisi farklı olacak. 23 yıllık evliyiz ilk defa eşim beni tehdit ediyor. Benim eşim de o travmayı yaşadı…”
Sayın Çavuşoğlu’nun eşi ikna olmuş da, böyle bir durumda millet ne der bilmiyoruz. Darbe teşebbüsünün hemen ardından sıkça konuşulan “idam cezasının getirilmesi” pek konuşulmazken, bu konuşmadan sonra gündeme tekrar geldi. Gündeme getiren de Erdoğan oldu. Erdoğan, Meclis’ten karar alınırsa böyle bir kararı imzalayacağı yönündeki tavrı devam ediyor. Çavuşoğlu’nun eşi ikna olmuş, ama Erdoğan’ın Konya’da söylediği bu tavrından sonra Bakanın tavrı değişir mi, merak ediliyor.
Bu diyaloğun aktarılmasıyla da, bir bakanın eşi tarafından tehdit edilmesi tarihe not düşülmüş oldu.
Enişte de dinlenecek
15 Temmuz darbe girişiminden sonra kurulmasına karar verilen, AKP’nin üyelerini geç bildirmesiyle 2.5 ay çalışmalarına geç başlayan Darbe Araştırma Komisyonu Meclis’in açılmasıyla birlikte çalışmalarına başladı. İlk çalışmalarında “ahlâksız”, “ayaklarını kırarım” şeklinde ağır tartışmaların yaşandığında komisyonda bu ay sonuna kadar kimlerin dinleneceğine karar verildi.
Beş eski genelkurmay başkanı, eski MİT müsteşar ve yardımcısı, eski içişleri bakanları, eski diyanet eşleri başkanları, gazeteciler, eski bürokratlar, eski askerler dinlenecekler listesinde yerini alırken, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, “Darbe girişimini ilk ondan öğrendim dediği eniştesi Ziya İlgin ile Rusya Devlet Başkanı Putin’in danışmanı Dugin gibi ilginç isimler de var. Genelkurmay ikinci Başkanı Org. Ümit Dizdar’ın dinlenecekler arasında yer alması da şu an için önemli.
Komisyonun muhalefet partilerine mensup vekilleri, Genelkurmay Başkanı Org. Hulusi Akar ile MİT Müsteşarı Hakan Fidan’ın da dinlenmesini isterken onlar ilk listede yer almadı. İleriki çalışmalarda bu isimlerde dinlenir mi bilemiyoruz, ama şu anda söyleyeceğimiz şey bu komisyona büyük görevler düştüğüdür. Çünkü, darbe teşebbüsü sonrası karanlıkta kalan bir çok nokta var ve aydınlatılmayı bekliyor.
Bu bir rekor!
Sosyal medyada bir haftadan beri bir fotoğraf dolaşıyor. Bu fotoğrafa göre, Gümüşhane Üniversitesi Rektörü aynı zamanda 7 fakültenin dekan vekilliğini de yürütüyor.
15 Temmuz’da yaşanan darbe teşebbüsünün ardından YÖK bin 577 fakültenin dekanının istifasını istemişti. İstifalardan sonra da YÖK tarafından çoğunlukla vekâleten görevlendirme yapıldı. Görevlendirme yapılamayan fakülteler için de “dekan vekilliği”ni rektörler üstlendi. Bundan dolayı da Gümüşhane Rektörü Prof. Dr. İhsan Günaydın 7 fakültenin dekan vekilliğini üstlenmiş…
Tam bu durum konuşulurken aslında vekillik konusunda rekorun Pamukkale Üniversitesi’nde 16 fakülteye dekan, 3 yüksekokul ile 2 enstitüye müdür vekilliği ile rektör Prof. Dr. Hüseyin Bağ da olduğu ortaya çıktı.
Bir de bunun yanında Prof. Bağ rektörlüğü de vekâleten yürütüyor. Prof. Bağ, “Zor, ama yapmak zorundayım” demiş.
Gerçekten de Prof. Bağ’ın işi hayli zor. Bu durumda “OHAL rekoru” olarak tarihe geçmiş oldu