"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Ehl-i Beytin yolu niçin çok önemlidir?

Osman KOYUNCU
20 Kasım 2022, Pazar
Allah, kendisini bizlere tanıttırması ve bildirmesi için peygamberler göndermiştir. Âhirzamanda bütün insanlık olgunlaştığı ve dünya bir şehir hükmüne geldiği için bütün insanlık için bir peygamber kâfi geldi.

Zamanla nesillerin değişmesi, şartlara göre bazı değişiklikler meydana çıkarmıştır. Bu durumda dini zamanın şartlarına göre açıklayacak insanlara ihtiyaç duyuldu. Zamanın ilerlemesi ile nasıl ki ilâçlarda, vasıtalarda, ilim dallarında değişmeler ve gelişmeler olmuşsa, aynı şekilde dinin kurallarının yeni nesillere anlatılmasında da bazı değişikliklerin olması zarurîdir.

Çünkü ayetlerin ve hadislerin zamanın şartlarına göre çok çeşitli yorumları olabilir ve yorum yapanların normal bir insan olması hasebiyle onların bazı hatalarının olması da normaldir. O zamanın şartlarında o yorumlar doğru olabilir fakat fen ve diğer ilimlerdeki ilerlemelere paralel olarak yorumlarda değişmeler olması da kaçınılmazdır.

Hak dinler ve peygamberler Hz. İbrahim’in (as) soyundan geldi. Peygamberlere bütün olarak inanırız, aralarında ayrım yapmayız; fakat Hz. Muhammed (asm) Âhirzaman Peygamberi ve son peygamber olması nedeniyle çok önemlidir. İlkokul, ortaokul, lise ve üniversite matematik öğretmenlerinin kapasiteleri elbette birbirinden farklıdır, ama hepsi öğretmendir. Aynen bunun gibi, Hz. İbrahim’in (as) soyundan peygamberler geldiği gibi, Peygamberimizden (asm) sonra da Hz. İbrahim’in (as) mübarek neslindekiler gibi büyük evliyalar gelecektir. Bu nesil Kur’ân’ı ve Hadisleri zamanın şartlarına göre yorumlayacak, yeni izah tarzları getireceklerdir. Yaklaşık bin dört yüz yıldır bu şekilde oldu. Allah, Kur’ân’da çeşitli yerlerde bu mübarek nesle gerekli ehemmiyetin verilmesini öğütlüyor. “Ey peygamber ailesi, Allah günahlarınızı giderip sizi tertemiz yapmak istiyor.” (Ahzab: 33) “De ki: ‘Ben peygamberlik vazifesini yapmama mukabil ücret istemem. Yalnız Âl-i Beytime sevgi ve muhabbeti isterim.’” (Şûrâ: 23) Peygamberimiz de mealen: “Ben size iki şey bırakıyorum: Kur’ân ve Ehl-i Beytim.” diyor.

Peygamberimiz (asm) kendisinden 30-40 yıl sonra İslâm âleminde büyük fitnelerin çıkmaya başlayacağını Allah’ın izni ile görmüştü. Ümmet içinde çok kanların döküleceğini anlamıştı. Ümmetini, neslinden gelen alimlerin etrafında toplamak arzu etti. Onun için bu kutlu neslin temsilcileri olan Hz. Ali’ye (ra), Hazret-i Fatıma’ya (r.anha), Hazret-i Hasan’a (ra) ve Hazret-i Hüseyin’e (ra) çok ehemmiyet verdi. Bu ehemmiyet yalnız onlar için değildir; bunda Abdülkadir Geylânî ve Bediüzzaman gibi şahsiyetlerin (ks) büyük hissesi vardır. Maalesef bugün İslâm âlemi çoğunlukla bu mübarek nesle gerekli ehemmiyeti vermediğinden ve Ehl-i Beyt’in yolundan tam manasıyla gitmediğinden bu hâle düşmüştür.

Okunma Sayısı: 2202
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • S.topuz

    20.11.2022 16:10:24

    "{(Haşiye): Hattâ onlardan bir tanesi olan Seyyid Ahmedü's-Sünusî, milyonlar müride kumandanlık ediyor. Seyyid İdris gibi diğer bir zât, yüzbinden fazla müslümanlara kumandanlık ediyor. Seyyid Yahya gibi bir başka seyyid, yüzbinler adamlara emirlik ediyor ve hâkeza. Bu seyyidler kabilesinin efradlarında böyle zahirî kahramanlar çok olduğu gibi; Seyyid Abdülkadir-i Geylanî, Seyyid Ebülhasen-i Şazelî, Seyyid Ahmed-i Bedevi gibi manevî kahramanların kahramanları dahi varlarmış.} Ve öyle bir kesrettedirler ki; o kumandanların mecmu'u, muazzam bir ordu teşkil ediyorlar. Eğer maddî şekle girse ve bir tesanüd ile bir fırka vaziyetini alsalar, İslâmiyet dinini milliyet-i mukaddese hükmünde rabıta-i ittifak ve intibah yapsalar, hiçbir milletin ordusu onlara karşı dayanamaz! İşte o pek kesretli o muktedir ordu, Âl-i Muhammed Aleyhissalâtü Vesselâm'dır ve Hazret-i Mehdi'nin en has ordusudur." Bediüzzaman Said Nursi, Mektubat - 440

  • S.topuz

    20.11.2022 16:09:31

    "Felillahilhamd اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلٰى سَيِّدِنَا مُحَمَّدٍ وَ عَلٰٓى اٰلِ سَيِّدِنَا مُحَمَّدٍ كَمَا صَلَّيْتَ عَلٰى اِبْرَاه۪يمَ وَ عَلٰٓى اٰلِ اِبْرَاه۪يمَ فِى الْعَالَم۪ينَ اِنَّكَ حَم۪يدٌ مَج۪يدٌ duası -umum ümmet, umum namazında, günde beş defa tekrar ettikleri bu dua- bilmüşahede makbul olmuştur ki; Âl-i Muhammed Aleyhissalâtü Vesselâm, Âl-i İbrahim Aleyhisselâm gibi öyle bir vaziyet almış ki; umum mübarek silsilelerin başında, umum aktar ve a'sarın mecma'larında o nuranî zâtlar kumandanlık ediyorlar." Bediüzzaman Said Nursi, Mektubat - 440

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı