"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Mesul olmamak için bir ilâç

Rifat OKYAY
21 Şubat 2018, Çarşamba
İmanın ve İslâmın şartlarını bilmek hayatın içindeki uygulamalarını, tatbikatını ve fiillerini bilmek değildir…

Yani tabir-i diğerle, imanın ve İslâmın şartlarını bilebilirsin, ezberleyebilirsin, ama bunu hayatında uygulamıyorsan, tatbik etmiyorsan, fiiliyata dökmüyorsan bir anlamı yoktur… Bu ancak yüzde yetmiş oranında iman hakikatlerinin Müslümanlar tarafından şer’i hayatın şartlarında uygulanmasıyla muvazene edilerek söylenebilir… Fertler için bu böyle iken umum Müslümanlar için de böyledir. Elzem, en lâzım olan iman meselesi halledilmeden diğer meseleler daima askıda kalır, içi boş kabuk hükmünde olur.

Dinini dünyaya satan adamların elinde ve dilinde Kur’ânî, imanî, İslâmî hakikatler değersizdir ve uygulanmak, hayatta yaşamak için değil, ancak herhangi bir dünyevî menfaate alet etmek, basamak yapmak için vardır ve göstermelik olarak kabullenebilinir…

Şimdi göz göre göre sefihane bir hayale ve münkirâne şartlar içerisinde insanlar küfre giderken; dalâlet bataklığına isteyerek ve severek, koşarak giderken siyasetle uğraşmak; hayatın adiyattan dünyevî meselelerine kapılıp kalmak ve bu şartlarda İslâmî ve İslâmî manaları temsil ediyorum diyebilmek en büyük hata ve en büyük yanlış ve en büyük bir mesuliyettir…

İman her dairede, her meselede ve hayatın her kademesinde illa ki olmalıdır ve lâzımdır. Yoksa hayattaki daireler içerisinde insan boğulup gider… Hem de kendine göre menfaatli ve iyi gördüğü, misk ü amber zannettiği bataklık çamurlarını, pisliklerini isteyerek ve severek eline, yüzüne, gözüne sürerek…

Ahirzamanın ahlâkı bu şekilde ağır bir tahriple bozulması ve dinden uzaklaşmayı sağlaması karşısında bizler bütün gayret ve kuvvetimizle, sadâkatle, sebatla, aşkla, şevkle, dirayet ve ümidle imana, iman dairesine ve iman hakikatlerine çalışmalıyız ve elde ederek hem imanımızı kurtarmalıyız, hem de ehl-i imanın taklidî olan imanlarını tahkike çıkarmaları için yardımcı olmalıyız… Hem de bütün gücümüzle, bütün imkânlarımızla ve bütün çalışmalarımızla…

Dikkatli, sadâkatli ve ihlâslı iman hizmetkârları, uğraştıkları ve kabullendikleri kudsî manaların hayat ve siyaset âlemlerinde, zayi olmaması için özel bir çaba sarfetmek zorundadırlar… Asrın imamının tercihi ve uygulamalarını hiçbir geçerli mazeretle bile değiştirmek ve tevil etmek kimsenin haddi değildir… Hatta “O, bu zamanda olsaydı böyle yapardı” gibi bir sathi cahilâne tevili yapmak bile insanları yönlendirmeye kalkmak bile mesuliyetli ve tehlikeli bir şekilde haddi aşmaktır… Bu konuda yazılanlar ve yapılanlar ortadadır… İyi okumak ise herşeyin ilâcıdır.

Okunma Sayısı: 1674
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
    (*)

    Namaz Vakitleri

    • İmsak

    • Güneş

    • Öğle

    • İkindi

    • Akşam

    • Yatsı