İhlâsı kazanmak ve ihlâslı olmanın birinci basamağı ve evvel temeli ise samimiyettir… Hakikî manada samimî olarak Allah’a (cc) yönelebilmektir… Her şeyi ve her işimizi O’ndan bilip, O’na teveccüh edip, O’na yalvarabilmek ve O’ndan beklemektir… Samimiyet yoksa bile; gaye-yi hayalimiz olmalıdır… Samimiyeti yakalayabilmek için bir çalışma, bir gayret, bir ümid, en azından bir hayalimiz olmalıdır ki, ihlâsı yakalayalım, ihlâslı amellere muvaffak olabilmek için bir adım atmış olalım…

Kendimize, kardeşlerimize, ailemize, hadiselere, çevremize güzel bakabilmekte, güzel düşünebilmekte samimiyetimize arkadaş olmalı, yoldaş olmalıdır… Hayatı, ihlâsla, samimiyetle ve güzel nazarlarımızla kucaklayabilmeliyiz…Ta ki, hayatın da bize gülümsediğini, güzellikleriyle bize baktığını görelim… Hayatı veren ve bütün müştemilatıyla devam ettirene ham edelim, şükür edelim…

Ümidsizlik girdabı ve şevksizlik tuzağına düşmemenin çare-i yegânesi ihlâslı ve samimî olmaktır… Şu hizmet-i imaniye ve Kur’âniye daima bizden ümidle, şevkle, gayretle ve sabırla çalışarak ihlâsı ve samimiyeti elde etmemizi beklemektedir… Genç bir ruhun ve ömrün en güçlü kaynağı; ümidle, şevkle, aşkla ve gayretle Kur’ân hizmetinde sabır göstermesi ve ihlâslı, samimî amellere muvaffak olmasındadır.

Eğer ideallerimiz, gayelerimiz, hedeflerimiz ve şu hizmet-i imaniye ile alâkalı hayalllerimiz varsa… Samimî bir şekilde ihlâsı elde edebilmeliyiz. Şu samimî ihlâs ve samimiyetin tükenmez kaynağı ise iman, Kur’ân, İslâmiyet muhteşem tefsirleri olan  Risale-i Nurlar’ı bıkmadan, usanmadan, sabırla ve devamlı bir şekilde okumak olmalıdır…

Cenâb-ı Allah bizleri ihlâslı, samimî ameller yapmaya muvaffak olarak şu hizmet-i imaniye ve Kur’âniyede muvaffak ve muzaffer kılsın inşallah…