Tarihçe-i Hayat - page 750

talebeler beni üflütmemek için, mahfelde bir kulübecik
yapm›flt›lar. Ben de dört-befl gündür kendi kendime ka-
rar verdim, daha gitmeyece¤im. O malûm zabit adam
vas›ta olup kulübeci¤i kald›rd›lar. Bana da resmen tebli¤
ettiler ki: “Daha camie gitmeyeceksin.” Fakat habbeyi
kubbe yap›p bir heyecan verdiler. Hiçbir ehemmiyeti
yok, hiç de merak etmeyiniz. Tahminimce, her tarafta
haddimden pek fazla teveccüh-i ammeyi k›rmak için, ba-
na böyle baz› bahanelerle ihanet ediyorlar. Eski zaman›-
m› düflünüp, güya tahammül etmeyece¤im. Hâlbuki, Ri-
sale-i Nur’un selâmet ve intiflar›na halel gelmemek flar-
t›yla, hergün bin ihanet ve tazipler de gelse, Allah’a flük-
rederim. Ben ehemmiyet vermedi¤im gibi, buradaki ta-
lebeler de hiç sars›lm›yorlar. Çoktan beri bekledi¤imiz bu
hâdise de inayet-i ‹lâhiye ile hafif geçti. Umum kardeflle-
rime birer birer selâm ve dua ediyoruz.
Said Nursî
„@ò
NUR TALEBELER‹N‹ R‹SALE-‹ NUR’DAN ÇEKMEK ‹STE-
YENLER‹N DES‹SELER‹N‹ BEYAN ED‹P, ÖYLELERE NE fiE-
K‹LDE CEVAP VER‹LMES‹ HAKKINDA ÜSTADIN HÜLÂSA-
LI B‹R MEKTUBU
1
o
¬n
fÉn
ër
Ño
°S /
¬p
ªr
°SÉp
H
Aziz, s›dd›k kardefllerim,
Gayet ehemmiyetli bir meseleyi —bundan evvel size
icmalen beyan etti¤im meseleyi— tekrar size söylememe
kuvvetli, manevî bir ihtar ald›m. fiöyle ki:
aziz:
izzetli, muhterem, sayg›n.
bahane:
as›l sebebi gizlemek için
ileri sürülen uydurma sebep.
beyan:
aç›klama, bildirme, izah.
desise:
hile, oyun, aldatmaca.
dua:
Allah’a yalvarma, niyaz.
ehemmiyet:
önem, de¤er, k›y-
met.
ehemmiyetli:
önemli.
evvel:
önce.
Gayet:
son derece.
güya:
sanki.
habbe:
tah›l tanesi.
hâdise:
olay.
halel:
bozukluk, eksiklik.
hülâsa:
k›saca, özet.
icmalen:
k›saltarak, k›saca, özet-
le.
ihanet:
hainlik, kötülük etme, ar-
kadan vurma.
ihtar:
hat›rlatma, uyar›.
inayet-i ‹lahiye:
Allah’›n yard›m›.
intiflar:
yay›lma, yayg›nlaflma,
neflrolunma.
kubbe:
gökyüzü, sema.
mahfel:
kapal› bölme, oda.
malûm:
bilinen, bilinir olan.
manevî:
manaya ait, maddî
olmayan.
mesele:
önemli konu.
resmen:
resmî olarak, resmî
bir flekilde.
Risale-i Nur:
Nur Risalesi, Be-
diüzzaman Said Nursî’nin
eserlerinin ad›.
selâm:
bar›fl, rahatl›k, selâ-
met ve esenlik dileme.
selâmet:
salimlik, eminlik,
kurtulufl, korku ve endifleden
uzak olma.
s›dd›k:
çok do¤ru, dürüst,
hakk› ve hakikati tereddütsüz
kabullenen.
flükür:
Allah’›n nimetlerine
karfl› memnunluk gösterme,
gerek dil ile gerekse hâl ile
Allah’› hamd etme.
tahammül:
zora dayanma,
kötü ve güç durumlara karfl›
koyabilme, katlanma.
talebe:
ö¤renci.
tazip:
azap çektirme, eziyet
etme, s›k›nt› verme.
tebli¤:
ulaflt›rmak, bildirmek.
teveccüh-i amme:
genel te-
veccüh, umumun, herkesin,
halk›n yönelifli.
Umum:
bütün.
vas›ta:
arac›.
zabit:
subay.
1.
Allah’›n ad›yla. Onu her türlü kusur ve noksanl›ktan tenzih ederiz.
750 |
BED‹ÜZZAMAN SA‹D NURSÎ
E
M‹RDA/
H
AYATI
1...,740,741,742,743,744,745,746,747,748,749 751,752,753,754,755,756,757,758,759,760,...1390
Powered by FlippingBook