Ayrıca yeni transferlerinde gelmesiyle hayli kuvvetlenmişti. Gerçi yenilerden Serdar Aziz ve Sigthorsson milli maç arasında sakatlandılar. Her ikisi de yaklaşık bir ay takımdaki yerlerini alamayacaklar. Cavanda henüz hazır değil, Semih ise sakatlıktan çıktığı için hazırlık aşamasında olduğundan kadroda yoklardı. 

Merak edilen en önemli şey, yeni transfer De Jong’un ilk on birde başlayıp başlamayacağı idi. Riekerink tercihini Selçuk’tan yana kullandı. De Jong yedekteydi. Niçin? Bu merak konusuydu? Çünkü De Jong geldikten sonra orta sahada Selçuk ‘a kadroda yer kalmıyordu. Tolga Ciğerci ön liberoda iyi tuttu. Bir diğer oyuncu Sneijder ise takımın bankosuydu. De Jong takıma girerse Selçuk’a kulübe yolu gözüküyordu. Hafta içi G.Saray yorumlarında hep bu konu işlendi. Hatta devre arası Selçuk’un Çin’e veya Arap ülkelerine transferi kendisi için iyi olur deniyordu. Selçuk’un bir diğer kusuru ise hep yan pas ve geri pas oynaması deniliyordu.

Maçın ilk yarısında G.Saray nispeten iyi oynadı. Golü buldu. Fazla olmasa da bir kaç pozisyonu da vardı. Sadece bir pozisyon verdiğinde Kayseri golü attı. İlk yarı 1-1 bitti. Ancak maçın hakimi G.Saray’dı. Riekerink ikinci yarıya, hafta içi konuşmalardan etkilenmiş olacak ki; Selçuk ve Yasin’in yerine De Jong ve Josue’yi alarak başladı. Birden bire G.Saray oyundaki tüm etkisini kaybetti. Önemli iki puan da uçup gitmiş oldu. 

Bir kere Riekerink’in bu hamlesi son derece anlamsızdı. Hele Yasin‘in yerine Josue’ yi alması büyük bir hataydı. Josue orta sahada serbest oynayan tipte bir oyuncu. Sneijder veya Selçuk ile gerektiğinde değişim yapabileceğiniz bir oyuncu tipi. Riekerink bu değişimle G.Saray’ı tek kanatlı uçak konumuna düşürdü. Sadece Bruma’nın bireysel yeteneklerine bel bağlayan bir takıma dönüştü. Adama acıdım. Garibim bir o kanatta, bir bu kanattaydı.

Riekerink kesinlikle kaptanı Selçuk’a sonuna kadar sahip çıkmalı ve onu asla küstürmemeli. Selçuk bu takımda sonsuz kredisi olan bir kaç oyuncudan biridir. Moralli ve kafası rahat bir Selçuk takımını yine uçurur. Bunu yapacak olanda teknik direktördür. Ayrıca G.Saray’da yerli oyuncuların itici gücü olmazsa, başarı beklemek hayal olur. Hakan Balta, Sabri, Hamit, Selçuk tecrübeli eski oyuncular. Bunlara sorumluluk verilmeyip üzerlerine birleştiricilik yüklemezse, Riekerink kendi ayağına kurşun sıkar. Şayet bu konuyu idrak ederse Riekerink başarılı olabilir. Aksi halde kendisi onlardan önce gider. 

Ayrıca G.Saray bu futbol kalitesiyle geçen yıldan öteye gidemez. Bir an önce yönetim ve teknik heyet  işin başında gerekenleri hayata geçirmelidir. Yani, sahada daha agresif, daha istekli bir G.Saray olmalıdır ki; seyirci de tirübünleri doldursun.