"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Kapitalist Marksistler...

Şükrü BULUT
14 Ekim 2016, Cuma
Avrupa’nın emperyalist kanadı bizim kuşağımıza kapitalistlerle komünistleri karşılıklı can düşmanları olarak göstermişti.

Marks’ın emek-sermaye çatışmasını, fıtratın bir doğrusu olarak kabullenenler, maalesef günümüzdeki “yeni Marksizm”i anlamakta zorluk çekiyor. Yani globalleşmenin beraberinde getirdiği yeni şartlara kendisini uyarlayan Karl Popper’ın bir Marksist, global çatışmacı, insanî değerleri karşıtı veya dolaylı bir demokrasi düşmanı olduğunu yeni nesillere anlatmak zorlaştı. Elektronik medya ile kitleleri hipnotize eden kapitalist komünistler, uydurdukları magazin kültüründe boğmaya çalıştıkları insanlardan anlama ve idrak melekesini de kaldırmaya çalıştıklarından, doğruları topluma aktarmanın belki de en güç zamanlarını yaşıyoruz. 

Karl Popper’ı liberal olarak modern toplumlara takdime çalışan sempatizanlarının cevaplayamadığı onlarca soru, açık toplumcuların mahiyetlerini gizlemelerini engelliyor. Yeni Marksistlerin neden alın teri ve emeği unuttuklarını bilen var mı? Onların liberal politikalarıyla işçileri ve sendikaları sermayedarlara kimler sattı? Turuncu, pardon sarı sendikacılığın kaynağı neresidir? Bu ”yeni Marksistler”in bankerlik merakları, yağma sermayelerle kurdukları fonların durumu, global bir çete halinde fukara milletlerin servet ve rızıklarına akbabalar halinde saldırmalarının sırrı, elde ettikleri devasa sermayelerle kurdukları “ekonomi ön tahmin merkezleri,” enstitülerinde geliştirdikleri negatif sosyal projeler, dünya insanının gıdasını temin edecek tarım alanlarına ilgileri ve güney Amerika’da el koydukları hayvancılıklar ve büyük araziler... Daha yüzlerce soru…Fakat bunlardan hiçbirine doğru cevap alamazsınız.

Neoliberallerin mahiyetini anlayamayanlar; ne bizdeki kalkışmaları, ne ahlâkî çöküşleri ve ne de toplumun yakalandığı kaosu anlayamaz kanaatindeyim. Bu konulara dudak bükmek, modern ihtilâl ve dönüşümleri doğru anlamamızı geciktiriyor. 

EMEK SERMAYE ÇATIŞMASINI ÇIKARANLAR SEMAVÎ DİNLERE DÜŞMAN KAPİTALİSTLERDİ...

Bütün dinsizlik ideologlarının Kuzey Avrupa’dan çıkması elbette tesadüf olamazdı. Çok ilginçtir ki bu düşünürler, çok zengin ve müreffeh ailelerin çocuklarıydı. George Soros, Marc Zuckerberg veya Michael Chrowkoski Avrupa, Rusya ve Amerika zenginleri kadar zengin olmasalar da o dönemin zenginlikte ileri gelen anne babalarından doğmuş, en ileri eğitim imkânlarından faydalanmış ve çoğu kendileri gibi Musevi olan çağdaşlarından aldıkları maddî-manevî desteklerle 19. yüzyıl sonu ile 20. yüzyılın başlarındaki şartlarda Avrupa’da şöhretleri yayılmıştı: Karl Popper, Leo Strauss, Sigmund Freud, Marx Horkheimer, Theodor W. Adorno ve diğerleri… İaşe derdi, geçim sıkıntısı ve parasızlık gibi insanlık ortalamasının gailelerinden uzak yaşayan bu filozofların Marksizm ve Freudizm temsilleri, bize Bediüzzaman’ın “şimal cereyanı” tabirini tedai ettiriyor. Oligarşi ailelerinin çocukları, kendi dönemlerinin kapitalini -bilhassa Avrupa’da- kontrol noktasında büyüdüler. 

Bu husus yalnızca Marksizme çalışan Avrupalı feylesoflarda ortaya çıkmıyor. Türk solunun veya Türkiye komünistlerinin bütün teorisyenlerini ve üst temsilcilerini de bu karede incelemekte fayda var. Türkiye solunun elit temsilcilerinin birçoğu 12 Eylül’den sonra Popper’ı izleyerek genç ve ihtiyar işveren derneklerinin yönetici kadrolarına kadar yükseldiler. Marksistlerin emek, işçi ve köylü sınıfına dahil olmadıkları zamanlarda onlardan görünmeleri mi daha çok insanlığa zarar verdi, yoksa liberal, demokrat ve insanî değerlerin yanında olmadıkları halde bugün için öyle görünmeleri mi daha fazla zarar veriyor tartışmasını yapacak elbette bizleriz. Her iki halde de semavi dinlere, insanî geleneğe ve demokrasiye düşman olan bu ideolojinin insanlığı çok derinden aldattığı ve demokrasilere darbe vurduğu, bir hakikattir. 

DÜNYA SERMAYESİNİ KOMÜNİSTLER Mİ İDARE EDİYOR?

Evvelâ müdahaleci sermayenin bir yerde toplandığını kimse iddia edemez. Fakat organize olmuş küçük bir azınlığın dünyayı saldırılarıyla perişan ettiğini de görüyor ve biliyoruz. Birbirleriyle irtibatlı, aynı ideoloji ve menfaatler etrafında kilitlenmiş banka ve fonların, başta Amerika ve Avrupa olmak üzere dünya ekonomilerine yaptıkları saldırıları geçmişte yaşadık. 2008’deki saldırının Amerika ve Avrupa halklarında oluşturduğu fukaralığı istatistikler kaydettiler. Bugünlerde yine komünist kapitalistlerin Amerika’dan Avrupa’ya yeni bir taarruz başlatacaklarına dair sosyal medyada çok haberlerle karşılaşıyoruz. 2011’den bu yana AB’ye yönelttikleri taarruzun sebebini, dünya barışının çekirdeğini korumak isteyenler çok iyi biliyorlar. Fakat insanın eğitim ve medya aracılığıyla ahlâken çökertilmeye çalışıldığı bir zamanda, siyasetle devlet idaresine gelen insanların veya politikacılar tarafından tayin edilen bürokratların satın alındığı bir ortamda barışı ve barışın çekirdekleri konumundaki yapıları korumak zorlaşıyor.

“Yeni Marksist”lerin AB’ye düşmanlıklarının sebebini okuyucularımız biliyorlar. Demokrasinin gereği olan düzeni, şeffaflığı, temel hürriyetleri, genel ahlâkı ve sermayenin adaletli dağılımını istemeyenler, AB’nin dünyaya bir ölçü getirmesini de istemiyorlar. Fukara ülkelere ve sıkıntıya girebilecek diğer sermayelere hücum etmek üzere, hukukun üstünlüğünün olmadığı bölgelere konuşlandırılmış fonlarıyla neolibereller, her gün yeni bir avın peşinde koşarken, sosyal devletler çöküyor ve insanlık yeni ekonomik krizlere düçar oluyor. Bunlar kapitalist değil, Marksisttirler... Avrupalı sosyal demokratların “çekirge sürüsü,” Amerikalıların “köpek balığı” benzetmeleri, onların tahribat, yağma ve sömürüde sınır tanımamalarına teşbihtir.. 

Okunma Sayısı: 3482
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Abdurrahman KOÇAK

    15.10.2016 12:25:25

    Bizim ülkemizde olduğu gibi diğer tüm ülkelerde ana akım medyayı kontrol eden neoliberaller hedeflerine kolayca ulaşabiliyorlar...Ana akım medya kontrol edilince gerçek manada demokrat olan demokrasiye sahip çıkacak siyasetçilerin önü kesiliyor.

  • Abdurrahman KOÇAK

    15.10.2016 12:21:54

    Kurulu bir düzen var ve dünya ölçeğinde ekonomileri kontrol altında tutuyor.Kapital bunlarda olduğu için tüm yeni icatlarıda bu gruplar arge yatırımları ile kullanıma sunuyorlar.Yeni teşekkül eden sermayedarlar başlangıçta bunlara karşı olsada ilelleyen süreçte sundukları kolaylıklar karşısında entegre olmak yada takipçi olmak zorunda kalıyorlar.Çünkü sermaye sahiplerinin ideolojisi yoktur,kazanmak ve emvalini kaybetme zaafiyeti vardır.Siyasi iktidarlarıda ekonomiye hakim olanlar belirlediği için siyasetçinin bunun dışına çıkma şansı kalmıyor.

  • Dogu Bati

    14.10.2016 20:56:43

    Insanlar dogruyu yanlistan, helali haramdan ayirmakta, gecimini kazanmakta zorlandigi, paranin esiri oldugu bir zamanda. Para sihirbazlarinin, cegirge sürülerinin, köpek baliklarin ellerinden geldigince ve bütün gayretleri ile insanligi kaos ve kriz ortamina itmekte birbirleri ile yaristiklari bir zamanda. Insanlik icin mücadele etmek ve dünyanin ömrünün uzamasinda calismak herkesin isi olmamali.

  • Demokrat Avrupa

    14.10.2016 20:33:47

    Ekonomik krizler`den faydalanmak isteyenler krizlerin cikmasini beklemeyecekler. Bizatihi kendileri krizlerin cikmasini isteyecekler ve krizlerin cikmasinda katkida bulunacaklar.

  • sultan selim

    14.10.2016 17:08:36

    çok üst perdeden yazılardan bir yazı daha. bunları okuyacak ya da anlayacak kaldı mı acaba. ekmek mi hürriyet mi sorusunu sordurmaya benziyor bu. herkesin ekmek cevabını beklerken hürriyet cevabını almaları gibi bişey. selam ve dualarla

  • A.Said

    14.10.2016 15:06:12

    Çok yeni yaklaşımları yazıyorsunuz...Risalelerdeki izdüşümleriyle beraber yazarsınız,daha çok istifade ederiz.. Tebrik ediyorum.

  • Yolcu Nutcu

    14.10.2016 14:17:14

    Modern Komunizmin kodlarını deşifre eden yazılarınızı ufuk açıcı buluyorum. Risale-i Nurla örtüşen yorumlarınız aynı zamanda bilimsel olması açısı açısından ilgimi çekiyor. Merakla bir sonrakini bekliyorum, selamlar..

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı