"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Zübeyrî çizgi birleştiricidir

Şükrü BULUT
04 Nisan 2016, Pazartesi
Bundan önceki yazımızda ifade ettiğimiz gibi, Zübeyrî çizgi ifadesini ilk dillendirenlerin niyetleri; cemaati toplamak, Nur dairesinde felsefe metoduyla yapılmak istenen tahripkâr bid’aları durdurmak ve Nur Talebelerinin şahs-ı manevisine kuvvet vermekti.

2003-4 yıllarında bu ifade kısa zamanda Nurcuların efkâr-ı ammesinde kabul gördü. Nur Talebelerinin fıtrî tarihçelerini de seslendirdiğinden, kısa süre içinde yükselen değer haline geldi. 

Bildiğiniz gibi, yükselen değerlerin, öne çıkmış markaların ve güzel hizmetlerle halk içinde temayüz etmiş insanların imtihanları şiddetli geçer. İstismarları ve kullanılmaları hep mümkündür. Bu kaide Zübeyrî çizgi için de geçerlidir düşüncesindeyiz. Bazı insanların iyi niyetle, kendilerine göre yanlışçıların karşısına Zübeyrî çizgi ile çıkmaları, bütün Nurcuların ve belki de Müslümanların malı olan bu manevî değeri, kendi şahsî menfaatleri için kullanmaları tehlikesine yol açabilir. Bu ise hem bu ibareyi kullananlara, hem Zübeyrî çizgiye ve hem de Risale-i Nur’un şahs-ı manevîsine büyük zararlar getirir. Hiçbir cemaatte, hiçbir meşverette murakabe ve muhasebesi yapılmaksızın, uluorta Zübeyrî çizgiyi kendi muhaliflerine kalkan olarak kullananların, hukuk önünde de sorumlu olduklarını her akıl sahibi anlayabilir.

Zübeyrî çizgi  ve Yeni Asya münasebeti

Bütün Nurcular bilirler ki, Yeni Asya; haftalık İttihad gazetesinin devamı olarak ve Üstadımızın- iki-üçü müstesna- bütün talebelerinin iştirak ettikleri bir meşveretin neticesinde, 21 Şubat 1970’te hayata gözlerini açtı. Şahs-ı manevînin ittihadına, tesanüdüne ve deccaliyet karşısındaki sebatına yardım maksadıyla çıkarılmış günlük bir lâhika idi Yeni Asya. Başka hakim cereyanların akıntılarına kapılmamak için; günlük, siyasî, içtimaî ve iktisadî hadiseleri Risale-i Nur zaviyesinden değerlendiren heyetlerin, Nur Cemaatine fedakârane bir yardımı idi. Medreseler harıl harıl Nurlarla meşgul olup, iman ve Kur’ân hizmetine talebe yetiştirirken, Yeni Asya da onları gelecek tehlikelere karşı haberdar edecek, onların hariç ve dahildeki düşmanlarına karşı gözü ve kulağı olacaktı. Yalnız Nurcuların değil, bütün ehl-i imanın yardımına koşan bir dâvâ vekili olacaktı. Zira Risale-i Nur’un şahs-ı manevîsinin âlem-i İslâm’ı ve İttihad-ı İslâm’ı ilgilendiren pek büyük bir vazifesi vardı. 

Zübeyir Ağabey buna mümasil daha yüzlerce maksat ve gayeye binaen Yeni Asya’yı meşverette desteklemişti. Ankara Cebeci’de gazetenin bir cami önünde satılmasına, yanında bulunan fedakâr bir ağabeyle yardımcı olurken de; tiraj olarak da hedefi yetmiş-seksen bindi. Geçmişin bu büyük, küllî, kucaklayıcı ve ehl-i imana ümit olucu münasebetini basit tarafgirliklerle bilmeden tahrip etmeye yönelenleri ikaz etmenin, Risale-i Nur’u okuyan herkesin vazifesi olduğuna inanıyoruz. 

“ZÜBEYRî ÇİZGİ” TEKELCİ BİR TAVRA HAPSEDİLEMEZ

Bu hususu daha iyi anlayabilmek için Üstadın Divan-ı Harp’te kendisini yargılamaya çalışan mahkeme heyetine yönelttiği soruya tekrar bakmak gerekiyor: “Sekizinci sual: Bir fırka kendisine bir imtiyaz taksa, herkesin en hassas nokta-i asabiyesine daima dokundura dokundura zorla herkesi meşrûtiyete muhalif gibi gösterse ve herkes de onların kendilerine taktığı ism-i meşrûtiyet altında olan muannid istibdada ilişmiş ise, acaba kabahat kimdedir?” (Divan-ı Harb-i Örfi s. 48)

Bu müşahhas örnekte anlatılan çerçevede, Zübeyrî çizgi tekelci bir tavra hapsedilemez.

Aynı şekilde Bediüzzaman’ı  ve Risale-i Nur’u basın-yayın diliyle tüm dünyaya  duyurmaya çalışan Yeni Asya da.

Misyonu, dünyadaki dinsizliğe ve âlem-i İslamdaki nifaka, Kur’an’ın zamanımızdaki manevî tefsiri olan Risale-i Nur ile mukabele olan ahir zamanın bu muhteşem cemaati, bu tarz tekelci ve dışlayıcı yaklaşımlara karşı da çok dikkatli olmalı ve muhabbetten taviz vermeden yoluna devam etmeli.

Okunma Sayısı: 3606
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Bekir

    11.4.2016 13:52:55

    Bu çizgi kimsenin tekelinde olamaz... olmamalı... Olursa: " Tesadüm-ü efkârdan ve tehalüf-ü ukulden hakikat tamamıyla tezahür eder". Hkikatına muhalif olur... Herkes Zübeyri çizgiyi "Benim çizgim desin" Yeni asya gibi nice hakikat aşıkları-meşveretle işleyen hizmet ekolleri çıksın... Bizde Yeniasya ekolü olarak onları alkışlayalım. Kuvvet verelim. Kuvvet alalım. Hakikat neşvü nema bulsun. "Kuvvet vermek ve almak ve teselli etmek ve müteselli olmak ve hakiki bir tesanüdle kudsî hizmete sebatkârâne devam etmek ve güzel seciyelerinden istifade etmek" Niyetiyle .... İnşaALLAH... Selam ve dua ile..

  • feyzi arslan

    5.4.2016 14:48:33

    Yeni Asa meşrebi: İman ,Kur'an hizmetinde Risale-i Nur'ları bir proğram olarak kullanmak tır. Bu konuda TAŞ KAFALI OLMAKTIR. YENİ ASYA'NIN dışında kalan Ağabeylerin öne çıkan şahsiyetlerinin aksine Yeni Asya Risale-i Nur'ları hizmetin merkezine koyarak ve Risale-i Nur düsturlarına dayanan bir şahs-ı manevi asıldır. Şahıslar hiçtir. Ağabeylerin postnişinlik vadisinde cirit attığı ortamda bizimde Zübeyri Çizgiden bahsetmemiz şahsiyetler vadisine dahil olduğumuzu akla getirebilir.Bunu tashih etmek ile,bunu bahane ederek yüklenmek ayrı şeydir...

  • feyzi arslan

    5.4.2016 14:29:28

    Yeni Asya'ňın misyonunun Zübeyri çizgi olak adlandırılması, Yeni Asya nın İman kur' an hizmetinde Risale'e Nur'un bir naşir-i efkârıdır olduğunu,Zübeyri çizgi sözünün benimsenmesini ise ZÜBEYİR Ağabeyin hizmette Risale-i Nur proğramı dışında aklını karıştırmama(taşkafalı) olduğunu Yeni Asya yönetim kurulu üyesinin bunu anlamaması mümkün olmadığına göre,belkide "Zübeyri cizgi" nın isim babası olan zatınızın karmakarışık fikirler serdetmesini anlayamadım.Belkide birilerine bir mesajı veriyor olararak değerledirdim.Bu yazınızı ve son günlerdeki davranışlarınızı ve davranışlarınızın muharriki konuların içinde,belkide tam ortasında olduğumdan bu manasız tavırlarınızı kınıyor,,istikâmetli yolu bulmanızı diliyorum.

  • Abdullah Mümin

    5.4.2016 14:27:54

    Zubeyri çizgi birlestiricidir amenna. Zübeyir abi yi anlatırken risale i nura perde etmekten sakinalim. Başka cemaatlarda onu misal gösteriyor. Ama bütünüyle mi orası şüpheli. Zubeyri cizgi yazınız geçmişte daha tesirli idi. Şimdi sanki biraz ihlasiniz zayıf gibi geliyor. Hayırlısı.

  • recep bilik

    5.4.2016 00:52:31

    üstad ne demiş zübeyir abi için:herkesi yoldan çıkarabilirler ama bir tek bu taşkafayı çıkaramazlar.eğer bir nurcu ben zübeyri çizgiyi takip ediyorum diyorsa lamı cimi yok bu işin.her şeyiyle imani ve siyasi ne kadar yol varsa hepsine gidecek.böyle yazılar yazmak nereden icap etti acep.yazarımız bir yorum yaparsa çok iyi olur.maksadı nedir?ne demek istiyor öğrenelim.

  • Abdulbaki Saraylı

    5.4.2016 00:00:19

    Bu çizgi, haricî tesirlerden de muarradır. Toprağa benzer. Te’sire kalkışan güneş de olsa yedi ışıkcığını bünyesinde istihale makinasına atar: Bazen gül-lâle, bazen de başka çiçekler gibi o te’siri dışa vurur. Böyle olunca da ruhî rahatsızlıklara sebep kıskançlık, rekabet ve hodgâmlık gibi arızalardan kişiyi kurtarır. Burada siyasî hesap da olmaz. Tevekkül, teslimiyet ve nura sadakatin tüm siyasî oyunları; komitacılık, tarafgirlik ve nifağı bertaraf edeceğine inanılır. İhanet ve tahribe varmamak şartıyla Zübeyrî çizgiyi; fikrî paylaşımı, karşılıklı mütaalayı, nezih münâzarayı ve fikrine muhalif de olsa birlikte hareketi öngörür. Dâvâ içinde ferdin; kendisini seven-sevmeyen, taraf olan-olmayan anlayışını ihtilâlci bulur. Kur’ân dâvâsında faydalı olabilecek her ses, nefes ve hareketin istihdâmını esas alır. Küçük kusurlardan zayiata müsaade etmez. (2.4.2004 Şükrü Bulut)

  • Ali Tam

    4.4.2016 18:57:15

    Hangi günahsiz ilk tasi kime attigi ne makaleden ne de yorumlardan belli. Belli ki muhatap yine sari cizmeli Mehmet aga. O degil mi herseyi tekeline almak isteyen paralel dünyanin adami?

  • Davut Yıldırım

    4.4.2016 18:17:52

    Süfyana hizmet edenlere azamı hayr deyip destek olanlarla neyin birleştiriciliğidir . Halkçılardan daha fazla zararı oldu bize diyen Zübeyr abiyi anlamayanlar hakikat eleğinde elenmeğe niyet , Şahin tokmak abiye katılıyorum yolun açık olsun .Süfyana hizmet edene destek olanlarla birlik ol .

  • Yolcu Nurcu

    4.4.2016 17:42:55

    Cemaatler içerisindeki bir takım güncel veya olmuş bitmiş hususlar,ister 3 ister 300 kişilik meşveretlerde konuşulmuş olsun oraya mahremdir. Bu yazıyı ve altındaki yorum köşesini o hususlara gönderme yapmak için kullanmak Nur Talebesine yakışmaz. Sosyal Meyada meşveret de olmaz, meşverete müteallik konularda veya cemaati içi işleyişi ilgilendiren hususlarda uluorta konuşmak da olmaz. Olursa fitneye bir çıra atmaktan başka bir şeye yaramaz, "..saadet-i ebediye zararına, mânâsız, lüzumsuz, zararlı, kederli, hodfuruşâne, sakîl, riyâkârâne bazı hissiyat-ı süfliye ve menâfi-i cüz’iyenin hatırı için ihlâsı kırmakla, hem bu hizmetteki umum kardeşlerimizin hukukuna tecavüz, hem hizmet-i Kur’âniyenin hürmetine taarruz, hem hakaik-i imaniyenin kudsiyetine hürmetsizlik etmiş oluruz."

  • Abdurrahman KOÇAK

    4.4.2016 17:13:00

    Zübeyir Gündüzalp ı izlemek, Risalei Nurlara başından son noktasına kadar bağlanmak ve sadık kalmak demektir.Zübeyir Gündüzalpı örnek almak demek çok net bir şekilde a) CHP ye b) Irkçı partilere,c) Siyasal İslamcılara ve her türlü türevlerine kati surette taraftar olmamak destek vermemektir.Fakat maateessüf Yeni Asya çizgisinden ayrılan arkadaşlarımız ayrıldıkları günün ertesi gününde davranışları ve yayın araçlarında siyasal islamcılara ve türevlerine ittihadi islam tezi ile destek vermeye başlıyorlar. Ve ayrıldıkları Yeni Asyayı ve Yeni Asya takipçisi arkadaşlarına muarız oluyorlar tezyife hakarete başlıyorlar. Bu tecrübelerden sonra yinede müsamaha yapılmalımı,bu konuda istişarede görüşülüp karara bağlandığı zaman Risalei Nurun prensiplerinin dışına çıkılmamış olur ve yola devam edilir.Böylece sistem kişileride şefkat ve müsamaha açışından rahatlatmış olur.

  • Selman Toprak

    4.4.2016 16:38:38

    Gazete lisanıyla farklı Kanaatler belirtilemeyecekse neden gazetemizde "yorum" hakkı tanınmış? Pohpohlamak için mi? Ya da şöyle sorayım; mâdem nâşiri efkârımızdır, o zaman bu yazı efkârımıza muvafık görülmüş ki yayınlanmış. Siz de buna olan itirazınızı yetkilere değil de bu zeminde yapıyorsanız; nâşir-i efkârınıza muhalefet etmiş olmuyor musunuz? Keskin sirke küpüne zarar. Tarih şahittir ki; hadiseler karşısında ifratkâr bir duruş sergileyenler, itidale karşı çıkanlar; hep zarar görmüşler ve düne kadar ifratla savundukları şeye düşman olmuşlardır. Mesleğinin muhabbetiyle yaşamak; Risale-i Nur'un bir esası olan şefkat sırrına zıt değildir. Nurculuk bir meslektir. Sahabe mesleğidir. Doğrudan Kur'an ve sünnet yoludur. Meslek umdelerinde hata edenler daire dışına çıkmış olmazlar, atmak da kimsenin haddi değildir.

  • İ.Seyda

    4.4.2016 16:27:37

    ZÜBEYRİ ÇİZGİ ÖTEKİLEŞTİRMEZ-3 Bir şekilde diğer talebelerin etrafında toplanmış hizmetleri yok saymak, ittihad-ı islamı” tesis edecek Nur Talebelerine, hususan Yeni Asya Camiasının şiarı olamaz. Bu açıdan da ittihad, “gel, bana tabi ol, gel ve sen de benim gibi düşün” anlayışıyla yeşermez. Özetle “Zübeyri Çizgi”dir diyerek, Risale-i Nur’a hizmet etmiş diğer talebelerin yok sayılmasını yukarıdaki sahabe örneklerini de dikkate alarak değerlendirilmesinin faydalı olacağını düşünüyorum. Bununla birlikte RESMİN İÇİNDEKİ BİR PARÇA HER ZAMAN DAHA ANLAMLI olabilir. Bazılarımızın tercih ettiği ve örnek aldığı bir “talebe” de olabilir. Buna da kimsenin bir diyeceği olmamalıdır.

  • İ.Seyda

    4.4.2016 16:26:39

    ZÜBEYRİ ÇİZGİ ÖTEKİLEŞTİRMEZ-2 Yukarıdaki yaklaşımları dikkate aldığımızda sahabinin pek çoğu hakkında methedici rivayetlere ulaşmak mümkündür. Bununla birlikte duruma göre sahabe hakkında söylenen hadisler olsa da, onların hiçbiri Hz. Ebu Bekir’in, Hz. Ömer’in, Hz. Osman’ın ve Hz. Alinin derecelerine ulaşamazlar. Ne var ki, bu durum diğer sahabileri sükut ettirmemizi gerekmez. Ya da tek sahabi Hz. Ebu Bekir’dir, Hz. Ömer’dir dersek hakka haksızlık etmiş oluruz. Hz. Ali için söylenen “Mûsa’ya nisbetle Harun yerindesin” sözünü görür de, Hz. Ebu Bekir için söylenen sözleri görmezsek hak, hikmet ve adaletle tecelli etmez. Bir de İhlas Risalesi’ndeki önemli düsturu hatırlamak gerekir: “faziletfüruşluk nev'inden gıpta damarını tahrik etmemek.” İhlasın önemli düsturlarından biridir. Bu açıdan hepimiz Üstadın talebelerinden bazılarını ön plana çıkarabiliriz. Lakin bu diğerlerinin değersiz olduğunu göstermemelidir.

  • İ.Seyda

    4.4.2016 16:23:59

    ZÜBEYRİ ÇİZGİ ÖTEKİLEŞTİRMEZ-1 Makalenin içeriğine genel olarak katıldığımı ifade etmeliyim. Üstada hizmet etmiş talebelerin hepsi aslında bir bütündür; bütünün içinde hepsinin hissesi vardır. Konuyu Hz. PEYGAMBERİMİZİN BAZI HUSUSİ ZAMAN VE ZEMİNLERDE SAHABELERİN O ANKİ DAVRANIŞLARINA VURGU YAPARAK, onlar hakkında söylediklerini dikkate alarak anlayabiliriz. Mesela Peygamberimizin bazı sahabeler hakkında söyledikleri: -“Ey Ebû Bekir, şüphesiz ümmetimden cen¬nete ilk giren sen olacaksın” , -“Şüphesiz sizden önceki ümmetler içinde ilham sahibi kişiler bulunurdu. Eğer benim ümmetimde böyle biri varsa o da Ömer’dir.” demiştir. -Hz. Ali için, Ali’ye: “Sen bana Mûsa’ya nisbetle Harun yerindesin. Ne var ki benden sonra peygamber yok¬tur”

  • Toygar

    4.4.2016 16:02:42

    Yorumumda ne gibi bir mahzur gördünüz de yayınlamadınız ki. Bu yazıyı yayınlıyorsunuz, benim yorumum mu kesik yedi. Canınız sağolsun. Herhalde meşveret kararıdır, değil?..

  • Toygar

    4.4.2016 13:55:09

    Örnek mükemmel. Tespit harika. İfade veciz. Anlayanlara elbette! Hissedebilenlere... Yargılananlar bilir, yargılayanlar değil; ötelenenler bilir, öteleyen değil; düşünenler bilir, konuşanlar değil!.. vs. vs.. Bu arada bayilerde önceden bulamadığımız Yeni Asya'yı bayiden parasıyla almak büyük mutluluk oldu! Parasını verip, "Yeni Asya alacağım" deyip, 1 tl yi uzatmayı özlemişim! Allah bu kayyımları bildiği gibi yapsın da, hayra vesile oldular şimdi ne diyeyim :)

  • AHMET AYDIN

    4.4.2016 13:47:52

    ''Şahs-ı manevînin ittihadına, tesanüdüne ve deccaliyet karşısındaki sebatına yardım maksadıyla çıkarılmış günlük bir lâhika idi Yeni Asya.'' demişsiniz. ---şimdi de günlük bir lahika değil mi Yeni Asya? "Başka hakim cereyanların akıntılarına kapılmamak için; günlük, siyasî, içtimaî ve iktisadî hadiseleri Risale-i Nur zaviyesinden değerlendiren heyetlerin, Nur Cemaatine fedakârane bir yardımı idi." demişsiniz, --şimdi de Yeni Asya fedakarane bir yardım yapmıyor mu? "Medreseler harıl harıl Nurlarla meşgul olup, iman ve Kur’ân hizmetine talebe yetiştirirken, Yeni Asya da onları gelecek tehlikelere karşı haberdar edecek, onların hariç ve dahildeki düşmanlarına karşı gözü ve kulağı olacaktı." demişsiniz, ---Yeni Asya tüm baskılara rağmen bu görevini en güzel şekilde yapmıyor mu? "Yalnız Nurcuların değil, bütün ehl-i imanın yardımına koşan bir dâvâ vekili olacaktı." demişsiniz, ---Yeni Asya tüm ehl-i imanın yardımına koşan bir dava vekili değil mi? ben anlayamadım kardeşim.

  • şahin tokmak

    4.4.2016 12:22:01

    81 Odalı bir evde, hem de en büyük evde kavga çıkar. Sonra 81 odanın temsilcisinin meşveret ve şuura dediği meşru meşvereti kabul etme. Sonra 81 odaya mesaj çek. sen bir kere kendi bulunduğun, odandaki birliği beraberliği sağla. Önce odanla anlaş. Ben meşverete uyuyorum de. Sana ne diyecekler bekle gör. Sen bir yolculuğa çık. Seni yıllarca tekmeleyen yok etmeye çalışanı getir alkışlat. Sonra ben masumum. Yolcu yolunda gerek. Yolunu çizmişsin. Senden öncekilerde Rıza-ı ilahi olan Allah Rızasından başka bir beklentisi olmayanları terk etmişti. Mal mülk hepsi yalan, birazda sen oyalan. Testi kırılmış yapıştırmak çare değil. Yolcu yolunda gerek.

  • halil

    4.4.2016 12:07:26

    Bazı şahısların hareketleri, Yeni Asya'nın birleştiriciliğine halel getiriyor diye düşünülüyorsa, bu meselenin onlarla hususi olarak konuşulması gerekir, eğer hususi ikaz yapıldığı halde dinlenilmiyorsa, bu mesele gazete lisanıyla değil, meşru platformlarımızda konuşulmalı, lütfen dikkat, niyetlerimize halel gelmesi...!!!

  • halil

    4.4.2016 11:54:24

    Yeni Asya hakta ittifaktır, hakta birleştiricidir...!!!

  • BOYACI

    4.4.2016 09:55:04

    Zaman cemaat zamanıdır, şahıs zamanı değil diyen bir Üstadımız var. Elimizde Risale-i Nur külliyatı var. Risale-i Nur herkesin istidadına göre ders verir, eğer sen onu zorlarsan taklidin kapısını açarsın.Herkes bir meşrepte olmaz gerçeği zedelenir.Şimdi Zübeyir abi gelse ve şu halimize bir baksa, kendisi üzerinden yazılıp söylenenlere sevinebilir mi? Ziver'i,Zübeyir abi yapan Risale-i Nurdur.Hani bir söz vardır ya "Başkasının yürüyüşünü taklit ederken kendi yürüyüşünü unuttu" diye! Herkes kendi kaldırabileceği yükü almalı diye düşünüyorum.

  • Osman Yıldırım

    4.4.2016 09:20:45

    Evet Şükrü hocam; bu cemaat yoluna devam etmeli ancak bu cemaatin önüne o kadar çok engel çıkıyor ki hangi biri ile uğraşsın. dışarıdan gelen engelleri aşmak bir bakıma kolay ancak içeriden gelen engel ve celmelemelere ne demeli. adam yıllarca yeni asya okumuş ve omuz omuza bu davayı sırtladığımız kişi basit bir hesapla Yeni Asya ve cemaatine muhalefet ediyor,destek vermediği gibi düşman olanlardan daha fazla Yeni Asya nin düşmanı olma vazifesini yüklenmiş onu yok etmekle meşgul ışte bunu anlayabilmek çok zor bir mesele olduğu gibi buna karşı mücadele etmek çok zor bir konu,tabii demek ki ahir zamanın imtihanlarindan biri de bu diye düşünüyorum.İnşallah cenab i Allah imtihanimizi kolay eylesin. kaleminize yüreğimize sağlık selam ve hurmetler

  • Ömer faruk ÖZAYDIN

    4.4.2016 01:52:38

    Yazarımız bizim senelerdir söyleyegeldiğimize vurgu yapıyor.Evet bunları yazmak mühim ancak hayata geçirmek daha mühim.Herkesin tahkik ehli olmadığını bilerek, ince mes'eleleri dayatmacı bir uslupla ağabeylik yapmaması gerekenler;tam tersi yaklaşımlarla, farklı anlayanları dışlamakla kalmaz büyük fitnelerin müsebbibi olurlar ki olmuşlardır. Muhabbetin ve uhuvvetin esası adımlarını zaiflere göre atmak ve rahvan gitmektir.İlla benim gibi anlayacak demek o bildiği meseleyi de bilmiyor demektir.

  • hasan Muharrem okur

    4.4.2016 00:23:51

    Ağabey yazınızınızı tam anlayamadım

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı