"Ümitvar olunuz, şu istikbal inkılâbı içinde en yüksek gür sada İslâm'ın sadası olacaktır."

Piyasalar

Bediüzzaman’ın Eskişehir Müdafaası ve İnsan Hakları - 1

Yunus İkbal Kaya
16 Mart 2024, Cumartesi
Bediüzzaman’ın Eskişehir yargılamalarında yaptığı müdafaalarını okurken oldukça ilginç bir husus dikkatimi çekti.

“Suçların ve cezaların şahsiliği, masumiyet karinesi, kanunsuz suç ve ceza olmaz, eşitlik, din ve vicdan özgürlüğü, adil yargılanma ve savunma hakkı, ifade özgürlüğü” gibi birçok insan haklarına ilişkin çok dikkat çekici ve döneminin kabul edilen sistematiğinin çok ötesinde tespitleri var.

Eşitlik

İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi’nin ilk maddesinde “Bütün insanlar hür, haysiyet ve haklar bakımından eşit doğarlar. Akıl ve vicdana sahiptirler ve birbirlerine karşı kardeşlik zihniyeti ile hareket etmelidirler.” ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinde “Hukuken temin edilmiş olan tüm haklardan yararlanma, cinsiyet, ırk, renk, dil, din, siyasi veya diğer kanaatler, ulusal ve sosyal köken, bir azınlığa mensup olma, servet, doğum veya herhangi bir diğer statü bakımından hiçbir ayrımcılık yapılmadan sağlanır. ” denilerek eşitlik kavramlarına dikkat çekilmiştir. Üstad Bediüzzaman Said Nursi Eskişehir savunmasında;

“Hem madem laik cumhuriyet, prensibiyle bitarafane kalır ve o prensibi ile dinsizlere ilişmez, elbette dindarlara dahi bahaneler ile ilişmemek gerekir” diyerek ifade etmiş, herkesin dindar olsun dinsiz olsun kanun önünde eşit olması gerektiğine dikkat çekmiştir.

Din ve Vicdan Özgürlüğü

Dikkati çeken bir diğer önemli husus din ve vicdan özgürlüğü ilkesidir. Bu ilke İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi’nin 18. ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 9. Maddesinde ele alınmaktadır. Bediüzzaman müdafaasında bu ilkeye birkaç kez yer vermektedir.

“Hükümet ele bakar ve zahire dikkat eder. Kalbe bakmak, gizli ve hususi işlere bakmak hakkı yoktur. Herkes kalbinde ve hanesinde istediğini yapabilir ve padişahları zemmeder, beğenmez”

“Hiçbir kanun tarik-i dünya olanlara ve ahirete kendi kendine çalışanlara ilişmez” “Hususi işlere, hususan imani ve vicdani olsa, hürriyet-i vicdan düsturu, onun serbestiyetini temin eder”

“Nasıl ki Hükümet-i Cumhuriye dini dünyadan tefrik edip bitarafane kalmak prensibini kabul etmiş; dinsizlere dinsizlikleri için ilişmediği gibi; dindarlara da, dindarlıkları için ilişmemesi o prensibin icabatındandır.”

İfade Özgürlüğü

İfade özgürlüğü belki de günümüzün en çok tartışılan, sınırları belirlenemeyen insan haklarından biridir. Bu hak İHEB 18. Madde ve AİHS 9. Maddede zikredilmektedir. Üstad müdafaasını yaparken bu hakka ve önemine

“Madem hürriyetin geniş şekli cumhuriyettir ve madem hükümet ise, cumhuriyetin en serbest suretini kabul etmiştir; elbette hakiki ve kat’i ve reddedilmez kanaat-i ilmiyeyi ve efkar-ı saibeyi asayişe dokunmamak şartıyla, cumhuriyetin hürriyeti, o hürriyet-i ilmiyeyi istibdad altına alamaz ve onu bir suç tanımaz.” diyerek dikkat çekmiştir.

Üstadımız bu özgürlüğe bir de sınırlama getirmiş, ‘asayişe dokunmamak şartı’ ile bu özgürlüğe sahip olunacağını ifade etmiştir.

Üstad henüz İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi’nin (10 Aralık 1948) kabulüne on üç, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin (4 Kasım 1950) kabulüne on beş yıl varken yaptığı bu savunmasında öyle noktalara dokunmuş ki; adeta insan hakları kavramının öncülerinden olmuştur.

Sonraki yazıda devam edelim.

Okunma Sayısı: 1883
YASAL UYARI: Sitemizde yayınlanan haber ve yazıların tüm hakları Yeni Asya Gazetesi'ne aittir. Hiçbir haber veya yazının tamamı, kaynak gösterilse dahi özel izin alınmadan kullanılamaz. Ancak alıntılanan haber veya yazının bir bölümü, alıntılanan haber veya yazıya aktif link verilerek kullanılabilir.

Yorumlar

(*)

(*)

(*)

Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve tamamı büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. İstendiğinde yasal kurumlara verilebilmesi için IP adresiniz kaydedilmektedir.
  • Mehmet Çetin

    16.3.2024 01:50:25

    Kardeş Yıllarca hasretini yaşadığım bir konuyu ele almışınız tebrik ederim Bir iki makale ile kalmamalı. Çok arzu etmeme rağmen hukukçu olmadığım içingiremiyordum bu konuya. Bu mahkeme diğerlerinin temelidir. Lütfen iyi çalışın. Yardımcı olmak isterim. Bütün davaları bununla irtibstlandırın lüyfen.

(*)

Namaz Vakitleri

  • İmsak

  • Güneş

  • Öğle

  • İkindi

  • Akşam

  • Yatsı