Click Here!
      "Gerçekten" haber verir 19 Ağustos 2006

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi
[email protected]
adresine bekliyoruz.
 

Haberler

 

BM’de ‘askerî’ süreç başladı

BM’de, Lübnan’a asker gönderme süreci başladı. Aralarında Türkiye’nin de bulunduğu 50’ye yakın ülke temsilcisi Lübnan’a asker göndermeyi tartıştı. Bazı ülkeler teklifler sundu, bazıları da barış gücünün görev yapısının netleşmesini beklemeyi yeğledi.

Genel Sekreter Yardımcısı Mark Mallock Brown başkanlık ettiği toplantıya aralarında Türkiye’nin de yer aldığı 50’ye yakın ülkenin temsilcisi katılıyor. Ama bu sayı, Lübnan’a 50 ülkenin asker yollayacağı anlamına gelmiyor.

BM Genel Sekreteri Kofi Annan’ın yardımcısı Mark Mallock Brown, New York’taki BM binasında yapılan toplantıda 10 gün içinde 3 bin 500 askere acil ihtiyaç olduğunu söyledi.

Toplantıda en fazla asker taahüdünü Bangladeş yaptı. Bangladeş oluşturulacak güce 2 bin asker vermeyi teklif etti.

Asker vermeyi teklif eden diğer ülkeler ise Malezya, Endonezya, Nepal ve Fransa oldu. Fransa beklentilerin aksine sadece 200 asker göndermeyi önerdi.

Danimarka ve Almanya, savaş gemisi gönderebileceğini belirtirken, Berlin, sınır güvenliği için polis sağlayabileceğini de kaydetti. İngiltere ise 6 savaş uçağının yanısıra, 2 erken uyarı Awacs uçağını bölgeye göndermeye istekli.

/ NEW YORK

19.08.2006


 

İsrail'in güvencesi barış

İngiliz Financial Times gazetesi başyazısında, “İsrail güvenliğini, askerî tedbirlerle değil, Filistinliler ve Arap dünyasıyla kapsamlı bir barış yaparak sağlayabilir” ifadesine yer verdi. İsrail Başbakanı Olmert ve bakanlarının Lübnan’daki başarısızlıktan sonra siyasî olarak güç durumda kaldığına dikkat çekilirken, yazar Olivier Roy da gazetedeki yorumunda, “Batı, bölgede oluşan Arap milliyetçiliğine karşılık vermek istiyorsa, Hizbullah ve Hamas gibi hareketleri daha çok siyasî sürece çekmelidir” dedi.

BBC’nin Türkçe internet sitesi “http://www.bbc.co.uk/turkish/” adresinde yer alan basın özetlerine göre, Financial Times Gazetesi, başyazısında Lübnan ordusunun güneyde hoş karşılandığını belirtirken, İsrailli liderlerin savaşın siyasî faturasını çıkarmaya başladıklarına dikkat çekti.

Gazete yazısında, “Dört hafta devam eden çatışmalar ve ardından gelen ateşkese rağmen İsrail hükümeti siyasî açıdan aldığı tepkilerle yüzleşirken, Hizbullah cesaretlenmiş görünüyor. Bu hafta yayımlanan kamuoyu yoklamalarına bakılırsa, İsrail Başbakanı Ehud Olmert’e verilen destek yüzde 40’larda. Olmert, savaşın tırmandığı günlerde yüzde 78’lere varan bir halk desteğini arkasına almıştı. Savunma Bakanı Amir Peretz’in durumu ise daha vahim: Ankete katılanların yüzde ‘57’si istifa etmesi gerek’, demiş. İstihbaratın yıllardır uyarmasına rağmen, Hizbullah’ın becerilerini küçümsediler. Lübnan halkının, özellikle de Şiî toplumunun, onca ölüm ve yıkımın ardından, militan örgütü reddetmeye ikna olacağı konusunda kendilerini aldattılar. Bu durumun alternatifi ise askeri güç değil. İsrail güvenliğini ancak ve ancak Filistinlilerle ve Arap dünyasıyla kapsamlı bir barış yaparak sağlayabilir” ifadelerine yer verdi.

Bush'a diyalog çağrısı

ABD’de bir grup üst düzey emekli diplomat ve general, ABD Başkanı George W. Bush’a çağrıda bulunarak İran ile sorunları diyalog ve müzakereler yoluyla halletmesini istedi.

21 üst düzey emekli diplomat ve general tarafından Başkan Bush’a gönderilen mektupta, İran ile sorunların diyalog ve müzakere yoluyla çözülmesi tavsiyesinde bulunuldu. Mektupta İran’a yönelik bir askerî müdahalenin bölge için felâketle sonuçlanabileceği belirtildi.

Mektupta, “Eski komutanlar ve dış politika diplomatları olarak Bush yönetimine çağrıda bulunuyoruz ki, Ortadoğu’daki mevcut krizin aşılması ve İran’ın nükleer programı konusundaki görüş farklılığının giderilmesi için İran ile derhal ve önkoşulsuz diyaloga girilsin. İran’a karşı askeri güç kullanılmaması konusunda ciddi uyarılarda bulunuyoruz. Mevcut krizler diyalog yoluyla çözülmeli, askerî yollarla değil” ifadeleri kullanıldı.

İran’a karşı askeri müdahalenin bölgede ve Irak’taki ABD askerleri için felakete yol açacağı uyarısında bulunan emekli general ve diplomatlar, İran’a saldırının Müslümanların (Batı’ya) mevcut nefretlerini daha da artıracağını bildirdiler.

Mektubu imzalayanlar arasında ABD’nin eski Ortadoğu Kuvvetleri Komutanı General Joseph Hoar, eski Dışişleri Bakanlığı politika planlayıcılarından Morton Halperin de bulunuyor.

/ LONDRA

19.08.2006


 

YÖK’ten 15 üniversiteye vekil rektör

Yükseköğrenim Kurulu Başkanı Erdoğan Teziç, 15 yeni üniversitenin fakültelerinin bağlı olduğu üniversite rektörlerinin, yeni üniversitelere tedviren görevlendirdiklerini belirterek, rektörlerin üniversitelerde kadroları ve yönetim kurulunu oluşturacaklarını, sonra yeni rektör seçimlerinin yapılarak olağan yönetim sürecine geçilmiş olacağını söyledi.

Teziç, YÖK Genel Kurul toplantısına verilen arada düzenlediği basın toplantısında, 15 yeni üniversiteye rektör atanmasıyla ilgili kararı açıkladı. 15 yeni üniversitenin fakültelerinin daha önce belli üniversitelere bağlı olarak kurulduğunu, bu üniversitelerin ‘’uzaktan kumandalı eğitim’’ yolunu izlediğini ifade eden Teziç, 15 yeni üniversite kurulmasına ilişkin kanun ile bu üniversitelerin ‘’yakından kumandalı eğitim’’ şekline dönüştürüldüğünü anlattı. Üniversitelere rektör atanmasına ilişkin kanunun geçici maddesinin Anayasa Mahkemesince iptal edildiğini hatırlatan Teziç, YÖK’ün geçici olarak vekaleten rektör ataması yoluna gitmediğini vurguladı. Erdoğan Teziç, 15 yeni üniversitedeki fakültelerin daha önce bağlı oldukları üniversitelerin rektörlerini, yeni üniversitelerde tedviren görevlendirdiklerini bildirdi. Üniversitelerde rektör seçimi sürecine kadar geçen zamanda eski rektörlerin burada kadroları, yönetim kurullarını oluşturacaklarını anlatan Teziç, yönetim kurulu oluştuktan sonra da yürürlükteki 2547 sayılı Kanun’a göre rektör seçimlerinin yapılacağını ve olağan yönetim sürecine geçilmiş olacağını söyledi. Teziç’in açıklamasına göre, 15 yeni üniversiteye tedviren görevlendirilen rektörler şöyle: ‘’Adıyaman Üniversitesi Rektörlüğüne İnönü Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Fatih Hilmioğlu, Kırşehir Ahi Evran Üniversitesi Rektörlüğüne Hacettepe Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Tunçalp Özgen, Aksaray Üniversitesi Rektörlüğüne Niğde Üniversite Rektörlüğü Prof. Dr. Hamza Uygun, Amasya Üniversitesi Rektörlüğüne 19 Mayıs Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ferit Bernay, Yozgat Bozok Üniversitesi Rektörlüğüne Erciyes Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Cengiz Utaş, Düzce Üniversitesi Rektörlüğüne Bolu Abant İzzet Baysal Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Atilla Kılıç, Erzurum Üniversitesi Rektörlüğüne Atatürk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yaşar Sütbeyaz, Giresun Üniversitesi Rektörlüğüne Karadeniz Teknik Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İbrahim Özen, Çorum Hitit Üniversitesi Rektörlüğüne Gazi Üniversitesi Rektörü Prof. Dr.Kadri Yamaç, Kastamonu Üniversitesi Rektörlüğüne, Gazi Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Kadri Yamaç, Burdur Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi Rektörlüğüne, Süleyman Demirel Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Metin Lütfi Baydar, Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi Rektörlüğüne, Trakya Üniversitesi Rektörü Prof. Dr Enver Duran, Ordu Üniversitesi Rektörlüğüne, 109 Mayıs Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ferit Bernay, Rize Üniversitesi Rektörlüğüne, Karadeniz Teknik Üniversitesi Rektörü Prof. Dr İbrahim Özen, Uşak Üniversitesi Rektörlüğüne, Afyon Kocatepe Üniversitesi Rektörü Halim Sözbilir.’’

/ ANKARA

19.08.2006


 

Van’da feci kaza

Yurdun değişik yerlerinde meydana gelen 5 ayrı tafik kazasında 26 kişi hayatını kaybetti, 76 kişi yaralandı.

Alınan bilgiye göre, Suriye’den İran’a gitmekte olan Sadık Sabi yönetimindeki THR 86492 plakalı İran Otobüsü Van’ın Çaldıran İlçesi Demirci Köyü yakınlarında sürücüsünün ismi henüz belirlenemeyen 65 EP 427 plakalı taş yüklü kamyona arkadan çarptı. Kazada otobüsteki yolculardan 14 kişinin olay yerinde 3 kişinin ise Muradiye Devlet Hastanesinde hayatını kaybettiği öğrenildi. Otobüste yolcu olarak bulunan 29 kişi ile kamyon sürücüsünün de yaralandığı bildirildi. Yaralıların Van ve ilçelerdeki çeşitli hastanelerde tedavi altına alındığı ifade edildi.

Denizli’nin Buldan ilçesinde Arif Akpınar yönetimindeki 45 Z 2032 plakalı midibüs ile İsmail Yılmaz’ın kullandığı 07 DG 066 plakalı kamyon, ilçeye bağlı Bölmekaya köyü yakınlarında çarpıştı. Kazada, midibüste bulunan 4 tarım işçisi öldü. Yaralanan 13 kişi Buldan, 4 kişi Denizli Servergazi Devlet hastanelerinde tedavi altına alındılar.

Adana’da ise fabrika işçilerini taşıyan servis otobüsü, TIR’a arkadan çarptıktan sonra devrildi. Kazada otobüste bulunan 26 işçi yaralandı. Adana’daki çeşitli hastanelere kaldırılan yaralılardan 25’i ayakta tedavilerinin ardından taburcu edilirken durumu ağır olan kişi Adana Devlet Hastanesinde tedaviye alındı.

Kulu-Ankara karayolunun 5. kilometresinde de sürücüsünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu yoldan çıkarak takla atan otomobildeki 3 kişi olay yerinde hayatını kaybetti, bir kişi yaralandı.

İstanbul’un Bayrampaşa ve Avcılar ilçelerinde meydana gelen iki ayrı trafik kazasında 2 kişi öldü, 2 kişi yaralandı.

19.08.2006


 

Namaza dâvet

Toplumda namaz bilinci ve duyarlılığı meydana getirmek için bir araya gelen Namaz Gönüllüleri Plâtformu, ilk kez bugün basın önüne çıkıyor.

Namazın önemine ve vazgeçilmezliğine yürekten inanan yazar, gazeteci, sanatçı, işadamı, sporcu ve müzisyenlerden oluşan Namaz Gönüllüleri Plâtformu, namazın emredildiği gece olan Miraç Kandilinden bir gün önce yapacağı basın toplantısıyla kendini ve hedeflerini tanıtacak.

Bugün 10.00’da, Şehzade Mehmed Resturant’ta yapılacak kahvaltılı basın toplantısına 100 plâtform üyesi ve basın mensupları dâvet edildi. Toplantıda 11 yazar tarafından hazırlanan ve ülke genelinde ücretsiz dağıtılacak olan Namazla Diriliş kitapçığı da tanıtılacak. Platform önümüzdeki aylarda namazla ilgili yüzlerce konferans, kongre, sempozyum, panel düzenlemeyi planlıyor. Namazı anlatan film, belgesel, tiyatro, şiir, ilâhî, roman, hikâye hazırlanması için teşvikler yapacak ve yarışmalar tertipleyecek. Yazarımız Süleyman Kösme de toplantıya katılıp kitabını izlazalayacak.

YENİ ASYA / İSTANBUL

19.08.2006


 

PKK’ya silâh yardımı

Irak Kürdistan Yurtseverler Birliği’nin resmi sitesi pukmedia.com, Amerikan helikopterlerinin İran sınırına yakın bir köye 2 adet strella füzesi ve 18 paket C-4 patlayıcısı bıraktığını yazdı.

Kurmiye bölgesi emniyet yetkililerinden alınan bir bilgiye dayandırılan detaylı haberde, uçaklara karşı kullanılan strella füzelerinin halılara sarılı halde açık araziye bırakıldığı belirtiliyor. Görgü tanıklarının ifadesine göre 15 Ağustos günü Süleymaniye’nin güneyinde yer alan Kelar yakınlarındaki Hacıevvel köyüne yaklaşan 3 helikopterden biri açık araziye indi. Helikopter malzemelerin bırakılmasının hemen ardından yükselerek bölgeden ayrılırken çevre sakinleri güvenlik güçlerine bilgi verdi. Yerel güvenlik güçleri bölgeye ulaştıklarında halılara sarılmış Çin yapısı SA-7 tipi karadan havaya atılan 2 adet füze buldular. Bu füzelerin yanı sıra 18 adet büyük kutuda da C-4 tipi plastik patlayıcılar ve RPG füzeleri ele geçirildi. Uzmanlar, söz konusu bölgede Amerikan helikopterleri dışında herhangi bir yabancı ülke hava taşıtının uçmasının mümkün olmadığı belirtiliyor.

/ ANKARA

19.08.2006


 

“Kanser raporu doğru”ymuş

Ulusal Kanser Danışma Kurulu Başkanı Prof. Dr. İbrahim Güllü, ‘’Karadeniz Bölgesi Kanser ve Kanser Risk Faktörleri Araştırmaları’’ raporunun ‘’maksatlı görülmesi, bilim adamına hakarettir” dedi.

Güllü, yaptığı yazılı açıklamada, “Karadeniz Bölgesi Kanser ve Kanser Risk Faktörleri Araştırmaları’’nı gerçekleştiren bilim adamlarına yönelik ‘’maksatlı suçlamalarda’’ bulunulduğunu kaydederken, araştırmanın, bir çok üniversiteden bilim adamının çalışmaları ve sivil toplum kuruluşlarının katkılarıyla hazırlandığını hatırlattı. Güllü, Çernobil nükleer kazası ile ilgili olarak ülkedeki kanserler üzerine radyasyonun etkisini değişik boyutlarda incelemek üzere oluşturulan bilimsel kurulun hazırladığı raporun, tamamen bilimsel verileri ortaya koymak amacıyla hazırlandığına işaret etti. Prof. Dr. Güllü, şunları kaydetti: “Bu bilimsel raporu maksatlı olarak görmek öncelikli olarak biz bilim insanlarına ağır bir suçlama ve hakarettir. Bu konudaki tartışmaları bilimsel verilere dayalı yapmayı tercih ederiz. Ortaya konan verilere itiraz eden kişi ve kurumların da bu rapora eşdeğer bilimsel verileri kullanarak itiraz etmelerini bekliyoruz.’’

/ ANKARA

19.08.2006


 

e-Devlet kapısı açılıyor

Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, ‘’e-Devlet kapısı diye bir kapı oluşturuyoruz’’ dedi.

Erzincan’ın Tercan ilçesine bağlı Mercan beldesinde yaptırılan Necip Fazıl Kısakürek Kültür Salonu’nun açılışı yapan Yıldırım, dünyada üretim usullerinin giderek değiştiğini belirterek, üretimin merkezinde bilgisayar ve internetin öneminin ortaya çıktığına dikkat çekti. Bilişim teknolojisinden hayatın her alanında mutlak surette yararlanılması gerektiğini kaydeden Yıldırım, şunları söyledi:

‘’Artık hizmetler sanal ortamda, bilgisayar ortamında sunulacak. e-Devlet kapısı diye bir kapı oluşturuyoruz. Vatandaş tek kapıdan her tarafa ulaşabilecek. Amacımız vatandaşımızın yaşamını daha kolay bir hale getirmektir. Bilgisayar ve internetten yararlanabilmek için okullarımıza teknoloji sınıfları açtık. Öğrencilerimizin internet ücretini de Ulaştırma Bakanlığı olarak biz karşıladık. İstiyoruz ki bütün yavrularımızın dünyada olup bitenden haberi olsun. Dünyayla yarışır hale gelsinler.’’

/ MERCAN

19.08.2006


 

Emniyet, otopark mafyasına savaş açtı

Emniyet Genel Müdürlüğü, yetkisiz kişilerce otopark oluşturulup ücret alınması konusunda 81 il valiliğine genelge gönderdi.

Metropollerde işlek cadde ve sokakları otopark alanına dönüştürerek haksız kazanç sağlanmasının önüne geçmek isteyen Emniyet Genel Müdürlüğü, vatandaşlardan gelen şikayetler üzerine bir genelge yayınladı. Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından yapılan yazılı açıklamada, ‘’Özellikle büyükşehirlerimiz olmak üzere ülkemiz genelinde yetkisiz kişilerce cadde ve sokak ile meydanlarda gelişi güzel park yerleri oluşturulmasına devam edildiği, bu kişilerce araçlarını park eden şahıslardan zorla ücret alındığı ve ücret ödemek istemeyen vatandaşların da araçlarına zarar verildiği basında da çıkan haberlerden anlaşılmaktadır. Daha önce yayınlanan genelge ve talimatlar tekrar gözden geçirilerek gereklerinin niçin yerine getirilmediği tespit edilmelidir” denildi.

Bu şekilde yetkisiz kişilerce işlek yerlerin otopark kullanmalarına devam etmeleri halinde savcılıkların harekete geçirilmesinin istenildiği açıklamada, ‘’Sadece karayolları kanunları değil bu tip durumlarda ceza kanunları, organize suç örgütü kanunları devreye girer. Yetkisiz otopark kullanımının önüne geçilmesi için belediye, asayiş polisi ve trafik polisinin ile ilgili devlet kurumları yetkililerinin birlikte haraket etmeleri gerekir.’’ ifadeleri yer aldı.

KAZALARIN BİLÂNÇOSU AĞIR

Emniyet’ten yapılan açıklamada, 8-14 Ağustos tarihleri arasını kapsayan bir hafta süre içinde ülke genelinde 114 kişinin trafik kazalarında hayatını kaybettikleri bildirildi. Bu sayının kaza yerinden hastaneye kaldırılan ve orada ölenlerle birlikte 157 kişi olduğu açıklandı. Kazalarda 258 kişininde yaralandığı kaydedildi. Aynı tarihleri kapsayan süre içinde polis bölgesinde 332 asayiş olayına rastlandığı ve bu olaylarda 41 kişinin hayatını kaybettiği belirtildi. Asayiş olaylarında 41 kişinin yaralandığı bu suçlarla ilgili olarak ise 242 şüphelinin gözaltına alındığı bildirildi. Ülke genelinde 187 kaçakçılık ve organize suç olayının meydana geldiği bu olaylarda 427 şüpheli şahısında gözaltına alındığı kaydedildi.

2004 KPSS SONUÇLARI DA KABUL EDİLECEK

Açıklamada, emniyet teşkilatının polis memuru ihtiyacını karşılamak üzere, 15 Ocak 2007 ve 17 Eylül 2007 tarihlerinde 2 dönem halinde yapılacak polis meslek eğitimi için, geçerlilik süresi devam eden 2005 ve 2006 tarihlerinde yapılan KPSS ile birlikte 2004 yılında yapılan KPSS sonucunun da kabul edileceği ifade edildi.

/ ANKARA

19.08.2006


 

Talat: Ciddî müzakere istiyoruz

Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat, ciddî, özlü, öze ilişkin müzakere istediklerini söyledi.

KKTC’deki iki yıllık görev süresini tamamlayan Kıbrıs Türk Barış Kuvvetleri (KTBK) Komutanı Korgeneral Hasan Memişoğlu, görevini Korgeneral Hayri Kıvrıkoğlu’na devretti.

Törende konuşan Cumhurbaşkanı Talat, ciddi, özlü, öze ilişkin müzakere istediklerinin altını çizerek, çözümün peşinde olduklarını vurguladı. Kıbrıs Türklerine 1974 öncesini bir daha yaşatmayacak bir çözüm istediklerini ifade eden Talat, bu kararlılık içinde hareket edeceklerini, en büyük dayanaklarının Türkiye Cumhuriyeti ve KTBK olacağını söyledi.

Türkiye’nin anlaşmalardan doğan haklarıyla adaya müdahale etmesinden sonra ülkede çatışma olmadığını vurgulayan Talat, ‘’Ancak siyasi çözüm eksik kaldı. Onu geçekleştirmek için çeşitli görüşmeler, uğraşlar yaşandı ve nihayet 2004 yılı nisanında referanduma kadar gelişen son aşamada Kıbrıs çözüm planı halk iradesine sunuldu. Bu olay galiba Kıbrıs’taki en önemli gelişmelerden bir tanesiydi’’ dedi. Referandumda Kıbrıslı Türklerin çok önemli bir cesaret örneği gösterdiğini ve özveride bulunduğunu kaydeden Talat, tüm sıkıntılara rağmen Kıbrıs Türk halkının barış planına onay verdiğini ifade etti.

Bunun, dünyaya yayılan ‘’Kıbrıs Türk halkı çözüm istemiyor’’ şeklindeki politikanın sonunu getirdiğini belirten Talat, ‘’Artık Kıbrıslı Türkler çözümü isteyen, özveriyle isteyen taraf olarak açıkça ortaya çıktı’’ dedi. Bu süreçte Türkiye Cumhuriyeti’nin desteğiyle ve birlikteliğiyle hareket ettiklerini ifade eden Talat, elde ettikleri başarı varsa bunu birlikte elde ettiklerini ve çözüm için birlikte esneklik gösterdiklerini söyledi.

/ LEFKOŞA

19.08.2006


 

Aydın: Komşularımızla problemimiz yok

Devlet Bakanı Mehmet Aydın Türkiye’nin aktif bir dış politika izlediğini belirterek,“Şu anda Türkiye komşularıyla sıfır problemi olan bir ülke haline geldi’’ dedi.

İzmir’in Aliağa ilçesinde AKP’nin yeni ilçe binasında konuşan Bakan Aydın, yoğun bir yurtdışı görevi olduğunu anlattı. Siyaset yaptıkları dönemin çok hareketli olduğuna dikkat çeken Aydın, şöyle dedi:

“Lübnan’da olan hadisenin Türkiye’de hissedilmemesi gibi bir durum söz konusu olamaz. Lübnan hadisesi çıkmadan Türkiye gerekeni söyledi. Avrupa’yı ve bütün dünya ülkelerini uyardı. ‘Masum insanlar ve çocuklar ölür’ dedik. Maalesef bu uyarılarımıza rağmen istediğimiz sonucu alamadık. Biz vicdani olarak rahatız. Bizim vazifemiz, o durumun ortaya çıkmaması için gerekeni yapmaktı. İnanıyorum ki biz görevimizi yaptık.’’

Hükümetin aktif bir dış politika izlediğini ifade eden Bakan Aydın, şöyle devam etti:

“AB’de ‘Eski heyecan kalmadı’ diye eleştiriler var. Bu doğru değil. Arkadaşlarımız AB ile sürekli görüşme halinde. Karşılıklı heyetler gidip geliyor. Şu anda Türkiye Ermenistan’la olan özel durumu saymazsak komşularıyla sıfır problemi olan bir ülkedir. Avrupa ile ilişkilerimiz, komşularımız açısından da önemli. Komşularımızın da yararına olan bu iyi ilişkiler onlar tarafından da takdir ediliyor.”

/ ALİAĞA

19.08.2006


 

Nükleer santral güvenli olmalı

Sağlık Bakanı Recep Akdağ, Sinop’a kurulması planlanan nükleer santralle ilgili değerlendirmesinde, en son teknoloji içeren güvenli yatırım olması gerektiğini söyledi.

AKP Sinop İl Başkanlığında partililerle bir araya gelen Bakan Akdağ, Sinop’a kurulması planlanan nükleer santral konusuna değinerek, Türkiye’nin her türlü enerji kaynağını kullanmak zorunda olduğunu ifade etti. Gelişmiş bir çok ülkede nükleer enerji kullanıldığını, Türkiye’nin nükleer enerji kullanımı konusunda gerekli yatırımı yapması gerektiğini belirten Akdağ, şunları söyledi: “Nükleer santral konusunu şöyle değerlendirmek lazım. Eğer konumuz güvenlikse buna katılmamak mümkün değil. Nükleer enerji de dahil her türlü enerji konusunda yüksek güvenlik ve yüksek teknoloji ön planda olmalı. Nükleer santralin en son teknoloji içeren güvenli yatırım olması gerekir.”

/ SİNOP

19.08.2006


 

İstanbul’da elektrik kesintisi

Trafo merkezlerinde yapılacak bakım ve onarım çalışmaları sebebiyle, Beyoğlu ve Silivri’nin bazı yerlerine 20-24 Ağustos tarihleri arası elektrik verilemeyecek.

/ İSTANBUL

19.08.2006


 

Ağrı Dağında volkanik patlama olmaz

Jeoloji mühendisi Tamer Karasu, Ağrı Dağı’nda volkanik patlama meydana gelmesinin mümkün olmadığını söyledi.

Karasu, yaptığı açıklamada, dağ eteklerindeki köylerde oturan vatandaşların patlama duyduğu şeklindeki iddiaların volkanik hareketlendirmeyle bağdaştırılmaması gerektiğini ifade etti. Dağdan kaya düşmesi ve çamur akıntılarının mevsimsel bir tabii olay olduğuna dikkat çeken Karasu, şunları söyledi: ‘’Volkanik bir dağ olan Ağrı Dağı bu özelliğini yitirmiştir. 300 yıl içerisinde herhangi bir püskürme faaliyeti göstermeyen volkanik dağlar ölmüş yanardağ olarak adlandırılır. Ağrı Dağı da binlerce yıldır volkanik aktivite göstermemiştir, tekrar aktif olması da mümkün değildir.’’

/ IĞDIR

19.08.2006


 

Beki: Özkök madalyayı haketti

Başbakanlık Sözcüsü Akif Beki, 30 Ağustos itibariyle emekliye ayrılan Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hilmi özkök’e Devlet Şeref Madalyası verilmesine ilişkin olarak, “İlgili yasada ortaya konan nitelikleri görev süresi boyunca üstün bir liyakatle taşıyan sayın Genelkurmay Başkanına Devlet Şeref Madalyası verilmesi tabiidir” dedi.

Beki, yaptığı yazılı açıklamada, son günlerde basında Genelkurmay Başkanı Orgeneral Özkök’e Bakanlar Kurulu Kararı ve Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer’in onayı ile Devlet Şeref Madalyası verilmesini tartışma konusu yapmaya yönelik “kimi yapay ve zorlama gayretlerin” dikkat çektiğini belirterek, bazı gazetelerin aynı konuda daha önceki uygulamaları ne bu şekilde sorguladığını ne de tartışma konusu yaptığını söyledi. Akif Beki, şunları kaydetti: “Devlet Şeref Madalyası verilmesini düzenleyen yasada diğerleri gibi uygulanmak içindir. İlgili yasada ortaya konan nitelikleri, güvenliğimize yönelen tehdit ve risklerin arttığı, bölgemizde ve dünyamızda savaş ve çatışmaların tırmandığı zor bir dönemde askeri liderlik vizyonu ve görev süresi boyunca sergilediği üstün bir liyakatle taşıyan sayın Genelkurmay Başkanına Devlet Şeref Madalyası’nın verilmesi tabiidir. Nitekim, Bakanlar Kurulu da bu yönde takdir yetkisini kullanmıştır.”

/ ANKARA

19.08.2006


 

Polis teröristten erken davrandı

Van’ın Muradiye ilçesinde, Emniyet Amirliği binasına saldırı hazırlığında olan terör örgütü PKK üyeleri, polisin açtığı ateşle geri püskürtüldü.

Alınan bilgiye göre, Muradiye Emniyet Amirliği çevre koruma nöbetçileri, bina çevresinde silahlı bir grubu fark ederek uyarı ateşi açtı. Açılan ateş üzerine terör örgütü üyeleri, aralarında bir adet lav silahının da bulunduğu birkaç silahı olay yerinde bırakarak kaçtı.

Van Emniyet Müdürü Salih Kesmez, özel harekat ekiplerinin, ilçeye sevk edildiğini söyledi. Kesmez, sayısı henüz belirlenemeyen terörist grubunun, ilçe girişinde ablukaya alındığını ve operasyonun başladığını ifade etti.

Emniyet Amirliğine saldırı hazırlığında olan teröristlerin olay yerinde, 1 roketatar, 1 roketatar mermisi, 1 motor ve sevk fişeği, 1 kaleşnikof tüfek, bu tüfeğe ait şarjör, 60 mermi, 1 tabanca, bu tabancaya ait 7 fişek, 2 eltelsizi ile çeşitli kıyafetler, sırt çantası ve 7 pil bıraktığı tesbit edildi.

/ VAN

19.08.2006


 

Kandoğan akaryakıta zammı sordu

DYP Denizli Milletvekili Ümmet Kandoğan, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a, iktidarda bulundukları süre içerisinde akaryakıtta kaç kez zam yapıldığını sordu.

Kandoğan, yazılı soru önergesinde, AKP iktidarı döneminde dolar kurunda ne kadar artış olduğunun açıklanmasını istedi. Kandoğan, aynı süre içerisinde akaryakıt ürünlerine kaç kez zam yapıldığı ve bugün itibariyle ürünlerdeki artış oranının ne olduğunu sordu. Kandoğan, Maliye Bakanı Kemal Unakıtan’a yöneltiği soru önergesinde ise Türkiye genelinde kaç vergi yükümlüsünün bulunduğunu sordu. Kandoğan, Unakıtan’a şu soruları yöneltti: “ Vergi mükelleflerinin beyan ettiği toplam gelir ne kadardır? Vergi mükelleflerinin yüzde kaçı incelenebilmiştir? İncelemeler sonucunda ortaya çıkarılan vergi kaybının tutarı ne kadardırr?”

/ ANKARA

19.08.2006


 

İran’ın PKK operasyonu sona erdi

Irak Kürdistan Yurtsever Birliği’nin internet sitesi, İran’ın, terör örgütü PKK’nın bu ülkedeki kolu Özgür Yaşam Partisi PJAK militanlarına karşı Kuzey Irak topraklarında yaptığı operasyonun sona erdiğini duyurdu.

Habere göre, İran ordusu, PJAK militanlarının Çarşamba gecesi İran askerlerine yönelik düzenlediği saldırıların ardından, Irak topraklarında ‘sıcak takip’ operasyonu başlattı. İran ordusunun, önceki gün gün boyu süren operasyonunda, zaman zaman PJAK militanları ile çatışmalar oldu. Haberde, İran’ın, Hacı Umran bölgesi ile Kandil Dağı eteklerinde bulunan çok sayıda bölgeyi aralıksız top ateşine tuttuğu ifade edildi. Hacı Umran bölgesi yakınlarında bulunan Hacı İbrahim Vadisi’nde, İran askeri birlikleri ile PJAK militanları arasında çıkan çatışmada sekiz İranlı korucunun öldüğü de iddia edildi. Haberde, İran’ın Irak topraklarındaki operasyonunun gece yarısı tamamlandığı ve toplam 700 Katyuşa füzesinin fırlatıldığı bildirildi.

/ ANKARA

19.08.2006


 

Türkiye savaşta köprü oldu

İsrail’in düzenlediği saldırıların ardından, Lübnan’dan ayrılarak karayolu ve feribotlarla Türkiye’ye ulaşan 7 bin 64 kişinin, Adana Havalimanı’ndan ülkelerine gönderildiği, 5 ülkeden 105 kişinin ise Adana’dan ayrılmak için uçak beklediği bildirildi.

Adana Vali Yardımcısı Abdullah Dölek, yaptığı açıklamada, son olarak Adana’ya ulaşan 59 Brezilya, 39 Lübnan, 5 Paraguay, 1 Kolombiya, 1 Şili vatandaşının ülkelerine dönüş için çeşitli otellerde konakladıklarını söyledi. Dölek, Lübnan’dan ülkelerine dönmek üzere Adana’ya ulaşanların her türlü ihtiyacının karşılandığını ve hiçbir sorun yaşanmadığını belirtirken, bugüne kadar Mersin Limanı’nı ve Hatay’ın Reyhanlı ilçesine bağlı Cilvegözü Sınır Kapısı’nı kullanarak Adana’ya ulaşan 7 bin 64 kişinin ise ülkelerine gönderildiğini kaydetti.

Halen Adana’da bulunan savaş mağdurlarının uçak beklediği, masraflarının vatandaşı oldukları ülke büyükelçilikleri tarafından karşılandığı bildirildi.

/ ADANA

19.08.2006


 

Adrese dayalı nüfus kayıt sistemi 2007’de tamam

İçişleri Bakanı Abdülkadir Aksu, ulusal adres veri tabanı oluşturulması hedefinin en önemli ayağını oluşturan numaralama çalışmalarının 2007 yılının başında tamamlanacağını ve veri girişine hazır hale geleceğini bildirdi.

Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi Bilgilendirme Toplantısı’nda konuşan Aksu, projenin sadece birkaç ili değil, bütün Türkiye’nin geleceğini ilgilendirdiğini belirtti. Acil Eylem Planı ve hükümet programı doğrultusunda başlatılan kamu yönetiminde yeniden yapılanma çalışmaları kapsamında bir dizi yasal düzenleme yapıldığını anlatan Aksu, Nüfus Hizmetleri Kanunu’nun da birçok yenilik getirdiğine işaret ederek, kanunla getirilen en önemli yeniliklerin başında adres kayıt ve binaların numaralandırılmasına ilişkin düzenlemelerin geldiğini kaydetti. Yeni Nüfus Hizmetleri Kanunu’nda MERNİS bilgileriyle eşleştirilecek bir ulusal adres veri tabanı kurulmasının öngörüldüğünü ifade eden İçişleri Bakanı Aksu, şöyle devam etti:

“Ulusal adres veri tabanı oluşturulması hedefinin en önemli ayağını oluşturan numaralama çalışmaları, 2007 yılının başında tamamlanacak ve veri girişine hazır hale gelecektir. Alanda karşılaşılabilecek uygulama eksikliklerini gidermek için sorumluluk ve takip sistemi oluşturulmuştur. İzleme ve takip, taşrada valiler, kaymakamlar ve belediye başkanları tarafından yapılacaktır. Yeni düzenlemelerden sonra kurulacak ulusal adres veri tabanı, kimlik paylaşım sisteminde olduğu gibi kamu kurumlarının kullanımına açılacaktır. Bu uygulama ile kamu hizmetlerinin sunumu sırasında, vatandaşlardan istenen birçok bilgi ve belge, artık kişilerden talep edilmeden sistem üzerinden alınabilecektir. Vatandaşın hayatını zorlaştıran bürokratik engeller azalacak, yeni adres ve numaralama sistemi ile her türlü yazışma ve bildirim, zamanında ve doğru adrese ulaşacaktır.”

Bu kapsamda AB standartlarına uygun adres ve numaralama sistemi kurulacağını kaydeden Aksu, “Böylece, sokağa çıkma yasağı uygulanmadan, insanlar evlerine hapsolmadan nüfus sayımı yapılabilecek, elektronik ortamda her an yapılabilecektir” dedi.

/ ANKARA

19.08.2006


 

Dağılan yuvaların faturası çocuklara

Devlet Bakanı Nimet Çubukçu, ‘’Tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de yaşanan sorunlar neticesinde parçalanan ailelerin, dağılan yuvaların bedelini çocuklar ödüyor’’ dedi.

Çubukçu, Kayseri Sanayi Odası’nda (KAYSO) sanayici ve işadamlarıyla yemekte bir araya geldi. Çubukçu, yaptığı konuşmada, özellikle korunmaya muhtaç çocukların kurum bakımı altında yaşarken bazı olumsuz tablolarla karşılaştıklarını söyledi.

Hiçbir çocuk için koruma kararı verilmemesini, hiçbir çocuğun koruma altına alınmamasını dilediklerini ifade eden Çubukçu, tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de yaşanan sorunlar neticesinde parçalanan ailelerin, dağılan yuvaların bedelini çocukların ödediğini kaydetti.

Çubukçu, hedeflerinin riskli ailelere sosyal destek sağlamak ve sorun ortaya çıkmadan önleyici, rehabilite edici hizmetler vermek olduğunu dile getirdi.

Çubukçu şöyle devam etti: “Bu olmadığı takdirde kurum bakımı altındaki çocukların eğer ekonomik yoksunluk nedeniyle kurum bakımı altına alınmışlarsa, aileye dönüş projesi ile kendi aileleri yanında destekleyerek bakımlarını sağlıyoruz. Bu çerçevede 5 binin üzerinde çocuğumuz kendi ailelerinin yanında. Biz de devlet olarak onları aynî ve nakdî yardımla destekliyoruz.”

Son çare olarak ‘’Sevgi Evleri’’ sistemini gördüklerini ifade eden Çubukçu, yuvaların çocukların aile ortamını yaşayacakları mekânlara dönüştürüldüğünü kaydetti. Çubukçu, 5 ilde bulunan Sevgi Evleri’nin 6 ilde de tamamlanmak üzere olduğunu bildirdi.

Bakan Çubukçu, konuşmasının ardından Sevgi Evleri’nin yapımı ile ilgili söz alan Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Özhaseki, ‘’Hayırseverlikte üzerimize rakip tanımayız. Size de 22 Sevgi Evi yaptırmak için sanayicilerimiz adına söz veriyorum. Ola ki sanayicilerimiz yapmazsa, biz belediye olarak bu evleri yaptırırız’’ dedi. Özhaseki, 15 gün içinde Sevgi Evleri’ni yaptıracak hayırseverlerin listesini Çubukçu’ya ulaştıracaklarını bildirdi.

/ KAYSERİ

19.08.2006


 

Yönetmelik değişiyor

Çeşitli incelemelerde bulunmak üzere Sivas’a gelen Devlet Bakanı Nimet Çubukçu, Sivas Valisi Hasan Canpolat, eşi Nuran Canpolat ve diğer yetkililerce karşılandı.

Çubukçu burada yaptığı açıklamada, ’’Koruyucu Aile Yönetmeliği’ni hem uygulama açısından değiştiriyoruz hem de aileye verdiğimiz nakdî yardımı çok yüksek miktarlara çekiyoruz. Aynı zamanda koruyucu aile olacaklara da sertifikalı eğitim programları vereceğiz. Profesyonel olarak koruyucu aile olacaklar’’ dedi.

/ SİVAS

19.08.2006


 

Miniklere şefkat eli

Konya İl Emniyet Müdürlüğü Çocuk Şubesi tarafından istismara açık ve suça meyilli çocukların topluma kazandırılması için başlatılan eğitim programı sürüyor.

Eğitim programı hakkında bilgi veren Şube Müdür Vekili Ahmet Bayanmelek, "Yaklaşık 1 yıl önce başlayan bu program çerçevesinde başarılı sonuçlar aldık. Gönüllü öğretmenimizin de yardımcı olmasıyla çocuklarımızın sorunları çözüldü. Polisimiz çocukların birer ailesi oldu. Bazı çocuklarımızın anne ve babaları ayrı, bakıp yönlendirecek kimsesi yok. Polisimiz, bu çocukların birer velisi gibi hareket ederek yaptığı çalışmayla başarılı bir sonuca doğru gidiyor" dedi. Kendini çocukların eğitimine adayan 27 yaşındaki genç öğretmen Tuğba Durak ise, "Onları dışlamak yerine kendi çocuğumuz gibi ilgilenirsek topluma kazandırmış oluruz. Çünkü bu çocukların aileleri dağıldığı içinde başarısız olup, suça yöneliyorlar" dedi.

/ KONYA

19.08.2006


 

Savaşa karşı yürüdüler

Çeşitli siyasî parti, sivil toplum kuruluşu (STK) ve sendikalardan oluşan savaş karşıtı platform üyeleri, Taksim Meydanı’ndan Galatasaray’a kadar yürüdü.

Taksim Meydanı’nda toplanan yaklaşık 500 kişilik grup, ellerinde ABD ve İsrail karşıtı dövizler ve Lübnan bayraklarıyla sloganlar eşliğinde Galatasaray’a kadar yürüyüş gerçekleştirdi. Burada grup adına açıklama yapan KESK İstanbul Şubeler Platformu Dönem Sözcüsü Yunus Öztürk, ‘’ABD’nin, Ortadoğu’nun sınırlarını yeniden çizmek için İsrail’i maşa olarak kullandığını’’ ileri sürerek,‘’Emperyalist devletler, egemenliklerini hissettirmek, rollerini oynayabilmek için Ortadoğu’yu sürekli gerilim ve savaş halinde tutuyorlar’’ dedi.

/ İSTANBUL

19.08.2006


 

Kadınların 5'de 1'i depresyonda

Eskişehir İl Sağlık Müdürü Seraceddin Çom, dünyada her 5 kadından, her 9-10 erkekten birinde görülen depresyonun, çok yaygın bir hastalık olmasına rağmen en iyi tedavi edilebilen rahatsızlıklardan biri olduğunu söyledi.

Çom, yaptığı açıklamada, Dünya Sağlık Örgütü’nün tahminine göre, dünyada her 3 kişiden birinin hayatının bir döneminde psikiyatrik bir hastalık geçireceğini belirterek, “Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre, herhangi bir anda dünyada 100 milyon insan depresyondadır. İnsanların çoğu depresyon belirtilerini, yaşadığı çeşitli olumsuz tabiî olayların sonuçları gibi görürler. Depresyon, çok değişik sebeplerle ortaya çıkabilse de, bir tarafıyla yüksek tansiyon ya da şeker hastalığı gibi tıbbi bir hastalıktır. Üstelik psikiyatride en iyi tedavi edilebilen hastalıklardan birisidir. Koroner arter hastalıklardan sonra en büyük iş kaybına sebep olan hastalıktır.” dedi.

İnsan hayatındaki en acı olaylardan biri olan intiharın da, bütün dünyadaki en önemli sebebinin depresyon olduğunu kaydeden Sağlık Müdürü Seraceddin Çom, “Depresyon kişilerin hayat kalitesini düşürmektedir. Meslek ve aile yaşantısında olumsuzluklara yol açmaktadır. Kişiler sigara, alkol ya da diğer madde kullanımına yönelmektedirler. Psikiyatrik hastalıklar arasında en fazla kayba sebep olan hastalık da depresyondur. Eğer son 15 gün içerisinde şu belirtilerden en az 5’inden şikâyetiniz varsa, depresyonda olma ihtimaliniz yüksektir. Kendinizi boşlukta ya da üzgün hissediyorsanız, hayattan zevk almıyorsanız, iştahınız azaldı ya da arttıysa, uykunuz azaldı ya da arttıysa, huzursuz ya da durgunsanız, halsiz ve yorgunsanız, kendinizi değersiz ya da suçlu hissediyorsanız, konsantrasyon güçlüğü ya da kararsızlık çekiyorsanız, aklınıza sık sık ölüm ya da intihar fikirleri geliyorsa. Bu belirtilerin çoğunun kendisinde bulunduğunu düşünen kişilerin, mutlaka sağlık ocaklarımıza ya da hastahanelerimize başvurarak tetkiklerini yaptırmaları yararlı olacaktır.”

/ ESKİŞEHİR

19.08.2006


 

Üzüm, enerji ve şifa kaynağı

Manisa’nın Sarıgöl İlçesi’nde, dünyaca ünlü çekirdeksiz sofralık Sultaniye üzümlerinin, şifa kaynağı olduğunu belirten İlçe Tarım Müdürü Mehmet Toy, “Herkes günlük olarak 5-6 tane üzüm tüketse, enerji ihtiyacını karşılar” dedi.

Üzümün insan sağlığına faydalarını anlatan Sarıgöl İlçe Tarım Müdürü Mehmet Toy, üzümün yaş veya kuru şekilde yenmesinin, vücuda önemli ölçüde yarar sağladığını kaydederek, “Kullandığımız ilâçların çoğu, bitkilerden ve meyvelerden yapılmaktadır. Sarıgöl Ovası’nda 72 bin dekarlık alan üzerinde yetiştirilen sofralık Sultaniye üzümlerimizin içerisindeki şeker, sodyum, demir, potasyum, kalsiyum gibi maddelerin yanı sıra A, B1, B2 ve C vitaminleri sayesinde, üzümlerimiz adeta şifa kaynağı durumundadır. Üzümlerin yaş olarak yenilmesi, rejim yapanlar için iksirdir. Aynı zamanda dişlerin temizliğinde de önemli rol oynamaktadır. Üzümler, enerji kaynağıdır. Yaşı ve kurusu, kan yapıcı özelliği bulunmaktadır” dedi.

19.08.2006


 

Bebeklerde sarılık

Gaziantep Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde görev yapan Prof. Dr. Metin Kılınç, sarılığa, kırmızı kan hücrelerinin yıkımı sonucunda ortaya çıkan ve ‘bilirubin’ denilen sarı renkli bir maddenin kanda aşırı birikmesinin sebep olduğunu söyledi.

Kılınç, yeni doğan bebeklerin, karaciğerleri yeterince olgunlaşmadığı için kanlarında biriken bilirubini hemen uzaklaştıramadıklarını da anlattı: ‘’Kanda aşırı bilirubin birikimi sarılığa neden olur. Sarılık, yeni doğan bebeğin cildinin ve göz aklarının sarıya boyanmasıdır. Sağlıklı ve zamanında doğan bebeklerin yüzde 50’sinden fazlasında sarılık görülür. Bu sarılık genellikle 1-2 hafta içinde kaybolur ve tedavi gerektirmez.

Zamanından önce doğan bebeklerin organları gelişimlerini tamamlamamıştır. Karaciğerleri oluşan bilirubini çabucak temizleyemez. Ayrıca bebek hasta ve beslenmemişse bağırsaklarındaki bilirubini dışkı ile atması gecikir. Bu bebeklerin bilirubinleri daha fazla olacağından sarılığa yakalanma riskleri daha yüksektir.’’

Anne sütünde bulunan bazı maddelerin de sarılığa sebep olabildiğine değinen Kılınç, anne sütüne bağlı sarılığın bir haftadan fazla sürmesi durumunda doktora danışılması gerektiğini ve doktorun belirli bir süre anne sütüne ara verilmesini isteyebileceğini açıkladı.

19.08.2006


 

Sünnet, hastalıkları engelliyor

Samsun Devlet Hastahanesi Başhekimi Üroloji Uzmanı Dr. Ferhat Günaydın, “Sünnet, AIDS başta olmak üzere cinsel yolla bulaşan birçok hastalığı önler” dedi.

Sağlık Bakanı Recep Akdağ’ın, ABD eski Başkanı Clinton’ın, AIDS’ten korunmanın yolunun erkeklerin sünnet olması olduğunu söylemesiyle ilgili olarak, “Bunu hep birlikte bilim adamlarına sorarız” demesinin ardından, Üroloji Uzmanı Dr. Ferhat Günaydın, sünnetin faydaları hakkında bilgi verdi.

Sünnetin, Müslümanların dinî bir vecibesi olduğunu hatırlatan Dr. Ferhat Günaydın, cinsel hastalıkların bulaşmasının önlenmesinde sünnetin öneminin büyük olduğunu kaydetti. Günaydın, “Sünnet, cinsel yolla bulaşan birçok hastalığın bulaşmasını önler. Meydana gelebilecek kanserleri azaltır. AIDS, cinsel yolla bulaşan bir hastalık olduğu için, sünnet onun bulaşmasında da önleyici bir rol üstlenir. İslâm dinini kabul etmeyenler, yani başka din mensupları, dinî kaygılarla sünneti pek gündeme getirmek istemez ama tıbbi araştırmalarda Müslüman ve Yahudi toplumunda AIDS gibi bulaşıcı hastalıkların az görüldüğü ortadadır. Bu tıbbî olarak da ıspatlanmıştır. Yavaş yavaş birçok ülkede sünnet olunması yönünde tavsiyelerde bulunulmaktadır. Bu doğru bir yaklaşımdır. Sağlık açısından da önemlidir. Biz zaten dinî vecibelerimiz amacıyla sünnet oluyoruz. Ama sünnetin din dışında sağlık yönünden birçok yararının da olduğu ortadadır” diye konuştu.

Başhekim Günaydın, sünnetin çocuğun aklı ermeden yaptırılmasında psikolojik yönden fayda olduğunu sözlerine ekledi.

/ SAMSUN

19.08.2006

 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri

 

Bütün haberler

 Son Dakika Haberleri
Kadın ve Aile Dergisi Çocuk Dergisi Gençlik Dergisi Fikir Dergisi
Ana Sayfa | Dünya | Haberler | Görüş | Lahika | Basından Seçmeler | Yazarlar
Copyright YeniAsya 2004