"Gerçekten" haber verir 09 Ocak 2009
Anasayfam Yap | Sık Kullanılanlara Ekle | Reklam | Künye İletişim
ASYA'NIN BAHTININ MİFTAHI , MEŞVERET ve ŞÛRÂDIR

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi

adresine bekliyoruz.

 

Kültür-Sanat

 

İsviçre Alplerinde bahar

Her zaman ve herkes değil, bazı vakitler ve bazı şahıslar önemli olur, önem arz eder, ehemmiyet kesbederler ve fikirleri, inançları itibariyle kıymetlidirler.

 Avrupa’nın ortasında bir yerlerde İsviçre’de yaşayacaksınız ve Nurlu, nuranî bir yaşayış tarzınız olacak ve bu tarzınızdan taviz vermeden saadet içinde hayatınızı devam ettireceksiniz.

 Bu tavizsiz hayata baktığınız zaman yüzde 46’sı Katolik, yüzde 40’ı Protestan ve geri kalan yüzde 14’ü 150’ye yakını diğer inanç sahiplerinden oluşan bir ülkeyi aklınızdan çıkarmamalısınız.

 Genel kuralın asayiş, insan hak ve hürriyetlerine riayet etmek olduğu inanç noktasındaki bu serbestiyet her türlü inancın bu ülkede yaşayabilmesine imkân vermiş.

 46 kantonlu İsviçre’de adeta artı bir kantonu da din duygusu ve inançlar teşkil ediyor… Belki de İsviçre’nin dünyaya verdiği ve vermeye çalıştığı tarafsızlık mesajının dayanak noktasını; hukuk ve hak noktasından sahip olduğu dinî inançların serbestçe yaşanmasını ağırlıklı olarak içine alıyor ve dünyaya gösteriyor…

 Daha çok ve ayrıntılı bilgiler verilebilir İsviçre’de ki dinî hayat için. Bizim için dikkat çekici ve takdire sayan tarafı ise şu günlerde Avrupa’nın diğer bir çok ülkesinde İslâm'a ve Müslümanlara saldırıldığı halde İsviçre hükümetinin ve halkının ülkelerindeki Müslümanlara ve diğer inanç sahiplerine sahip olduklarının dışında farklı bir tavır sergilememeleridir.

 Avrupa’nın bu kantonlar ülkesinde yukarıdaki özelliklere sahip uygulamalar bir cihette bize buradaki İslâmî hizmetlerin uygulamalarında ve Müslümanların İslâmı yaşamalarındaki imkânların kaynaklarını teşkil ediyor…

 Mütevazî bir şekilde Risâle-i Nur hizmetleri de bu ülkede gayet rahat ve güzel bir şekilde yürütülüyor. Asayişe, toplum hayatına katkıları dünyanın her yerinde ispatlanmış olan Risâle-i Nur talebeleri ise muhtaçlara Nurları ulaştırma gayreti içinde çalışmalarını devam ettiriyorlar…

 Belli bir yaş seviyesine ulaşmış olan İsviçre Nur talebelerinin soğuğa, işlerine ve şanssızlıklarına rağmen Risâlelerin okunması ve mütalâası noktasında gösterdikleri gayret ve çalışmalar takdire sayandır. Cenâb-Hak bu konuda her zaman istihdam ve muvaffak etsin İnşaallah…

 Ekser yazılarımızda dile getirerek anlatmaya çalıştığımız gibi; iman ve inanç konusundaki bir ummanı andıran anlatım ve izahlarıyla benzersiz yaklaşımlar sergileyen Risâle-i Nurlardan istifade edebilmek gerçekten onların dikkatlice ve mütalâa ederek okunmasına bağlı…

 Ve İsviçreli Müslümanların bu konuda da büyük bir gayret içinde olduklarına şahit olduk. Bu tarz okuma ve anlamaya yönelik olarak yapılacak programların devamı ve çoğalması dileği ile…

  

NOT: Bir okuma programı vesilesiyle kısa bir süre beraber olduğumuz sayın M. Aydın, T. Gümüş, A. Aydın, R. Gümüş, M.Serit, Y. Hüryaşar, O. Ermumcu, E. Şen, G. Kızılırmak, İ. Taş, F. Aydın ve isimlerini sayamadığımız bütün kardeşlerimize başarılar diliyor duâ ediyor, mukabil duâlarını bekliyoruz. R. O. 

09.01.2009


 

İki usta kalem, iki kitap

KÜLTÜR ve Turizm Bakanlığı, Türk edebiyatının usta kalemlerinden Tarık Buğra ile ‘’aykırı’’ düşünür olarak bilinen iktisatçı İdris Küçükömer’in hatırasına prestij kitap çıkardı. Kurtuluş Savaşı, Cumhuriyet dönemi, demokrasiye geçiş sürecindeki çalkantıları konu edindiği ‘’Küçük Ağa’’, ‘’Firavun İmanı’’, ‘’Dönemeçte’’, ‘’Gençliğim Eyvah’’ ve ‘’Yağmur Beklerken’’ gibi eserleriyle Türk edebiyatının seçkin kalemlerden biri olan Tarık Buğra’nın hatırasına yayımlanan kitabın editörlüğünü, Selçuk Üniversitesi Eğitim Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Tekin ve Ebru Burcu Yılmaz üstlendi. 

Yazarın hayatı, eserleri ve hatıralarına dair çeşitli araştırmacı, yazar ve san'atçılar tarafından hazırlanan makale ve yazıların yer aldığı kitap, Cemal Süreyya’nın şu sözleriyle başlıyor: 

‘’Dünyanın En Pis Sokağı’nı yazdığı günlerde sık sık gidip oturduğu ve taşra iskambili çevirdiği kahveyi anımsıyorum şimdi, Tarık Buğra’nın o kahvedeki yüzünü. Bir de 1953’te falan, bir dergide yayımlanmış fotoğrafını. Küçücük kızını kucağına almış, o var diye dünyaya hükmedercesine bakıyor. Bir de yine o yıllardaki Milliyet’teki küçük sütununda yazdığı san'at yazılarını. Tarık Buğra her zaman ilginç gelmiştir bana. Bayram gazetesindeki yazılarını bile kaçırmam.’’

Usta yazarın çeşitli fotoğraflarının da bulunduğu kitabın bölüm aralarında, san'atçı, gazeteci ve diğer yazarların Buğra hakkında izlenim ve görüşlerine de yer veriliyor. Bu görüşlerden bazıları şöyle:

-Gazeteci ve yazar Taha Akyol: ‘’Tarık Buğra, ‘ideolojinin tarif ettiği insan’ın değil, somut insanın hikâyesini ve romanını yazarak edebiyat tarihimizdeki ölümsüz yerini almıştır.’’

-Yazar Sevinç Çokum: ‘’Tarık Buğra’nın kendisi bir roman kahramanıdır. O zor dönemeçlerin insanı olarak anlaşılmamayı belki kendi isteyerek dünyaya dargın duruşuyla kendi iç kavgasını ezilmeden yansıttı.’’

-Yazar ve eleştirmen Doğan Hızlan: ‘’Tarık Buğra denince belleğime ilk düşen, unutamadığım bir hikâyesinin adıdır: ‘Yarın Diye Bir Şey Yoktur...’ Bir tek cümle, bende nice çağrışımlar yaratmış, yaşamı zamanı bağlamının abesliği düşündürmüştür.’’  

‘’EDEBİYATIMIZIN ÜRETKEN

KALEMLERİNDEN’’

Yazarı ‘’edebiyat dünyamızın üretken kalemlerinden’’ sözleriyle tanımlayan Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, eserin önsözünde şunları kaydetti: 

‘’Sahip olduğumuz sanatsal, kültürel ve tarihî birikimi geçmişten günümüze taşımak, zenginleştirerek geleceğe aktarmak daha da önemlisi kendi insanımız yanında dış dünyaya tanıtmak kültürel kalkınmamız için son derece önemlidir. Yaşamları, düşünceleri ve ortaya koydukları eserlerle ülkemizin kültür hafızasında yer bulmuş güzide şahsiyetlerin sanatsal ve entelektüel birikimimize yaptıkları katkıları canlı tutmak kültür dünyamız için son derece önemlidir. 

Edebiyat dünyamızın üretken kalemlerinden Tarık Buğra, roman, hikâye, oyun ve fıkra gibi farklı türlerde eserler vermiş, her eseriyle edebiyatımızdaki yerini daha da sağlamlaştırmıştır. Dil ve san'at anlayışıyla farklı bir ‘duruş’ sahibi olan Tarık Buğra, edebiyatın pusulasının insanı anlamak ve anlatmak olduğunu en iyi şekilde kavramış yazarlarımızdandır.’’

Eserin, yazarın ‘’aziz hatırasına saygı’’ niteliğinde olduğunu vurgulayan Günay, ‘’Hedefimiz okuyan, düşünen ve üreten bireylerin oluşturduğu, çağdaş kültürel ögeleri algılayabilen, kendi değerleriyle tanışık ve barışık bir topluma kavuşmak ve kültürel birikimimizi ülkemiz dışındaki geniş kitlelerle tanıştırarak evrensel kültür içerisindeki mutena yerimizi almaktır’’ değerlendirmesinde bulundu. 

‘’AYKIRI DÜŞÜNCE

ADAMI, KÜÇÜKÖMER’’

Bakanlık, Türkiye’de sağ-sol kavramlarına dair açıklamalarıyla dikkati çeken ve ‘’Aykırı Sivil Toplum Kuramcısı’’ olarak adlandırılan iktisatçı ve düşünür Prof. Dr. İdris Küçükömer için de anı kitabı bastırdı. Editörlüğünü Ahmed Güner Sayar’ın yaptığı kitapta, Küçükömer’in vefatından sonra hakkında çıkan yazılardan seçmeler ile ‘’mirasına’’ dair çeşitli değerlendirmeler yer alıyor. Prestij kitabı niteliğindeki eserde, düşünürün fotoğrafları ile eşi Meral Küçükömer’in yazısı da bulunuyor. 

Kültür ve Turizm Bakanı Günay, kitabın önsözünde Küçükömer için şunları kaydediyor: 

‘’Türkiye’nin siyasî ve iktisadî hayatı üzerine yaptığı çarpıcı analizlerle dikkat çeken İdris Küçükömer, özgür düşüncenin üretkenliğine olan ihtiyacımıza karşılık bulabildiğimiz ender aydınlarımız arasında yer alıyor. Her dönem yeniden üzerinde düşünmeye ve yeniden okumaya değer görüşleriyle kendisinden sonraki kuşakları da etkilemiş olan Küçükömer, evrensel doğrulardan yola çıkarak yerli ve özgün doğrulara ulaşabilmenin ülkemizdeki özel örneklerindendir.  

İdris Küçükömer adlı yayınımızı, bu ‘aykırı’ ve üretken düşünce insanının değerli anısına bir armağan olarak takdirlerinize sunuyorum.’’ Ankara / aa

09.01.2009


 

İsrail'e resimleriyle tepki gösteriyor

Ressam Ekrem Kahraman, 2001 ile 2009 yılları arasında yaptığı resimleri, Gazze'nin bombalanmasına tepki olarak sergiliyor. İzmir'de Konak Belediyesi'nin katkılarıyla Güzelyalı Kültür Merkezi Sanat Galerisi'nde açılan "İkibinbirdensonra İkibindokuzdanönce" isimli sergide 23 büyük boy resim yer alıyor. Gazze'nin bombalandığı sürece ve sonuçlarına dikkat çekmeyi hedeflediğini belirten Kahraman, 8 yılda yaptığı eserleri tepki olarak sunduğunu söyledi. San'atçı olarak, san'atı ve kültürü topluma taşıyan Konak Belediyesine de teşekkür eden Ekrem Kahraman, "Böyle bir süreçte, kültüre ve san'ata sahip çıkmak ve katkıda bulunmak adına İzmir'deyim" dedi. Sergi, 26 Ocak tarihine kadar devam edecek. İzmir / cihan

09.01.2009


 

Matematik Yarışması’nın Balıkesir sonuçları açıklandı

OYAK’IN TÜBİTAK işbirliğiyle düzenlediği ve “Hayat Matematiktir” sloganıyla yürütülen “Liselerarası Matematik Yarışması”nın Balıkesir şampiyonu açıklandı. Ziraat Bankası Fen Lisesi’nin il birincisi olduğu yarışmada Bandırma Anadolu Öğretmen Lisesi ikinci, Rahmi Kula Anadolu Lisesi üçüncü oldu. Manisa ve Balıkesir illerinde organizasyonunu Tukaş'ın üstlendiği yarışmanın 15 Kasım 2008 tarihinde yapılan il birincilikleri sınavına bu yıl 17 ildeki 492 okuldan 1968 öğrenci katılmıştı. Balıkesir / Enver Tezer

09.01.2009

 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri

 

Bütün haberler

Sitemizle ilgili görüş ve önerileriniz için adresimiz:
Yeni Asya Gazetesi Gülbahar Cd. Günay Sk. No.4 Güneşli-İSTANBUL T:0212 655 88 59 F:0212 515 67 62 | © Copyright YeniAsya 2008.Tüm hakları Saklıdır