"Gerçekten" haber verir 25 Ocak 2009
Anasayfam Yap | Sık Kullanılanlara Ekle | Reklam | Künye | Abone Formuİletişim
ASYA'NIN BAHTININ MİFTAHI , MEŞVERET ve ŞÛRÂDIR

Eski tarihli sayılar

Görüş, teklif ve
eleştirilerinizi

adresine bekliyoruz.

 

Dünya

 

GAZZE’DE YARALAR SARILMAYA ÇALIŞILIYOR

İSRAİL Gazze’den çekilirken geride harabe bir şehir bıraktı.

Gazze’nin bütün alt yapısı İsrail tarafından tahrip edildi. Birçok yerleşim yeri yerle bir edildi. Gazeliler bir yandan saldırılarda vefat eden ve ya yaralanan yakınlarına üzülürken diğer taraftan yaralarını sarmaya çalışıyorlar. Aylardır İsrail ambargo ve ablukasına maruz kalan Gazze halkı, son saldırılardan sonra dışarıdan gelen yardımlara daha fazla ihtiyaç duyuyor.

Gazze’nin tıbbî ilâç, jeneratör, yakıt ve temel gıda maddelerine ihtiyacı var. Bölgenin yeniden onarılmaya, günlerce onurlu bir direniş sürdüren Gazze halkının yaralarının sarılmaya ihtiyacı var. Türkiyeli yardım kuruluşları bölgede adım adım dolaşarak ihtiyaç sahibi ailelere ulaşmaya çalışıyor. Saldırıların başladığı günün hemen akabinde ikinci gün ihtiyaç sahibi ailelere yardımlarını dağıtan İHH İnsanî Yardım Vakfı, ateşkesten önce olduğu gibi ateşkesten sonra da yardımlarına ara vermeden sürdürüyor. Gazze’de bulunan İHH Genel Başkanı Bülent Yıldırım ve Yönetim Kurulu Üyesi Osman Atalay’ın organize ettiği ekip, düzenli olarak İsrail saldırılarında zarar gören ailelere acil gıda malzemelerini dağıtıyor. Önceki gün 600 aileye gıda dağıtımı yapılırken dün de Zeytin mahallesi’nde 400 aileye gıda malzemesi dağıtıldı. 21 Türk ailesiyle 29 şehit ailesine de maddî yardım yapıldı. Ayrıca İsrail saldırılarında 72 kişinin şehit olduğu aileye de maddî yardım yapıldı.

Kimse Yokmu da bölgede yardımlarını sürdürüyor. Kimse Yokmu ekipleri Refah Sınır Kapısı’ndan geçirdikleri yardımı ihtiyaç sahibi ailelere dağıtıyorlar.

25.01.2009


 

Hamas: “Füze saldırılarına tekrar başlayabiliriz”

Hamas, İsrail’in 2 yıldan fazla bir süredir devam ettirdiği ambargo sona ermezse direnişi tekrar gündemine almayı planlıyor.

Hamas’a bağlı Sağlık Bakanı Basim Naim, İsrail’in Gazze’ye uyguladığı ambargoyu kaldırmaması durumunda füze saldırılarına tekrar başlayabileceklerini söyledi. Naim 22 gün süren saldırılarından sonra İsrail’in hedeflerine ulaşamadığını, kazanan tarafın Hamas olduğunu ifade etti. Direnişin nasıl olacağı ise henüz kesin değil. Gazze Sağlık Bakanı Basim Naim, Gazze’de bir Türk yardım derneğinin verdiği yemeğe katıldı. Burada bir konuşma yapan Naim, İsrail saldırıları başladığında kendisini ilk önce Türk meslektaşı Recep Akdağ’ın aradığına dikkat çekti. Naim, yemekte Türk halkına ve hükümetine Gazze’ye verdikleri destek için de teşekkür etti. Ardından gazetecilere açıklamada bulunan Basim Naim, Hamas’ın içerideki ve dışarıdaki öğelerinin bundan sonra izlenecek yola karar vereceklerini belirtti. Naim füzelerin tekrar ateşlenmesinin seçeneklerden biri olduğunu söyledi. İsrail’in ambargosu sona ermezse direnişin yeniden gündeme geleceğini kaydeden Sağlık Bakanı Naim, İsrail’in 22 gün boyunca sürdürdüğü saldırılarda kazanan tarafında ise Hamas olduğunu savundu. Naim ayrıca “iyi bir kurban olmayacaklarını, açlıktan ölmekle İsrail roketleri tarafından öldürülmek arasında bir tercih yapmayı kabul etmediklerini, mücadeleye devam edeceklerini” ekledi.

25.01.2009


 

Gazzeliler adalet istiyor

BM Filistinli Mültecilere Yardım ve Çalışma Kurumu’nun (UNRWA) Gazze’deki Başkanı John Ging, Gazze’de insanların adalet istediklerini belirterek ‘’Eğer adil ve tarafsız soruşturma yapılmazsa, aşırılar tarafından yenilmiş oluruz’’ dedi.

Ging video konferans aracılığıyla BM’deki gazetecilere yaptığı açıklamada, İsrail ile Hamas arasındaki çatışmalar sırasında Gazze’deki insanların önce travma ve daha sonra büyük üzüntü yaşadıklarını, ancak şimdi bu duyguların kızgınlığa dönüştüğünü belirterek, adil ve tarafsız bir soruşturma sonucunda hukukun üstünlüğü ilkesi çerçevesinde sorumluların hesap vermelerinin sağlanması gerektiğini söyledi. Ging, bunun olmaması durumunda hukukla adaletin sağlanamayacağı yönünde propaganda yapan aşırılar tarafından yenilmiş olunacağını ve kimsenin bunu istemediğini söyledi.

Ging, BM Genel Sekreteri Ban Ki-mun’un insanî işlerden sorumlu yardımcısı John Holmes ile BM Orta Doğu Özel Koordinatörü Robert Serry’nin Gazze’ye geldiklerini ve yıkımı kendi gözleriyle gördüklerini de söyledi. ‘’Bütün sorunların çözümünün anahtarı Gazze’ye bütün sınır geçişlerinin açılmasıdır’’ diyen Ging, özelikle Karni geçişinin mutlaka açık kalması gerektiğini söyledi.

‘’Gazze’de bugün hiçbir şey yok’’ diyen Ging, 1,5 yıl önce Gazze’den az da olsa dışarıya mal ihraç edildiğini, şimdi ise Gazzede yaşayanların hiçbir şey üretemediklerini anlattı. Gazze’de, Uluslararası Af Örgütü olmak üzere insan hakları örgütlerinin temsilcilerinin bulunduğunu ve BM İnsan Hakları Yüksek Komiserliği’nden de hafta sonunda bir grup uzman geleceğini anlatan Ging, ‘’Biz de kendi binalarımıza yapılan saldırılarla ilgili olarak delil topluyoruz’’ dedi.

25.01.2009


 

Obama’ya Chavez desteği

Venezuella Devlet Başkanı Hugo Chavez, Obama’nın “iyi niyetli biri olduğunu” belirterek, “Derhal Guantanamo üssünü kapattı, bu hareketi alkışlanmalıdır” dedi. Chavez “ABD’den gelen herşeyin ne olursa olsun kötü olduğunu söyleyemeyiz. Çünkü böyle yaparsak akıl dışı davranmış oluruz” diye konuştu.

Chavez: Umut doluyuz

YENİ ABD Başkanı Barack Obama’yı, ilk açıklamalarında eski başkan George W. Bush’a benzeten Venezuela Devlet Başkanı Hugo Chavez, tutumunu değiştirdİ ve “umut dolu” olduğunu söyledi. Chavez televizyondan yaptığı konuşmada, Obama’nın “iyi niyetli biri olduğunu” belirterek, “derhal Guantanamo üssünü kapattı, bu hareketi alkışlanmalıdır” dedi. Chavez, “Bu genç başkan iş başına geldiği için mutluyum, Dünya da mutlu. Yeni hükümete ‘Hoşgeldin’ diyoruz ve umut doluyuz” ifadesini kullandı. Hugo Chavez konuşmasında ayrıca, “ABD’den gelen her şeyin ne olursa olsun kötü olduğunu söyleyemeyiz. Çünkü, böyle yaparsak akıl dışı davranmış oluruz” diye konuştu. Chavez, bir süre önce yaptığı bir açıklamada, ABD’de kim başa gelirse gelsin, kendi devrimlerinin süreceğini söylemişti.

25.01.2009


 

BM okulları yeniden açılıyor

GAZZE Şeridi’nde Birleşmiş Milletler’e (BM) ait 200’den fazla okul yeniden açıldı.

BM Filistinli Mültecilere Yardım ve Çalışma Kurumu (UNRWA), İsrail ve Hamas’ın geçen hafta ilân ettiği ateşkes kararlarından sonra, yaklaşık 200 bin çocuğun devam ettiği bölgedeki 211 BM okulunun dün açıldığını duyurdu. UNRWA sözcüsü Christopher Gunness, 30’dan fazlası okul olmak üzere BM’ye ait 53 kurumun İsrail’in bombardımanlarında zarar gördüğünü ya da yıkıldığını söyledi. Gunness, UNRWA’nın, tamiratlar devam etse de okulları yeniden açarak durumun normale döndüğü hissini oluşturmak istediğini vurguladı. İsrail’in üç hafta süren Gazze saldırılarında, çoğu on binlerce Filistinliye sığınak olan bu okullardan 3’ü vurulmuş, okullara sığınanlardan ölenler olmuştu. Ancak İsrail’in, Cebaliye mülteci kampındaki BM okuluna düzenlediği saldırı bunların en kanlısı olmuş ve 42 kişi hayatını yitirmişti.

25.01.2009


 

Türkmenistan: Yabancı üslere açık değiliz

TÜRKMENİSTAN, Rus basınında çıkan ve topraklarında yabancı ülkelere askerî üs vereceği ile ilgili haberleri yalanladı.

Rusya’nın ‘Nezavisimaya’ gazetesi, Türkmenistan’ın yabancı ülkelere ve onların müttefiklerine eğitim kampları, askerî üs ve depoların kurulmasına izin vermeye hazırlandığını iddia etmişti. Türkmenistan Dışişleri Bakanlığı, Rus basınında çıkan iddialarla ilgili bir açıklama yayınlayarak, söz konusu haberleri yalanladı. Açıklamada, "Bu provokasyon muhtevalı bir haberdir. Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu tarafından tarafsızlık statüsü verilen Türkmenistan’ın, uluslar arası saygınlığına zarar verilmesi yönünde yapılan bir girişimdir.” ifadeleri yer aldı. Açıklamada ayrıca, Türkmenistan ile diğer devletlerle arasında müsbet mânâda gelişen ilişkilere zarar vermeye yönelik haberlerin kabul edilemez olduğu vurgulandı. Dışişleri Bakanlığının açıklamasının devamında, Türkmenistan Anayasası’na uygun olarak kabul edilen yeni askerî doktrinde, ülkenin hiçbir askerî oluşum içinde yer almayacağı bildirildi. Ayrıca Türkmenistan’ın hiçbir ülkenin askerî üssünü barındırmayacağı, nükleer silâh ve kitle imha silâhları üretmeyeceği ve bunların alım satımını yapmayacağı özellikle yer aldığı açıklandı.

25.01.2009


 

ABD askerleri, 15 Afganlıyı öldürdü

AMERİKAN kuvvetleri, Afganistan’ın doğusundaki bir operasyonda 15 Taliban üyesini öldürdüğünü açıkladı.

Ancak operasyonun meydana geldiği bölgenin sakinleri, ölenlerin sivil olduğunu bildirdi. Sözcü Albay Greg Julian, “Taliban komutanı hedef alan bir kara operasyonu oldu. Küçük silâhlarla manevra yapan kişi vardı.” dedi. Amerikan ordusu yaptığı yazılı açıklamada, 11 kişinin öldürüldüğü, 4’nün de hava operasyonu yardımı ile öldürüldüğünü belirtti. Amerikan ordusu, sivil ölümü tehlikesi olmadığı bölgede bombanın da kullanılmadığını kaydetti. Ancak operasyonun yapıldığı Laghman eyaletinin Konsey Başkanı Hamididan Abdül Rahmzai, köyün yaşlılarının kendisine gelerek sivillerin öldürüldüğünü söylediklerini aktardı. Ölenlerin siviller olduğuna dair Kur’ân’a el basarak yemin edebileceklerini belirten Rahmzai, ölenler arasında çocuk ve kadınlar olduğunu da kaydetti. Albay Julian, sivil kayıplar olduğuna dair iddialar olması halinde bunu araştıracaklarını söyledi.

25.01.2009


 

Çatışmaların maliyeti çok ağır

Ortadoğu’daki çatışmaların son 20 yılda bölge ülkelerine toplam 12 trilyon dolara mal olduğu belirtildi. Araştırmalara göre, eğer barış sağlansaydı, Batı Şeria ve Gazze Şeridinde kişi başına millî gelir 1220 değil, 2427 dolar olacaktı.

Orta Doğu 20 yılda çok kan kaybetti

ORTA Doğu’daki çatışmaların son 20 yılda bölge ülkelerine toplam 12 trilyon dolara mal olduğu belirtildi. Hindistan Stratejik Öngörü Gurubu’nun Norveç, Katar, İsviçre ve Türkiye’de hükümetler ya da diğer kurumlardan destek alarak yaptığı araştırmaya göre, bölgede barış sağlanamazsa bu maliyet artmaya devam edecek. Grubun başkanı ve araştırmayı yapanlardan Suddeep Waslekar, “çatışmanın taraflarının yıkımla barışın vadettikleri arasında seçim yapması gerektiğini” söyledi. Araştırma bölgede İsrail ve Arap komşuları arasındaki anlaşmazlık, Irak savaşı, İran ile İsrail arasındaki gerginlik, Orta Doğu’da El Kaide terör örgütünün faaliyetleri ile Filistin’de El Fetih ile Hamas arasındaki anlaşmazlığın maliyetini kapsıyor. 1991’deki Madrid Konferansı’nda barış şansının kaçırılmasından sonra yaşanan çatışma ve savaşların toplam maliyetini hesaplayan çalışma, konferansın başarısız olmasının sonrasında bölge ülkelerinin gayri safi yurt içi hasılalarında yüzde 2’lik büyümeye denk gelen bir fırsat maliyeti kaybı olduğunu kaydetti. Buna göre, eğer barış sağlansaydı ve buna iyi yönetim ile doğru ekonomik politikalar eklenebilseydi, bazı ülkelerin yılda yüzde 8’lik bir büyüme oranı tutturmaları muhtemel idi.

Araştırma, bölge insanlarının şu anda, 1991’de barışın sağlanması durumunda olacaklarının yarısı kadar varlık sahibi olduklarını kaydetti. Araştırmada yapılan hesaplamalara göre, eğer barış sağlansaydı, İsrail’de gelecek yıl kişi başına millî gelir 44,241 dolar olacaktı. Oysa şimdi bu rakamın 23,304 dolar olması bekleniyor. Aynı şekilde Batı Şeria ve Gazze Şeridi’nde kişi başına millî gelir 2,427 dolar yerine ancak 1,220 dolar olacak. Irak’ta kişi başına millî gelirin gelecek yıl 2,375 dolar olması bekleniyor. Eğer son yirmi yıldaki çatışmalar olmasaydı bu rakam 9,681 dolara çıkacaktı. Mısır, İran, Irak, İsrail, Filistin, Ürdün, Kuveyt, Lübnan, Katar, Suudi Arabistan, Suriye ve Birleşik Arap Emirlikleri’ni kapsayan araştırma, çatışma ve savaşların bölgede yol açtığı çevre felâketleri, su kaynakları üzerine etkisi, ormansızlaşma gibi etmenlerin getirdiği maddî kayıpları da hesaplıyor. 60 yıldır kesintisiz çatışma ve savaşlarla yaşayan Orta Doğu bölgesi ile ilgili türünün ilk örneği olan araştırmanın ayrıntılarına, “www.strategicforesight.com” adresinden ulaşılabiliyor.

25.01.2009

 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri

 

Bütün haberler

Sitemizle ilgili görüş ve önerileriniz için adresimiz:
Yeni Asya Gazetesi Gülbahar Cd. Günay Sk. No.4 Güneşli-İSTANBUL T:0212 655 88 59 F:0212 515 67 62 | © Copyright YeniAsya 2008.Tüm hakları Saklıdır