Kültür-Sanat

Kâinatta iktisad hakimdir

BEDİÜZZAMAN Said Nursî’nin vefatının 49. yıl dönümü münasebetiyle Çorum Yeni Asya Temsilciliği tarafından düzenlenen “Küresel Kriz ve Bediüzzaman’ın İktisad Görüşü” isimli konferans Turgut Özal İş Merkezi Belediye Konferans salonunda gerçekleştirildi. Sunuculuğunu Tarık Afat’ın yaptığı konferansta, Hasan Çakmak tarafından Kur'ân-ı Kerim okundu. Açılış konuşmasını Yeni Asya Çorum Temsilci Mehmet Kovancı’nın yaptığı programda gazetemiz yazarlarından Şaban Döğen, Bediüzzaman’ın iktisada ait fikirlerini dinleyicilerle paylaştı.

Şaban Döğen konuşmasına, “Kâinatta iktisad hâkimdir. Cenâb-ı Hak, Hakim isminin gereği olarak her şeyde en kısa yolu, en kolay tarzı en faydalı şekli seçmiştir. O halde kâinat israf, abesiyet ve faydasızlığı kabul etmez. Bütün bunlar İktisad ve tasarrufu gerektirir” sözleriyle başladı.

Konuşmasını “Sevgili Peygamberimiz (asm), her türlü aşırılıktan uzak tavrı sergilemekle iktisadlı bir hayatı, dengeli yaşamayı bize öğretmiştir” diye sürdüren Döğen, “Bizim olmayan ve bize emanet edilen gerek vücudumuz, gerekse duygu ve kabiliyetlerimiz, dengeli bir hayat sergileyerek Allahın rızasını yakalarız. Bizler yeryüzünde misafiriz. Misafir, misafirhane sahibinin emirleri doğrultusunda yaşayarak O’nun rızasını yakalayabiliriz. Bu da yeme içme gibi her türlü hareketimizde israftan uzak, iktisadlı bir hayat yaşamakla mümkündür” diyerek hayatın her alanında israftan uzak durmamız gereği üzerinde durdu.

KRİZİN TEMELİNDE YARATANIN,

KOYDUĞU KURALLARA

UYMAMAK VARDIR

Hz. Ebu Bekir’in (ra) “Kendinizi hizaya sokunuz. Aksi takdirde birileri gelip sizi hizaya sokar” sözünü nakleden Döğen, “Yeryüzünde misafir olduğumuz halde yaratanın koyduğu kanun ve kurallara uymamak her sahada krize sebep olmak demektir. Küresel maddî krizin temelinde de bu vardır” dedi.

Konu hakkında Üstad Bediüzzaman’ın “İnsanlar arasında hayat bulan iki kelime vardır:

1- Ben tok olduktan sonra başkası açlıktan ölse bana ne. 2- Sen çalış ben yiyeyim” sözlerini hatırlatan Döğen, “Birincisi, faizin yaygınlaşmasından ikincisi zekâtın terk edilmesinden doğar. İslâm ise faizi yasaklayarak, zekâtı emrederek sosyal hayatta mevcut olan alt ve üst tabaka arasındaki uçurumu kapatır. Yardımlaşma ve dayanışmayla zenginleri fakirlerin yardımına koşturur” diye konuştu. Hizmet Beratlarının Takdiminden sonra Şaban Döğen Kitaplarını imzalayarak program son buldu.

MEHMET KOVANCI / ÇORUM

20.03.2009

Televizyonda yayınlanan tekrar filmler için komisyon kuruldu

SİNEMAYA emek verenlerin özellikle televizyon ekranlarındaki tekrar yayınlardan doğan telif haklarını elde edebilmeleri amacıyla Kültür ve Turizm Bakanlığı ve sinema sektörünün temsilcilerinin yer aldığı bir komisyon oluşturuldu. Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, Birleşik Oyuncular Meslek Grubu (BİROY) adlı oluşumun çatısı altında bir araya gelmek üzere çalışmalar yapan sanatçılar ile sektör temsilcilerinin geçtiğimiz aylarda kendisini ziyaret ettiklerini hatırlattı. Sanatçıların kabulde sorunlarını aktardıklarını ve telif hakları konusunda yaptıkları çalışmayla ilgili proje sunduklarını anlatan Günay, Telif Hakları ve Sinema Genel Müdürlüğü’nün de proje üzerinde çalıştığını kaydetti.

Telif haklarının toplu olarak elde edilebilen, toplandıktan sonra da ilgililere dağıtılabilen bir yöntemle kullanılabildiğini belirten Günay, şöyle konuştu: ‘’Bunu müzik meslek grupları yapabildi. Yapımcılar, yorumcular, eser sahipleri, kendi örgütlerini kurdular ve haklarını elde etme konusunda bir mesafe kat ettiler. Fakat öteki sanat dallarında biraz daha geriden bir takip süreci yaşanıyor. Şimdi sinema alanında da böyle bir girişim var. Oyuncular, bir meslek örgütü kurdular, biz de elimizden geldiği kadar yol gösterip onlara yardımcı olmaya çalışıyoruz. Oyuncular, yapımcılar, yönetmenler, bu meslek birliklerini oluşturdukları zaman sinema eserlerinin çoğaltılması konusunda doğacak haklarını almaları daha da kolaylaşacak. Biz de bunu destekliyoruz.’’

20.03.2009