Haberler |
AB için yalvarıyor değiliz |
Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Türkiye’nin AB’ye üye olması konusunda “Biz kimseye herhangi bir konuda yalvarıyor değiliz” dedi ve Türkiye’nin AB’ye taahhütleri olduğu kadar, AB’nin de Türkiye’ye taahhütlerinin olduğunu vurguladı. AB için yalvarmıyoruz
DIŞİŞLERİ Bakanı Ahmet Davutoğlu, Türkiye’nin AB’ye üye olması konusunda ‘’Biz kimseye herhangi bir konuda yalvarıyor değiliz’’ dedi ve Türkiye’nin AB’ye taahhütleri olduğu kadar, AB’nin de Türkiye’ye taahhütlerinin olduğunu vurguladı. Dışişleri Bakanı Davutoğlu, BM Güvenlik Konseyi’nde (BMGK) Haziran ayında düzenlenen ilk resmi toplantıya dönem başkanı olarak başkanlık etmesinin ardından, Türkevi’nde basın toplantısı düzenledi ve basın mensuplarının sorularını cevapladı. Davutoğlu ‘’Türkiye’nin liderlik konumuyla AB üyeliğine adeta ‘yalvarır şekilde’ girmek istemesinin çelişip çelişmediğinin” sorulması üzerine, bunun doğru olmadığını söyledi. Türkiye’nin yakın bölgesinde ve küresel düzeyde yürütmekte olduğu çalışmaların ve liderliğinin son derece doğal bir sürecin parçası olduğunu belirten Davutoğlu ‘’Türkiye tarihiyle, coğrafyasıyla bunu hem hak ediyor hem de bu sorumluluklarla zaten yüzleşen bir ülke, bu şu ana kadarki dış politika performansımızın da doğal bir sonucu ‘’ dedi. Davutoğlu AB ile ilişkilerle ilgili olarak şöyle konuştu: ‘’Biz kimseye herhangi bir konuda yalvarıyor değiliz, bu yarım asra yaklaşan bir süreç, bu da karşılıklı ahitleşmelerle yürüyen bir süreç, yani kimse kimseden herhangi bir konuda, talep ya da yalvarış, dediğiniz tarzda bir tutum içinde değil. Tabii ki talebimiz var, tam üyelik talebimiz var ve talep ettiğimiz için buraya geldik, şu anki konumumuz karşılıklı bir taahhüt halinde. Türkiye’nin AB’ye taahhütleri olduğu kadar, AB’nin de Türkiye’ye taahhütleri var. Avrupa Konseyi’nin 17 Aralık 2004’te Türkiye ile müzakerelere başlama kararı alması başlı başına bir taahhüttür. Dolayısıyla bunu bir tür muhtaç olunmuş bir ilişki biçimi olarak değerlendirmemek lazım. AB bizim için dış politikamızın önemli hedeflerinden biridir ve ilişkimiz de son derece onurlu bir şekilde, Türkiye’nin gücünü herkese hissettire hissettire yürüyen bir ilişkidir, bir etken-edilgen ilişkisi kesinlikle değildir. AB’deki muhataplarımız da dostlarımız da Türkiye’nin değerini, taşıdığı ağırlığı, bölgesel ve küresel olaylarda yürüttüğü liderliği takdirle takip etmektedirler.’’ |
06.06.2009 |