18 Ağustos 2009 ASYA'NIN BAHTININ MİFTAHI , MEŞVERET VE ŞÛRÂDIR İletişim Künye Abonelik Reklam Bugünkü YeniAsya!

Eski tarihli sayılar

Günün Karikatürü
Dergilerimiz

Dünya

 

İsrail, Mısır polisini vurdu

İsrail ordusu, askerlerinin, sınırda yanlışlıkla bir Mısır polisini vurarak yaraladığını bildirdi. Açıklamada olayın, ortak İsrail-Mısır heyeti tarafından soruşturulacağı belirtildi.

İSRAİL ordusu, askerlerinin, sınırda yanlışlıkla bir Mısır polisini vurarak yaraladığını duyurdu. Ordusu açıklamasında, askerlerin sınırda şafaktan önceki rutin devriye görevi sırasında silâhlı birini fark ettiği ve bu kişinin silâhını kaldırması üzerine ateş açtığı kaydedildi. Açıklamada, İsrail askerlerinin ancak vurduktan sonra bu kişinin Mısır polisi olduğunu fark ettiği belirtildi. İsrail ordusu, olayın ortak İsrail-Mısır heyeti tarafından soruşturulacağını açıkladı. Olayın meydana geldiği İsrail’in liman şehri Eylat yakınındaki sınır bölgesinin, İsrail ile Mısır arasında 1979’da imzalanan barış anlaşmasından bu yana büyük ölçüde sakin olduğu belirtiliyor.

18.08.2009


 

Ahmedinejad’dan kadın bakan sürprizi

İRAN Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejad, 10. hükümet kabinesinin bazı üyelerini açıkladı. Kabinede 3 kadına görev veren Ahmedinejad, 30 yıl sonra bir ilke imza attı.

Ahmedinejad, kabinenin altı üyesinin ismini açıkladı ve diğerlerinin Çarşamba günü ilân edileceğini söyledi. Cumhurbaşkanı Ahmedinejad, yeni kabinede üç kadın bakana yer verileceğini de bildirdi. Söz konusu kabinenin onaylanması halinde 1979’daki devrimin ardından İran ilk kez kadın bakanlarla tanışacak. Ahmedinejad’ın seçimde rakibinin yanında yer alan kadınların desteğini almayı hedeflediği yorumları yapılıyor. Ahmedinejad’ın açıkladığı yeni listede Sanayi ve Maden Bakanı Ali Ekber Mehrabiyan, Ekonomi Bakanı Şemseddin Hüseyni ve Kooperatif Bakanı Muhammed Abbasi yerlerini korudu. Refah Bakanlığına Fatıma Acurlu, Sağlık Bakanlığına Merziye Vahid Destcerdi ve İstihbarat Bakanlığına Haydar Muslihi getirildi. Bütün listenin açıklanmasının ardından Meclis, bir hafta içinde her bir bakan için ayrı ayrı güven oylaması yapacak.

18.08.2009


 

Çin'de, kuraklık alarmı

ÇİN'İN Sel ve Kuraklıkla Mücadele Merkezi, birçok eyaletteki durum nedeniyle ülke genelinde kuraklık alarmı verdi.

Çin Uluslararası Radyosunun haberine göre, Sel ve Kuraklıkla Mücadele Merkezi, ülkenin kuzeyinde kuraklığa maruz kalan tarım arazilerinin yüz ölçümünün 11 Ağustos gününe oranla 3 milyon hektar artarak 11,2 milyon hektara ulaştığını açıkladı. Bu nedenle, acil müdahale ve uyarı seviyesi 3. dereceye yükseltildi. Şanşi, İç Moğolistan, Liaoning ve Cilin dahil olmak üzere ülkenin kuzeyindeki eyaletlerde bu ay itibariyle etkili yağış görülmezken, 35 dereceyi aşan yüksek hava sıcaklığı hüküm sürdü. Çin Merkez Televizyonu (CCTV) da birçok bölgeye içme suyunun tankerlerle taşındığını ve 3 milyon 900 bin kişinin kuraklık dolayısıyla içme suyu sıkıntısı yaşadığını bildirdi. Uzmanlar, özellikle sanayi bölgelerinde yaşanan kuraklığa hava kirliliği ve bölgede yaşanan asit yağmurlarının sebep olduğu görüşünü dile getirdi.

18.08.2009


 

Rusya’da santralde kaza: 7 ölü, 11 yaralı

SİBİRYA'NIN Kakasya bölgesinde bulunan bir hidroelektrik santralinde meydana gelen kazada 7 kişinin öldüğü bildirildi. Acil durumlar bakanlığının bölgedeki bürosundan bir yetkili, bu gece yarısı meydana gelen kazada son bilgilere göre 7 kişinin öldüğünü, 11 kişinin yaralandığını belirtti. Santrali işleten Rushydro şirketinden bir yetkili, bu sayıların artabileceğini söyleyerek, kaza sonucu hasar gören veya su basan yerlerde insanların bulunabileceğini kaydetti. Kazanın ardından bölgedeki birçok Rus alüminyum fabrikasında elektriğin kesildiği açıklandı.

18.08.2009


 

İnguş'ta intihar saldırısı: 12 ölü

RUSYA'NIN İnguş Cumhuriyeti’nin başşehri Nazran’da emniyet müdürlüğü binasına bomba yüklü araçla düzenlenen intihar saldırısında 12 kişi öldü. Rus ajanslarının bildirdiğine göre, 60 kadar da kişinin yaralandığı saldırıda, binanın avlusuna kadar girerek infilâk eden kamyonetin en az 50 kilo TNT ile yüklü olduğu ve saldırının polis memurlarının avluda bir toplantı için bir araya geldikleri sırada düzenlendiği belirtildi.

18.08.2009


 

İsrail çalışanlarını denek yapmış

HAARETZ gazetesinin verdiği habere göre, Dimona’nın eski bir çalışanı, 4 ay kadar önce Ber Şeva’daki mahkemeye dâvâ açarak, Dimona’nın bazı çalışanlarının 1998 yılında denek olarak kullanıldığını söyledi. Bu deneyin, insan üzerinde yapılan deneylerle ilgili Helsinki Deklarasyonu’na aykırı olduğu, çalışanların yazılı izinlerinin alınmadığı ve deneyin riskleri veya yan etkileri konusunda uyarılmadığı iddia edildi.

Dâvâyı açan Dimona eski çalışanlarından Julius Malick, Dimona yönetiminden 1,8 milyon şekel (yaklaşık 474 bin dolar) tazminat istiyor.

Dâvâcı Malick göre, deney çerçevesinde kendilerine, içinde uranyum olan üzüm ve greyfurt suyu içirildi. Dâvâ dilekçesinde, deneyin bir bilim dergisinde de yayımlandığı ayrıntısına yer veriliyor. Kimyager Malick, 15 yıl çalıştığı tesisten 2008’de emekli oldu.

İsrail Atom Enerjisi Komisyonu yaptığı açıklamada, Dimona tesisinin, çalışanlarının güvenliği ve sağlığını ön planda tuttuğunu belirterek, deneklere verilen uranyum miktarının, Ber Şeva sakinlerinin, bir ay musluk suyundan aldığı uranyumun miktarından daha az olduğunu kaydetti.

Genelkurmay Başkanlığı’nda hırsızlık

İSRAİL Genelkurmayında yaşanan hırsızlık olayında kredi kartı bilgileri çalınan “üst rütbeli subay”ın Genelkurmay Başkanı Gabi Aşkenazi olduğu ortaya çıktı. Olayın başlangıcı, bir askerin saldırıya uğrayarak silâhının çalındığını söylemesine dayanıyor. Askerî polis soruşturması sonucunda bir asker hem saldırıyla ilgisi olmaktan, hem de silâh kaçakçılığı yapan bir İsrail vatandaşı Arap’a silâh satmaktan gözaltına alındı.

Soruşturma sırasında Tel Aviv’deki “Kirya” olarak adlandırılan Genelkurmay karargâhında görevli askerin bazı gizli dokümanı ve “üst düzey bir subayın kredi kartı bilgilerini” de çaldığı, bu kart numaralarıyla alışveriş yapıldığı ortaya çıkmıştı. Söz konusu asker Askerî Mahkemede yargılanırken, tutuklanan kardeşinin de Bölge Mahkemesine çıkarılması bekleniyor. Mahkeme, üst rütbeli subayın ismiyle ilgili yayın yasağını kaldırdı. Böylece, kredi kart bilgileri çalınan “üst rütbeli subay”ın, Genelkurmay Başkanı Gabi Aşkenazi’den başkası olmadığı ortaya çıktı. Aşkenazi’nin kredi kartı bilgilerinin de kullanılarak 2 bin Şekel tutarında (yaklaşık 800 TL) alış veriş yapıldığı belirtiliyor. Çalınan silâhlar orduya geri verilirken, olayda ilgili hâlâ birçok ayrıntı, yayın yasağı sebebiyle tam bilinemiyor.

18.08.2009


 

ABD: Kuzey Kore ordusu alarma geçti

KUZEY Kore, Güney Kore ile planlanan ortak projeleri sürdürmeyi kabul ettiğini açıklarken, ABD-Güney Kore ortak askeri tatbikatlarına tepki olarak ordunun ‘’özel alarm’’ durumuna geçirildiğini bildirdi. Pyonyang yönetiminden adı verilmeyen bir yetkili, resmi Kore Merkez Haber Ajansına yaptığı açıklamada, parçalanmış ailelerin bir araya gelmesi ve Kuzeye yapılacak turizm seyahatlerinin tekrar başlatılması amacıyla sınır geçişlerindeki kısıtlamaların kaldırılacağını söyledi. Yetkili, Kuzey Kore’deki en büyük Güneyli yatırımcı Hyundai Grubu ile anlaşmaya varıldığını da kaydetti. Söz konusu ortak projeler, iki ülke arasındaki gerginlik nedeniyle geçen yılın başlarında Seul’deki yeni yönetimin iş başına gelmesinden sonra askıya alınmıştı. Kuzey Kore’den yapılan bir başka açıklamada da, Güney Kore ile ABD arasında ortak askerî tatbikat yapıldığı gerekçesiyle ordunun ‘’özel alarm’’ durumunda olduğu bildirildi. Resmî haber ajansı aracılığıyla duyurulan açıklamada, ABD ve Güney Kore’nin yapacağı tatbikatlarla ilgili olarak, ‘’en küçük bir provokasyon girişiminde bulunulması durumunda tereddütsüz karşılık verileceği’’ kaydedildi. ABD ve Güney Kore’nin bugün başlayacağı açıklanan savunma amaçlı askerî tatbikatta bilgisayar canlandırmalı savaş oyunları yer alıyor. aa

18.08.2009


 

ABD, Dostum’un dönmesinden endişeli

AFGANİSTAN'DAKİ ABD Büyükelçiliği, General Raşit Dostum’un ülkeye geri dönmesinden derin bir kaygı duyduğunu, bu ülke hükümetine bildirdi.

Reuters’ın haberine göre adı açıklanmayan bir büyükelçilik yetkilisi, Dostum’un 20 Ağustos’taki seçim öncesinde dönmesinin, zamanlama açısından da kaygı verici olduğunu belirtti. Yetkili, “Sayın Dostum’a günümüz Afganistan’ında, özellikle de bu tarihi seçimler aşamasında rol verilmesinden ciddî bir kaygı duyduğumuzu, Afganistan Hükümetine açık bir dille bildirdik” dedi. Yetkili, “Afganistan’da Dostum ile bağlantılı sorunların,” bu generalin bu dönemde ülkeye dönmesiyle birlikte, “daha da zorlu bir hale geldiğini” kaydetti.

18.08.2009


 

Tayvan ve Japonya sallandı

Taywan, Morakot Tayfunun etkisinden kurtulamadan 6,7 büyüklüğündeki depremle sarsıldı. Türkiye saati ile 02.05’de meydana gelen depremin merkezinin ülkenin doğu sahiline 188 kilometre uzakta ve 11 kilometre derinde olduğunu belirten Tayvan Merkez Meteoroloji Bürosu, ilk belirlemelere göre can kaybı veya maddî zarar bulunmadığını bildirdi. Amerikan Jeoloji Araştırma kurumu da, ilk açıklamasında depremin büyüklüğünü 6,9 olarak verirken, daha sonra bunu 6,7 olarak değiştirdi. Depremlerin sık görüldüğü bölgede bulunan Tayvan, halen 8 Ağustos’tan bu yana ülkeyi vuran Morokot Tayfununun olumsuz etkilerini halen ortadan kaldıramadı. Devlet Başkanı Ma Ying Jeou tarafından yapılan açıklamada, tayfundan kaynaklanan can kaybının 500’ü bulabileceği ifade edilmişti. Tayvan’da son dönemde meydana gelen en büyük depremlerden biri Eylül 1999’da görüldü. 7,6 büyüklüğündeki depremde 2,400 kişi öldü, 50 bin bina yıkıldı veya kullanılamaz duruma geldi.

JAPONYA’DA TSUNAMİ ALARMI

Japon Meteoroloji Ajansı da, ülkenin güney kıyısının 6,8 büyüklüğündeki depremle sarsıldığını bildirerek, tsunami uyarısında bulundu. Ajans açıklamasında, deprem merkezinin Tokyo’dan 1,600 kilometre uzakta, ülkenin güneyindeki Okinawa adası açıklarında ve 10 kilometre derinlikte olduğu kaydedildi. Polis yetkilileri, yaklaşık 40 bin kişilik nüfusu bulunan adada ilk belirlemelere göre can kaybı veya maddî zarar meydana gelmediğini söyledi. Yetkililer, elektrik, su ve gaz şebekelerinde herhangi bir sorun görülmediğini vurguladı. Taipei-Tokyo / aa

18.08.2009


 

Sağlık Bakanlığı bürokrasiyi azaltacak

nsağlık Bakanlığı, artık birçok işlemi T.C. kimlik numarası üzerinden yürüterek istenilen belgelerin vatandaşlara vakit kaybettirmesini engelleyecek. Başbakanlık tarafından yayımlanan yönetmelikte, vatandaşlar ve işletmeler üzerindeki idarî yüklerin (izin almak, form doldurmak, bilgi, belge, rapor vermek gibi) ve kırtasiyeciliğin önlenmesi amacıyla, “bürokrasinin azaltılması ve işlemlerin basitleştirilmesi” çalışmaları yürütüldüğüne dikkat çekildi. Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren yönetmelikle, iş akışının basitleştirilmesi ve gereksiz bürokratik işlemlerin azaltılması hedefleniyor. Yönetmeliğin uygulanması için 81 il valiliğine yazı gönderildi. Öte yandan Bakanlık, toplam 14 ayrı yönetmelikte de bir dizi değişikliğe gitti. Değiştirilen yönetmeliklerden bazıları şunlar: “Kaplıcalar Yönetmeliği’nde yapılan değişiklikle 24 Temmuz 2001 tarihli ve 24472 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Kaplıcalar Yönetmeliği’nin 17. maddesinin birinci fıkrasında yer alan ‘Bakanlıktan’ ibaresi ‘valilikten’ olarak değiştirildi. Aynı yönetmeliğin 18. maddesinin üçüncü fıkrasında yer alan ‘ve bilgi için Bakanlığa’ ibaresi ise yürürlükten kaldırıldı. Aynı yönetmeliğin 19. maddesinin son fıkrasında yer alan ‘Bakanlık’ ibaresi, ‘Valilik’ olarak değiştirildi. Bursa / cihan

18.08.2009


 

MÜSİAD'dan hükümete demokratik açılım desteği

MÜSTAKİL Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Başkanı Ömer Cihad Vardan, ‘’yapılacak olan açılımları kendi mevcut kırmızı çizgileri de muhafaza edilmek kaydı ve şartıyla desteklediklerini’ bildirdi. ‘’Demokratik Açılım’’ çalışması kapsamında, Vardan ve beraberindeki heyet, İçişleri Bakanı Beşir Atalay’ı ziyaret etti. Yaklaşık yarım saat süren görüşmenin ardından çıkışta AA muhabirinin sorularını cevaplayan Vardan, Atalay’ın İstanbul’da kendilerini ziyaret edeceğini, ancak ekonomik koordinasyon toplantılarına katıldıkları için Ankara’ya gelmeleri nedeniyle kendisini makamında ziyaret ettiklerini belirtti. Vardan, görüşme sırasında ‘’demokratik açılım’’ konusundaki fikirlerini Bakan Atalay’a aktardıklarını ifade ederek, ‘’MÜSİAD olarak genel itibariyle isim olarak şu açılım, bu açılım değil, ama özellikle Türkiye’nin önünde bekleyen bir çok sorunun halli noktasında yapılacak olan açılımların, kendi mevcut kırmızı çizgilerimiz de muhafaza edilmek kaydı ve şartıyla destekçisi olduğumuzu söylüyoruz’’ dedi. Ömer Cihad Vardan, demokrasiye her zaman ihtiyaçlarının olduğunu belirterek, demokratikleşme sürecine verilecek önem sayesinde Türkiye’nin ekonomik hedeflerine daha çabuk ulaşacağını, bu nedenle bu tür açılımları oldukça önemseyip desteklediklerini vurguladı. Ankara / aa

18.08.2009


 

CHP: İktidarın, ‘demokratik açılım’ tavrı net değil

chp Grup Başkanvekili Hakkı Süha Okay, iktidarın ‘’demokratik açılım’’ın içeriğini ortaya koyması durumunda sürece ilişkin değerlendirme yapabileceklerini ve konuyu konuşabileceklerini söyledi. Okay, ‘’CHP sürecin dışında kalırsa erir’’ yönündeki değerlendirmeleri hatırlatması üzerine, CHP’nin sürecin çok öncesinde dahi görüşlerini en net açıklayan parti olduğunu ifade etti. Genel Başkan Deniz Baykal’ın parti görüşlerini bu süreçten daha önce açık bir şekilde dile getirdiğini kaydeden Okay, iktidarın konunun içeriğine ilişkin düşüncesini henüz açıklamadığını, usul ve yönteme yönelik değerlendirme yapıldığını belirtti. ‘’Siyasal iktidar, çözüme yönelik görüşü ne ise onu ortaya koyduğu takdirde, bu sürece ilişkin değerlendirme yapılabilir. Bunları konuşabiliriz” diyen Okay, Baykal’ın bugün (dün) bir gazetede yer alan açıklamasının da bu yönde olduğunu ifade etti. Okay, şöyle devam etti: ‘’(Yani düşüncenizi netleştirin, somutlaştırın, bu konuda görüşme yapmak istiyorsanız bu koşullarda, değerlendirebiliriz) diyor. İktidar, sistematik ve bilinçli olarak (CHP sürecin dışında kalıyor) görüntüsü verdirerek, ki medya da buna büyük destek veriyor, kazancı kendi üzerine yazmak, kayıp halinde bir sorumlu belirlemek istiyor. Başbakan meydanlarda CHP’ye yönelik en acımasız, en haksız, en tutarsız eleştirilerde bulunuyor. Bu üslupla mutabakata varılması veya birlikte değerlendirme yapılması şansını da ortadan kaldırıyor. Bu, sistematik bir siyaset projesidir. Başbakanın yaptığı sistematik bir siyaset projesidir. Bir taraftan CHP’yi itham edeceksin, bir taraftan proje ortaya koymayacaksın, bir taraftan da ortaya koymadığın proje ile ilgili (çözüme CHP engel oluyor) diyeceksin. Ve buna kimi gazete ve köşe yazarları üzerinden haklılık payı verdireceksin. Bana göre bu Türkiye’de yapılan en büyük haksızlık. CHP’nin ne dediği belli. Sen bunların içinden katıldığın ne, katılmadığın ne, onu söyle. Öyle bir şey de yok ortada. CHP’nin ne dediği çok net. İktidar mutlaka bu konuda projesini, görüşünü, düşüncesini açıklamakla yükümlü. CHP’nin arkasına saklanarak siyaset yapma huyundan vazgeçsinler.’’ Ankara / aa

18.08.2009


 

Bir grup şehit ailesi AKP’ye siyah çelenk bıraktı

kamuoyunda ‘’demokratik açılım’’ olarak nitelenen çalışmaları protesto eden bir grup şehit ailesi, AKP Genel Merkezi önüne siyah çelenk bıraktı. Değişik illerden geldiği belirtilen gruptakiler, AKP Genel Merkezi önünde toplandı. Başbakan ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan ile görüşmek istediklerini belirten gruptakilere, parti yetkilileri, Erdoğan’ın genel merkezde bulunmadığını söyledi. Yetkililer, AKP Genel Başkan Yardımcıları Şükrü Ayalan, Abdulkadir Aksu ve Edibe Sözen’in şehit aileleri ile görüşmek için beklediklerini de söyledi. Şehit aileleri ise sadece Başbakan Erdoğan ile görüşeceklerini belirterek daveti kabul etmediler. Bu sırada AKP Genel Başkan Yardımcısı Şükrü Ayalan, gruptakilerin yanına gelerek kendilerini parti binasına davet etti. Bazı şehit ailelerinin, yaptıkları görüşme taleplerinin kabul edilmediğini öne sürmesi üzerine Ayalan, ‘’Siz ne zaman istediyseniz her hafta, her konuda sizlerle konuştuk. Ne zaman isteseniz görüşüyoruz. Ne zaman ‘alo’ dediniz de biz telefona çıkmadık? Buyurun içeri gelin görüşelim’’ dedi. Ayalan, gruptakilerin daveti kabul etmemesi üzerine parti binasına döndü. Daha sonra açıklama yapan şehit babası Mehmet Gençer, ‘’demokratik açılım çalışmalarına karşı olduklarını’’ söyledi. Gençer, ‘’Türkiye’de Kürt sorunu değil, Kürtçülük sorunu vardır. Bunun kaynağı da terör örgütü PKK’dır’’ diye konuştu. Gruptakiler, açıklamanın ardından AKP Genel Merkezi önüne siyah çelenk bıraktı. Gruptakiler daha sonra Cebeci Askeri Mezarlığını ziyaret ederek şehitler için dua okudu. AKP Genel Başkan Yardımcısı Şükrü Ayalan, konuyla ilgili yaptığı yazılı açıklamada, şehit ailelerinin hepsini değerli gördüklerini ve saygı duyduklarını belirtti. Ankara / aa

18.08.2009

 
Sayfa Başı  Yazıcıya uyarla  Arkadaşıma gönder  Geri

Bütün haberler

Gazetemiz İmtiyaz Sahibi Mehmet Kutlular’ın STV Haber’deki programını izlemek için tıklayın.
Dergilerimize abone olmak için tıklayın.
Hava Durumu
Yeni Asya Gazetesi, Yeni Asya Medya Grubu Yayın Organıdır.