Ramazan

Eyyâmen ma’dûdât (sayılı günler)

Her sene Ramazan geldiğinde, kâinat denilen büyük mescidin cemaati olan Müslümanlar, bu ayda inzâl edilmiş olan Kur’ân'ın hatmine başlarlar. İşte, o hatimler 2. cüz’e geldiğinde, Ramazan ve oruçtan bahseden Bakara Sûresi’nin 183-188. âyet-i kerimeleri tilâvet edilirken, “Eyyâmen ma’dûdât” diye başlayan 184. âyet okununca, ben çok mütehassis olurum. “Bunlar sayılı günlerdir” deyip, daha başında, sayılı günlerin çabuk geçeceği îmâsında bulunulunca, Ramazan’ın çabuk gelip geçeceği aklıma gelir ve mahzun olurum. Hele bu âyeti, Ramazanın son günlerinde okuyunca veya dinleyince hüznüm daha da artar. Yıllar önce (30 yılı geçmiş) Ankara’da, gençliğimizde dinlediğimiz Kahire radyosunda (o zaman banda çektiğim ve hâlâ da dinlediğim) o âyetin de içinde geçtiği kısmı okuyan hafızın sesindeki hüznün karışmasıyla daha da acaib oluyor insan.

Yani; büyük bir kâr, sevap, cennet yolculuğuna bilet olan Ramazan ayındaki ibadetlerden sıkılmadan, usanmadan, bıkmadan sonuna kadar rahat bir şekilde o ibadetleri götürürsek, hele de o sayılı günlerin çabucak geçeceğinin idrakiyle sevabını ve nurunu sadece Allah’tan bekleyerek ibadetlerimizi yaparsak, cennetî hâleti içimizde hissedip, melekî bir vaziyete gireriz inşaallah.

OSMAN ZENGİN

22.08.2009